Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Metin Başaranoğlu

Metin Başaranoğluİkinci Beyin Bağırsaklar yazarı
Yazar
7.7/10
37 Kişi
120
Okunma
7
Beğeni
1.097
Görüntülenme

Hakkında

Okurlar

7 okur beğendi.
120 okur okudu.
3 okur okuyor.
67 okur okuyacak.
2 okur yarım bıraktı.
Reklam

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
Metropol Hayatının Bize Dayatmaları
1- Yemek hazırlamaya vaktin yok, "hazır yemek ye." 2- Paran az, alamazsın, "ucuz şeyler (sağlıksız) yemelisin." 3- Zaman sıkıntın var, her şeye yetişmek için "stres içinde yaşamalısın." 4- Egzersiz yapamazsın, "çünkü tüm gün çalıştın, enerjin bitti, spor yapacak zamanın yok, zaten spor yapacak mekân da yok, yani yat uyu, yarın işe gideceksin."
Usanmışlık tutumu kadar, koşulsuz olarak metropole özgü başka bir fiziksel fenomen belki de yoktur. Zevkin sınırsızca peşine düşülen bir yaşam, kişiyi usanmış hale getirir, çünkü sinirleri öyle uzun bir zaman için en güçlü tepkiyi vermeye tahrik eder ki, sonunda sinirler hiçbir tepki vermez olur.
Reklam
Dışkı Nakli
Sağlıklı bir insanın dışkısının alınıp bağırsak mikrobiyotası bozuk olan birine verilmesi olayıdır.
Sayfa 43 - Prof. Dr. Metin Başaranoğlu
Ülkemizde kaya tuzu ve Himalaya tuzu tavsiyesinde bulunan uzmanlar var. Bu tuzlar farklı ve ekstra mineralleri yapısında bulundurabilir. Ancak unutmamak gerekir ki ülkemiz zamanında tiroid hastalıklarından ve guatrdan çok çekti ve etkin sağlık politikalarıyla iyotlu tuzun tüketiminin gerektiği hepimize öğretildi. Medya eliyle reklamı yapılan, satın alınıp tüketilmesi teşvik edilen "Himalaya ve kaya tuzu iyot içermez." Bu durumda iyotsuz tuz kullanması gereken sınırlı sayıdaki bazı tiroid hastalarına bu tuzlar önerilebilir. Endüstri bir hayır kurumu değildir, tabii ki kar amaçlı kurum ve kuruluşlardan oluşur. Medyada çok farklı değildir, endüstriden aldığı reklam gelirleriyle ayakta durur. Medya bugün için toplumda "daha" sağlıklı yaşamak gerektiği kavramını yerleştirmiştir. Ama neyse ki halkımız artık 7'den 70'e sağlıklı beslenmediğinin farkındadır.
Sağlıklı beslenmenin ana unsurlarından olan taze meyve ve sebze olmadan, metropol yaşantısının dayatması olan aşırı işlenmiş gıdaları tüketmek vücudunuzdaki ateşe benzin dökmekle eşdeğerdir. Liften fakir ve vitamin ve minerallerden yoksun bir beslenme anlayışı bağırsakların hastalanmasına sebep olur. Bunu da bağırsakların florasını oluşturan sağlıklı bakterileri azaltıp bunun yerine uyduruk, sağlıksız ve değersiz endüstriyel ürünleri yiyen zararlı bakterileri doldurarak yapar. Böylece açılan bu kapıdan obezite başta olmak üzere birçok kronik hastalık yani bozukluk içeri girer.
Henüz kayıt yok

Yorumlar ve İncelemeler

Tümünü Gör
Reklam
224 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
9 saatte okudu
İkinci Beyin Bağırsaklar
Metin Bey, kendisine ilk muayeneye gittiğimde bana iki adet kağıt uzatıp insanları bilinçlendirmek amacıyla yazdığı bu iki kitabını almamı söyledi. Kitaplardan biri bugün okumuş olduğum kitap, diğeri ise "Yalancı Şeker - Karaciğerimizi Fruktoz Şurubundan Neden Korumalıyız?" adlı kitaptı... Metin Bey'in kendisine gelen herkesi kapsamlı bir şekilde bilinçlendirmesinin mümkün olamayacağından dolayı konuyla ilgilenen herkesin kendi kendini bilinçlendirmesi gerekiyordu ve bu eser de bunun için çok uygun. Bağırsakların rolünün bir boşaltım organının çok daha ötesinde olduğunu anlamak, onları korumak gibi birçok meseleyi anlama açısından okunmalı diyebilirim.
İkinci Beyin Bağırsaklar
İkinci Beyin BağırsaklarMetin Başaranoğlu · Alfa Yayıncılık · 201875 okunma
224 syf.
·
Puan vermedi
·
15 günde okudu
Kolon ameliyatı sürecimde okuduğum kitap. Onca düşüncenin içinde, ruhumu yoran şeylerin aslında yeme içme alışkanlıklarıma, bağırsağıma da ne kadar ağır geldiğini anlattı bana. Her şeyin hazır ve ambalajlısını tükettiğimiz zamanımızda, yediklerimiz de ruhumuza işliyor bir başka bakış açısında. Sağlıcakla...
İkinci Beyin Bağırsaklar
İkinci Beyin BağırsaklarMetin Başaranoğlu · Alfa Yayıncılık · 201875 okunma
248 syf.
7/10 puan verdi
Bence fazlasıyla tekrara düşülmüş bir kitap.Kitap boyunca aynı konunun aynı cümlesinden defalarca bahsediliyor ve bir süre sonra insanı sıkıyor. Türkiyede sirozun en sık nedeni olarak karaciğer yağlanmasını gösteriyor.Gastroenterelog hocamız neye dayanıyor acaba çünkü kendisinden başka bu fikri savunana rastlamadım.Yağlı karaciğer kriptojenik sirozun içinde ele alınır ve o da toplumda küçük bir kesimi temsil eder. Kitabın en sonunda verilen kaynaklar sanki kaynak vermiş olmak için verilmiş gibi.Kaynaklar etiketli olarak cümle veya paragraf sonunda verilmelidir ki merak eden doğrudan kaynağa gidebilsin. Kitap kapağında karaciğeri fruktoz şurubundan neden korumalıyız diyor ama kitap içinde fruktoz şurubunun neden zarar verdiğinden nasıl metabolize edildiğinden vs bahsedilmiyor.Zararlıdır denip kestirilip atılıyor. Kitabın mizanpajını beğenmekle birlikte beklentimi karşılamadığını söyleyebilirim.
Yalancı Şeker
Yalancı ŞekerMetin Başaranoğlu · Alfa Yayınları · 201838 okunma