Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Mehmet Dinç

Mehmet DinçPsikolojiye Giriş yazarı
Yazar
8.6/10
363 Kişi
2.185
Okunma
263
Beğeni
13,4bin
Görüntülenme

En Eski Mehmet Dinç Sözleri ve Alıntıları

En Eski Mehmet Dinç sözleri ve alıntılarını, en eski Mehmet Dinç kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Şüpheci olmak fena değildir ancak mümkün olana da zihnimizi kapatacak kadar şüpheci olmamalıyız. Açık zihinli olmakta iyidir ancak her bilgiyi doğru sayıp yutacak kadar da açık zihinli olmamalıyız.
Yeterince sevilmemiş gençler, gün geliyor bir cep telefonu için bir başka genci hunharca bıçaklıyorlar. Böylesi bir acımasızlık, ancak karşındaki insanın bir insan olduğunu, onun gerçek olduğunu, sahici duyguları bulunduğunu görmezden gelinerek yapılabilir.
Reklam
Eleştirel düşünce açık bir zihne ihtiyaç duyar.Şüpheci olmak fena değildir ancak mümkün olana da zihnimizi kapatacak kadar şüpheci olmamalıyız.Açık zihinli olmak da iyidir ancak her bilgiyi doğru sayıp yutacak kadar da açık zihinli olmamalıyız.Eleştirel düşünce şüphecilikle diğer ihtimalleri göz önüne alabilmek arasında bir denge gerektirir.
Sayfa 22 - Dem yayıneviKitabı okudu
Bırakma Kendini
Bazen anlar zordur, bazen günler, bazen dönemler; bırakma kendini… Bazen insanlar zordur, bazen olaylar, bazen durumlar; bırakma kendini… Bazen düşünceler zordur, bazen duygular, bazen davranışlar; bırakma kendini… Sabah olur, kalkmak istemezsin. Kalkmak zordur. Hele sonrası zorun zoru gibi gelir. Enerjin olmaz, moralin zaten hiç yoktur. Saçın başın dağılmış, kolun kanadın kırılmıştır. Ne giydiğin önemsiz olur ne yediğin gibi. Ya yemekten kaçarsın ya yemeğe vurursun kendini. Sıcağı sevmezsin soğuğa tahammül edemezsin. Her şey bir yük, sevilmesi imkansız bir mecburiyet gibidir. Kalkmak, giyinmek, yıkanmak, yürümek… Bırakma kendini…
“ Gerçek hayatta yapmıyorsak sanal hayatta da yapmayalım. Soyutlama becerimiz yoksa , söylediklerimizin muhatabını makineden ayırıp insan olarak düşünemiyorsak, sanal hayata girmeyelim. Biz insanız , aklımızdan çıkartmayalım. Karşımızdaki insan , unutmayalım. ”
Sayfa 41
“ Nasıl ki bir insan önüne geleni ağzına alıp midesine atmıyorsa; kimin yaptığına , neyden yaptıldığına , vücuda faydasına, temizliğine bakıp ona göre ağzına alıyorsa, aynı bunun gibi baktığını, kulak verdiğini, söylediğini seçerken de azami bir hassasiyet göstermesi şarttır. Azami bir hassasiyet gösteremiyorsa en azından midesine gösterdiği kadar hassasiyet göstermelidir. Çünkü insan midesine ölçüsüz ve kontrolsüz her karşısına çıkanı atarsa hasta olacağı gibi, algılarına da ölçüsüz ve kontrolsüz her karşısına çıkanı atarsa ruhen hasta olur.”
Sayfa 56
Reklam
‘ Her şey gibi çok kullanılır ve çabuk tüketilir oldu aşk kelimesi. Özellikle gençler bir anda aşık olup bir anda düşman olabiliyorlar. Halbuki aşk hormonsal bir duygulanım süreci değildir, kesinlikle olamaz. “ Halbuki aşk başka ne olsun hayatın mazereti “ diyor ya İsmet Özel , aynen öyle aşk hayatın tatlı mazeretidir.’
Stres bir başkasıyla paylaşıldığında azalan bir etkidir.
Kişi hep pür neşe ve coşkunluk halinde olmak ister. Sebepsiz mutlu olmak ve bu mutluluğun her an sürmesini diler. Bu bozuk algı özellikle popüler kültürün etkisi altında çok kalmış insanlarda daha sık ortaya çıkabilir. Hep gülen, hep mutlu, hep neşeli insanlardan oluşan yapay bir dünyayı televizyonlardan, gazetelerden, internetten göre göre , izleye izleye gerçekliğine inanmıştır ve kendi hayatında da bu suni hayatı yaşamak ister. Bı nedenle de sahip olduğu gelip giden , azalıp artan, başlayan biten şade mutluluk ona yetmez. Daha mutlu , daha daha mutlu olmak peşine düşer.
Sayfa 139
"Yaşıyoruz. Her nefesimizden sorumlu olduğumuz bir hayatı yaşıyoruz.Bu hayatta düşüncelerimiz önemli.Onları geliştirmemiz,ifade etmemiz ve savunmamız önemli ama daha da önemli bir şey varsa düşüncelerimizin sadece dilde kalmayıp duruşa dönüşmesidir.Yani mutlaka ama mutlaka hayata karşı düşüncelerimiz ve daha da doğrusu değerlerimiz istikametinde şekillenmiş duruşlara sahip olmalıyız.Günü birlik değişmeyen,duruma ve muhataba göre kaybolmayan sağlam duruşlara ihtiyacımız var.Ancak bu duruşlar insanların gözlerine sokulmamalı,reklamı yapılmamalı,kimseye tabi olsun diye zorlanmamalıdır.Bunun yanında utanıp saklamak da asla olmamalıdır. . Güzel insanlar hep duruş sahibi olmuş insanlardır.Duruş sahibi olmak zor olduğunda bile vazgeçmemiş,tehlikeli olduğunda bile korkmamış,her şeye rağmen duruşundan hiç vazgeçmemiş insanlardır.Güzel insan olmak duruş sahibi olmaktır.Sağlıklı kaynaklardan beslenmiş,doğru bilgiyle bezenmiş,iyi insanlardan örneklenmiş hayata ve insanlara karşı sağlam bir duruş sahibi olmaktır. . Yoksa her iddiamız kuru bir kil u kâl (gereksiz kelam) olarak kalacaktır ve biz ters gidenin ne olduğunu hep yanlış yerlerde arayacağızdır." .
Reklam
Bir insan ol; bedenin, ruhun ve kalbin yükte hafif pahada ağır olsunlar.
İnsanlar yorar en çok. En uzağından en yakınına. Soğuk tavırları kafana takar, sıcaklardan rahatsız olursun. Yaklaşanı uzaklaştırır, yardım etmek isteyenden sen uzaklaşırsın. Gördüğünde memnun olduğun insanların sayısı azalır, azalır...
Bu demektir ki; sevelim kirine pasına rağmen hayatı, eksiğine gediğine rağmen kendimizi, hatasına günahına rağmen insanları.
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.