“ Eskiden, İsa’dan önceki zamanlarda Anka diye aptal, lanet olası bir kuş vardı; her birkaç yüzyılda bir odun yığıp kendini yakardı. İnsanın birinci dereceden kuzeni olsa gerekti. Ama kendini her yakışında, küllerinden fırlayıp yeniden doğardı. Görünüşe bakılırsa biz de aynı şeyi tekrar tekrar yapıyoruz ama biz de Anka’nın asla sahip olamadığı lanet olası bir şey var. Lanet olası, aptalca bir şey yaptığımızı biliyoruz.”
Hepimiz aptalız.
Hem de her zaman. Sadece her gün farklı türden aptalız.
Sanıyoruz ki bugün aptal değiliz, dersimizi aldık.
Dün aptaldım bu sabah değilim, ertesi gün anlıyoruz ki, evet, o gün de aptaldık.
“Kendimize telkin etmemiz gereken en önemli şey bizim önemli olmadığımızdı. Bilgiçlik taslamamalı ve kendimizi dünyanın diğer insanlarından üstün görmemeliydik.”