Mariarosa Dalla Costa Gönderileri
Mariarosa Dalla Costa kitaplarını, Mariarosa Dalla Costa sözleri ve alıntılarını, Mariarosa Dalla Costa yazarlarını, Mariarosa Dalla Costa yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Kapitalist üretim biçimi geliştikçe, kadınlar bir tür tecrit durumuna sürüldüler, aile hücresine hapsedildiler ve her açıdan erkeğe bağımlı hale geldiler. Özgür ücretli kölenin yeni otonomisi kadını inkâr etti ve kadın kapitalizm öncesi kişisel bağımlılık aşamasında kaldı, ancak bu kez geniş ölçekte daha toplumsallaşmış üretim baskın olduğu için kadının içinde bulunduğu koşullar daha da vahşi hale geldi. Kadının belirli şeyleri yapma, bazı şeyleri anlama konusundaki yetersizliği, kadınların tarihinden kaynaklanır ve bu tarih pek çok bakımdan özel ESN sınıflarındaki "geri zekâlı" çocukların tarihine benzer. Kadınlar doğrudan toplumsallaşmış üretimden koparılıp eve kapatıldığı ölçüde, mahalle dışındaki tüm sosyal hayat olanaklarından mahrum bırakıldı ve bu nedenle toplumsal bilgi ve eğitimden yoksun kaldılar. Kadınlar endüstriyel ve diğer kitlesel mücadeleleri kolektif olarak örgütleme ve planlama deneyiminden mahrum bırakıldığında, temel eğitim kaynağından, toplumsal ayaklanma deneyiminden de dışlandılar. Ve bu deneyim, kendi becerilerinizi, yani kendi gücünüzü ve yeteneklerinizi, sınıfınızın gücünü öğrenmenin başlıca yoludur. Dolayısıyla, kadınların kendisi gibi sıkıntı çeken diğer kadınlardan tecrit edilmesi, kadın yetersizliği mitinin hem toplum hem de kendileri tarafından onaylanmasına neden oldu.
Hadi kadınların sürekli suçlandığı günahların kısmi bir listesini yapalım:
1. Diyelim ki kendisine ve çocuklarına daha fazla giysi almak için kocasının ücretinin daha fazla olmasını istiyordur, bu erkeğe göre kadının ihtiyacı değildir, sadece kadın kendisinin ve çocuklarının sahip olması gerektiğini düşünüyordur. Erkek para için çalışır. Kadın ise
Kadınlar kendilerini ailenin kısıtlamalarından ne kadar özgürleştirirlerse, hayatlarını geliştirme becerilerini sınırlayan koşullardan özgürleşmeyi de o kadar başarabileceklerdir.
Devletin doğum ve doğurganlık oranları üzerindeki kontrolü, her şeyden önce devletin kadınların kaderi üzerindeki kontrolü anlamına gelir -bu da, kadınların yalnızca devletin büyüme veya küçülmeyi gözeten ekonomik planlarına eklenti olmaları değil, "toplumsal bireyler" olma olanaklarının azalması demektir.
Sayfa 72
Feminist Okumalar
İkinci Cinsiyet 730 sayfa
Şeriat ve Kadın 567 sayfa
Kurtlarla Koşan Kadınlar 538 sayfa
Cinsel Zorbalık 530 sayfa
Cinsel Politika 520
Mücadele özgürleşmenin bir aracı değil, doğrudan kendisi: şimdi ve burada, ötelenmeden ve ertelenmeden…
OtonomKitabı okudu
Kadınların fabrikadaki ve okuldaki mücadeleleri henüz erkeklerin mücadelesinin düzeyine ulaşmış değil, ama kadınların aileleri karşılarına almalarını sağlayan güç, genellikle yalnız başlarına ve aileden soyutlanarak mücadelede etmek zorunda olmalarıdır ve bu, mücadele etmeye hazır olduklarının göstergesidir. Bu genç kadınlar sokakta polisle çok az çatışmaya girdikleri için, bağımsızlık mücadeleleri genellikle fark bile edilmez.
Sayfa 120 - OtonomKitabı okudu
Kadınlara karşı politik saldırı
Hadi kadınların sürekli suçlandığı günahların kısmi bir listesini yapalım:
1. Diyelim ki kendisine ve çocuklarına daha fazla giysi almak için kocasının ücretinin daha fazla olmasını istiyordur, bu erkeğe göre kadının ihtiyacı değildir, sadece kadın kendisinin ve çocuklarının sahip olması gerektiğini düşünüyordur. Erkek para için çalışır. Kadın ise
Sayfa 46 - OtonomKitabı okudu
Kadının kendi kişisel otonomisini tamamen reddetmesi, her zaman ev merkezli bir dizi sonu gelmez ihtiyaçlarda kendi hüsranını yüceltmesine neden oluyor; bu, kadınların ev işlerine takıntılı mükemmeliyetçiliğiyle kesinlikle paralel bir tüketim biçimidir.
Sayfa 44 - OtonomKitabı okudu