Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Paul Halpern

8.3/10
14 Kişi
48
Okunma
4
Beğeni
1.117
Görüntülenme

Paul Halpern Sözleri ve Alıntıları

Paul Halpern sözleri ve alıntılarını, Paul Halpern kitap alıntılarını, Paul Halpern en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
"Hubble galaksilerin birbirlerinden uzaklaşlığını keşfettiğinden beri, astronomlar evrenin kaç yaşında olduğunu bulmaya çalışmaktadırlar. Yıllar geçtikçe, çeşitli ekipler kozmik yaş tahmini için yeni yeni yöntemler geliştirdiler. Bulunan sonuçlar 8 milyar yıl ile 20 milyar yıl arasında değiştiğinden, birbirleri ile uyuşmadıkları apaçık ortadadır. Değerlerin böylesine geniş bir yelpaze oluşturması astronomlar arasında, astronomik yöntemler hakkında ateşli tartışmalara yol açmıştır. Bununla beraber, evren yaşının tahmini için bilinmesi gereken ilk şeyin geçerli bir Hubble sabit değeri olduğu konusunda hepsi görüş birliği içindedir. Bir kez daha hatırlanmaiıdır ki, bu değer, galaksilerin uzaklıkianna bağlı olarak birbirlerinden ne kadarlık bir hızla uzaklaşlığını ifade eder. Sonra, düşünülen kozmolojik modele bağlı olarak (açık, kapalı veya düz; kozmolojik sabitli veya sabitsiz), şimdiki hızı ile genişlemekte olan evrenin ne kadar yaşlı olduğu saptanabilir."
Sayfa 93 - Sarmal Yayınevi - VII. Yaş Sorunu - "Yaş sorununun çözümü uzay yapısının, büyük boyutta, ayrıntılı bir şekilde gözler önüne serilmesini gerektirmektedir."
"Gezegen hareketleri ile ilgili ayrıntılı bilimsel çizimler MÖ altıncı ve dördüncü yüzyıllar arasında Yunanlılar tarafından geliştirilmiştir. O zamanlar Pisagor,
Platon (Eflatun)
Platon (Eflatun)
ve
Aristoteles
Aristoteles
gibi düşünürler gezegenlerin (Güneş, Ay ve yıldızların yanı sıra) peryodik olarak Dünya etrafında dairesel hareket yaptıklarını tasavvur etmekteydiler. Pisagor ve Platon, müzikal gam'a benzeyen bu ritmik davranışı doğanın matematiksel ritmine bağlarken, Aristoteles gök cisimlerinin hareketlerinin bir yaratıcı tarafından başlatılmış, kusursuz işleyen bir fizik düzen olduğu görüşündeydi. Aynı şekilde Pisagor ve Platon kozmolojilerine (evren yapısına) bazı metafizik bileşenler katarken, Aristoteles temel olarak bunu yapmamıştır. Fakat yine de hepsi ortak bir görüşte birleşmekteydiler; bu, evrenin, merkezinde Dünya bulunan, aynı merkezli, mükemmel daireler serisinden oluştuğu görüşüdür."
Sarmal Yayınevi - "Astronomideki eski çağiara ait bu Yunan görüşü Avrupa ve Kuzey Afrika'da asırlarca, Ortaçağ'ın sonlarına kadar hükmünü sürdürmüştür."
Reklam
Eğer biri, bir kere olay ufkunun içine girerse, artık dönüşü yoktur..
"Bir astronot kara deliğe doğru yola çıkmadan önce uzaygemisine büyük bir saat yerleştirirse, dışardaki bir gözlemci (örneğin uzay istasyonlarından birindeki bir gözlemci olabilir), gemi çökmüş yıldızın yakınına yaklaştıkça, saatin gittikçe yavaşladığını fark edecektir. Aynı şekilde, gittikçe daha yavaş, daha yavaş hareket ediyor gibi, olay ufkunun sınırına asla erişemeyecekmiş gibi görünecektir. Sonunda şaşırtıcı bir durum meydana gelecek, zaman donmuş gibi olacaktır. Astronotun bakış açısına göre ise, bu olay oldukça farklı bir şekilde gelişecektir. Gemideki saat her zamanki hızı ile tik taklarını sürdürecektir. Böylece astronot, karanlık cehennemin içine hızla dalmasını geciktirecek bir şansa sahip olmayacaktır. Hatta olay ufkunun içinden geçtiği anı bile fark edemeyecektir. Fakat ne yazık ki, bu noktadan itibaren kara deliğin içine saplanmış olacaktır. Bununla beraber, gemi aşağı doğru inerken, üstündeki uzayı gözleyebildiğini varsaydığımız talihsiz astronot, gemiden dışarı bakarken, zaman içinde her şeyin hızının arttığını görecektir.."
Sarmal Yayınevi
"Beli laboratuvarında çalışan iki araştırmacının, Arno Penzias ve Robert Wilson'un 1964 yılında gerçekleştirdikleri şaşırtıcı keşif Büyük Patlama kuramının doğruluğunu kanıtlayarak rahat bir nefes alınmasını sağladı. Kozmik fon ışınımı adı verilen keşif, hiç beklenilmeyen bir şey olduğundan, çok ilgi çekti. New Jersey'de, Holmdel'deki 20-ayak çapında radyo çanağını kullanarak Samanyolu'ndan gelen mikrodalgaları araştıran Penzias ve Wilson'u gözlem boyunca garip ve sürekli "vızıltı" şeklinde bir parazit rahatsız etti durdu. İki arkadaş ne kadar gayret ettiler, araçlarını düzeltmek için durmadan uğraştılarsa da, bu vızıltıyı yok edemediler. Başlangıçta suçu alıcıya yüklediler; baştan sona tekrar tekrar temizlediler fakat vızıltıyı kesemediler."
Sarmal Yayınevi - X. Işık Gösterisi
Schrödinger'in denklemi, madde ve enerjinin davranışı- nın uzay ve zamanda nasıl dağıldığını tanımlarken Einstein'in denklemi, uzay ve zaman kumaşının madde ve enerjinin dağılımıyla nas oratdogapa gösteriyordu.
Sayfa 203Kitabı okudu
"Sadece gazete okuyan bir insan... Gözlük takmaktan utanan aşırı görme bozukluğu olan bir insanı çağrıştırıyor. Tamamen yaşıtlarının modasına ve yargılarına bağlıdır, başka hiçbir şey duymaz ve görmez." Einstein
Sayfa 253Kitabı okudu
Reklam
Karanlık madde ışık vermeyen kütleye sahip maddedir. Birçok biliminsanı evrenin yüzde 90'ından fazlasının, bilinmeyen bileşimli, görünmeyen maddeden ibaret olduğunu tahmin etmektedir. Ancak görünmeyen madde ile normal maddenin etkileşmesinin dikkate alınması gerekir. Aksi halde yapı oluşumunun nasıl meydana geldiği tam olarak anlaşılamaz. Bütün bunlardan anlaşıldığı üzere, kozmosun nasıl şekillendiğini anlamak için, önce "kaybolmuş madde" sorunu açıklığa kavuşturulmalıdır.
Sayfa 108Kitabı okudu
"Andromeda'nın hem büyüklük hem de görünüm olarak kendi galaksimize benzeyen en yakın galaksi olduğunu bilmemizi Hubble'a borçluyuz. Tabii başka galaksiler de vardır ve hatta daha küçük olanlardan bazıları bize Andromeda'dan daha yakındır. Uzun yıllar Macellan Bulutları olarak isimlendirilen iki yapının bize en yakın "uzay adası" olduğuna inanıldı. İki tanesinden biri, Büyük Macellan Bulutu bize daha yakındır ve Samanyolu'na sadece 170 000 ışık-yılı uzaklığında düzensiz şekilli galaksidir.
Sarmal Yayınevi - V. Galaktik Düzen - "Evrende en az 50 milyar galaksi vardır."
"1584 yılında İtalyan düşünürlerden
Giordano Bruno
Giordano Bruno
, kiliseye meydan okuyarak,
Nicolaus Copernicus
Nicolaus Copernicus
'un evren görüşünün doğruluğuna inandığını gösteren Sonsuzluk, Evren ve Dünya isimli bir kitap yayınladı. Bruno, Kopernik'den bir adım daha ileri giderek, Güneş'in etrafında hareket eden gezegenler sistemi gibi, her bir yıldızın etrafında da böyle bir sistem olduğunu ileri sürdü. Böylece, evrende yıldız ve gezegen sayısının sonsuz olduğunu işaret etmiş oldu. Bununla beraber iddiasının doğruluğunu somut kanıtlar yerine, daha çok ruhani deliliere dayandırmaktaydı. Tabii kilise Bruno'nun düşüncelerine Kopernik'e olduğundan çok daha düşmanca yaklaştı. 1600 yılında, düşünceleri kiliseninkilere aykırı olduğu için Bruno bir sırığa bağlanarak Roma'da yakıldı."
Sarmal Yayınevi - I. Gezegenlerin Gösterisi - "Kopernik ve Bruno'nun iddiaları deneysel kaynaklı olmayıp, düşünceye dayanmaktaydı."
"Büyük kütleli yıldızlar çok daha dramatik bir gelişim izlerler. Son dönemlerinde kuvvetli bir süpernova patlaması ile karşı karşıya kalan bu yıldızlar bir an içinde, bulundukları galaksinin bütün yıldızlarının toplam parlaklığı kadar parlak olurlar."
Sarmal Yayınevi
38 öğeden 21 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.