Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Pierre Dardot

10.0/10
1 Kişi
5
Okunma
0
Beğeni
558
Görüntülenme

En Beğenilen Pierre Dardot Gönderileri

En Beğenilen Pierre Dardot kitaplarını, en beğenilen Pierre Dardot sözleri ve alıntılarını, en beğenilen Pierre Dardot yazarlarını, en beğenilen Pierre Dardot yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Kamusal alandaki neoliberal pratikler.
Neoliberal yeniden yapılanma, yurttaşları, bencil tatminlerinden başka bir şeyi asla dikkate almayan hizmet tüketicisine dönüştürür.
Sayfa 359 - İstanbul Bilgi Üniversitesi Yayınları.
Devleti 'şirket' gibi yönettiğini söyleyenin düşünce kaynağı.
David Osborne ile Ted Gaebler...Bu iki yazara göre tarihte hiçbir yönetim sabit değildir. New Deal(1929 yılı ekonomik buhran sonrası anlayış değişikliği) döneminde kamu müdahalesinin biçimleri nasıl yenilenmişse, bugün de “ enformasyon çağı” nın, küreselleşmenin ve “ mali kriz” in “ yeni dünya” sına uyarlanmış yeni bir yönetim icat etmek gerekmektedir. Kamu hizmetleri üretimi, şirketlerin yeniden örgütlenmesine öncülük etmiş kuralların aynısına uymalıdır...
Sayfa 347 - İstanbul Bilgi Üniversitesi Yayınları.
Reklam
...birinci türdeki ordoliberalizm(klasik) Avrupa devletlerinin ve mercilerinin yaptığı yasalarla piyasayı sınırlandırmaya çalışıyordu; yeni ordoliberalizm(neo) ise devletlerin yaptığı yasaları ayıklama ilkesiyle piyasayı yaratmaya çalışır. Bu bakış açısı içinde Avrupa Komisyonu’nun rolü yasama konusunda piyasanın hakemliğini onaylamaya indirgenir. Yeni ordoliberallerin gözünde bu durum, Avrupa Komisyonu’nun geçmişte fazla bir gayretkeşlikle sergilediği düzenleyici faaliyetlerin frenlenmesi açısından bir avantajdır.
Sayfa 415 - İstanbul Bilgi Üniversitesi Yayınları.
...“ sosyal Darwincilik” , tam olarak bir “ toplumsal rekabetçilik” tir ve rekabeti bireysel ve kolektif varlığın, ulusal ve uluslararası yaşamın genel normu haline getirir...Büyük Viktoryen dönemde, yoksulluğu halk sınıflarının sorumsuz üremelerinin kaçınılmaz sonucu olarak gören Malthusçuluğu sürdüren bu rekabetçilik, Avrupa’da ve özellikle Amerika Birleşik Devletleri’nde büyük başarı kazanmıştır. Leş yiyicilik ve talan suçlamalarına cevap veren Andrew Carnegie ya da John D. Rockefeller gibi Amerikalı büyük sanayiciler, inşa etmekte oldukları dev kapitalist grupların büyümesini haklı göstermek için bu seçilimci retoriği kullandılar. Rockefeller ideolojiyi şöyle özetler: ‘“ American Beauty’ denen gül çeşidi, onu seyredenleri heyecanlandıran görkemi ve rayihası içinde, ancak etrafında biten ilk tomurcukları feda ederek üreyebilir. İktisadi yaşamda da durum aynıdır. Bu bir doğa yasasının ve bir Tanrı yasasının uygulanmasından başka bir şey değildir.”
Sayfa 124 - İstanbul Bilgi Üniversitesi Yayınları.
“ Yönetmek, insanların tutumunu yönlendirmektir, ancak bu tutum başkasına yönelik olduğu kadar insanın kendine yöneliktir. Bu nedenle yönetim, kendi mümkün olma koşulu olarak özgürlüğe ihtiyaç duyar: Yönetmek, özgürlüğe karşı ya da özgürlüğe rağmen yönetmek değildir, özgürlük aracılığıyla yönetmektir, yani bazı normlara kendiliğinden uyum sağlamaları için, bireylere bırakılan özgürlük alanı üzerinde aktif olarak etkide bulunmaktır. ”
Sayfa 449 - İstanbul Bilgi Üniversitesi Yayınları.
...sol, çökmekte olan temsili demokrasiyi “ katılımcı demokrasi” nin çürük payandalarıyla desteklemeye çalışarak, “ yaşlanan sistemlere yeniden soluk verme” yi kendine görev edinemez. “ Politik liberalizm” ile “ iktisadi liberalizmi karşı karşıya getiren geri çekilme hattında da duramaz: Böyle bir tutum, “ tamamen politik” liberalizmin temellerinin bile, “ tamamen iktisadi” olmak dışında her şey olan bir neoliberalizm tarafından aşındırıldığını anlayamamak olur. Daha genel olarak, doğrudan doğruya ve radikal bir şekilde tartışma konusu edilen şey, “ sosyal-demokrasi ” olarak adlandırmanın uygun olduğu şeyin işgal ettiği alanın tümüdür; çünkü bu adlandırma anlamını, politik demokrasiyi, klasik politik yurttaşlığı tamamlayan ve güçlendiren toplumsal bir yurttaşlığı tanımlayan toplumsal hakların kabulüyle sürdürme imkanına borçludur.
Sayfa 420 - İstanbul Bilgi Üniversitesi Yayınları.
Reklam
Neoliberalizmin disipline edici pratiği, olgusal bir veri olarak, karşısında uyum sağlamaktan başka yapacak bir şey olmayan bir gerçeklik olarak kendini dayatmıştır.
Sayfa 285 - İstanbul Bilgi Üniversitesi Yayınları.
Başkalarının arzularını bireyin arzularıymış gibi kabul ettirmek.
“ Kendi kendinin şirketi”nin yeni teknikleri, kuşkusuz, her türlü yabancılaşma duygusunu ortadan kaldırmayı iddia ederek yabancılaşmanın doruğuna erişir: Kişinin kendi arzusuna ve içinde alçak sesle konuşan Ötekine uyması aynı şeydir. Modern işletmecilik bir anlamda “ Lacancı” bir yönetimdir: Öznenin arzusu Ötekinin arzusudur. Modern iktidar için bunun koşulu, kendisini öznenin Ötekisine dönüştürmektir. Piyasanın, şirketin ve paranın vasi simgelerinin inşası buna yöneliktir.
Sayfa 367 - İstanbul Bilgi Üniversitesi Yayınları.
Devlet geri çekilmez, yerleşmesine katkıda bulunduğu yeni koşullara boyun eğer. Global finansın politik inşası bunun en iyi kanıtıdır. Devletin imkânları sayesinde ve genellikle fazlasıyla geleneksel bir retoriğe (“ ulusal çıkar” , “ ülke güvenliği” , “ halkın iyiliği” , vs.) göre, yönetimler, kendilerinin de istedikleri bir rekabet ve kendilerinin inşa ettiği global bir maliye adına, şirketlerin yararına ve kendi ülkelerinin ücretlileri aleyhine politikalar sürdürürler. IMF, DTÖ, OECD ya da Avrupa Komisyonu gibi uluslararası ya da hükümetler arası örgütlerin büyüyen ağırlığından söz edildiğinde, bu örgütlerin denetim, rapor, buyruk ve direktiflerine pasifçe boyun eğmiş gözüken yönetimlerin aynı zamanda aktif olarak da taraf oldukları unutulmaktadır. Neoliberal disiplin, nüfusun büyük bir bölümüne sosyal gerilemeler dayatırken ve gelir transferini en zengin sınıflara doğru örgütlerken, sanki bütün yaşam alanlarında rekabet kuralının yerleşmesini sağlayarak sosyal ve eğitimci devletin parçalanmasının sorumluluğunu başka mercilere yıkmayı sağlayan bir “ maskeleme oyunu” varsayıyor gibidir. İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra kurulan büyük uluslararası kurumlar (IMF, Dünya Bankası, GATT) yeni neoliberal normu dayatmamn belli başlı taşıyıcıları olmuştur.
Sayfa 327 - İstanbul Bilgi Üniversitesi Yayınları.
...neoliberal politika insanın kendisini değiştirmelidir. Sürekli hareket halindeki bir ekonomide, uyum, yaşanılan ve düşünülen tarz ile boyun eğilmesi gereken iktisadi zorunluluklar arasında bir ahengi yeniden yaratmak amacıyla daima güncel bir görevdir. Eski bir halde doğan, alışkanlıkların, geçmişe kayıtlı bilinç ve koşullanma tarzlarının mirasçısı olan insan, özgün yeniden-uyumlama ve modernleşme politikalarının nesnesi olması gereken kronik bir uyumsuzdur. Ve bu politikalar, ahlâki ıstırapları ve bireyler arası -ya da birey içi- çatışmaları önlemek için, insanın kendi yaşamını ve yazgısını temsil etme tarzına varana dek her şeyi dönüştürmelidirler...
Sayfa 159 - İstanbul Bilgi Üniversitesi Yayınları.
119 öğeden 71 ile 80 arasındakiler gösteriliyor.