Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

8.7/10
603 Kişi
3.172
Okunma
76
Beğeni
16,3bin
Görüntülenme

En Yeni Reşit Haylamaz Sözleri ve Alıntıları

En Yeni Reşit Haylamaz sözleri ve alıntılarını, en yeni Reşit Haylamaz kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
c) İbret Verici Bir Olay
Türkiye geneline yayılmış bulunan alışveriş merkezleri Migros'ta da durum farklı değil... Yalnız burada cereyan eden farklı bir olaya şahit oluyoruz. Gerçi bu hadise birçok yerde olup gidiyor, ama farkına varıp da hakkını aramak isteyenler hemen hemen yok denecek kadar az... İşte bu "az"lardan biri de Zekeriya Alşan ve ailesi...
Kozyatağı'nda kurulu olan Carrefour'da da durum farklı değil.. yalnız burada, en azından halka saygı ifadesi olarak domuz katkı maddeli mamuller ayrı bir vitrinde satışa arz edilerek üzerine uyarıcı levhalar asılmış. Halkımız ise bu yazıya hiç mi hiç dikkat etmiyor. Vitrinleri süzerek gelenler oradan da nasiplerini alıyorlar. Bazılarına yazıyı gösteriyoruz. Yazıyı okuyan hemen uzaklaşıyor. Ve oradan da ikaz edilerek, ayrılmak zorunda kalıyoruz.
Reklam
4.Nerelerde Satılıyor? (Domuz)
Çiftliklerle başlayıp kesimhane ve imalathanelerle devam eden araştırmamızın, bu mamullerin nasıl, nerede ve hangi şartlarda satışa arz edildiğini, kimlerin ve nasıl alıp tükettiklerini de aktarması gerekiyordu. Bunun için ulaşabildiğimiz market, şarküteri ve büyük alışveriş merkezlerini dolaşmayı uygun bulduk. İşte karşımıza çıkan manzara:
f) Marmara Salam
İstanbul'un yaklaşık 30 km. dışında Arnavutköy'ün yakınlarında Karlıbayır ismiyle bilinen mevkide kurulmuş bu imalathane... Ortak özellik burada da aynı; dışarıdan bakıldığında içeride nelerin döndüğünü anlamak mümkün değil... Burada sadece bir bekçiyle karşılaşıyoruz ve yine içeri girmemize müsaade edilmiyor. Emirlere uymada hassas olan bekçiden ise "Hayır", "Yasak" kelimelerinden başka herhangi bir bilgi almamız da mümkün olmuyor.
e) Gourmet (Gurme et) yiyorsanız...
Bir başka fabrikanın adresini daha alıyoruz; GOURMET. Bu fabrika da sessiz bir mekânda kurulmuş. Ortak özellik, burada da levha veya tabela göremiyoruz. Dış görünüşü itibariyle ne olduğu belli olmayan bu mekânda derin donduruculu kamyonların çokluğu dikkatimizi çekiyor. Fabrikayı gezip görme isteğimiz yine reddediliyor. Sadece sorduğumuz birkaç soruya zoraki cevap alabiliyoruz. - Domuz imalatınız var mı? - Evet, var. - Nerelere satıyorsunuz? Gemilere, otellere, turistik köylere, piyasaya da satışımız var. - Ne gibi ürünleriniz var? - Salam, sosis, jambon. - Sucuk? - Hayır, sucuk yapmıyoruz. Sadece bu kadar bir bilgiyle geri dönmek zorunda kalıyoruz.
Nihayet görevlilerin gitmesiyle sıra bize gelmişti. İsteksiz ve adeta burnundan solurcasına yanımıza gelince konuşmaya başladık. - Evet, siz ne istiyordunuz? - Biz yaptığınız mamullerle ilgili bilgi almak istemiştik. Salam, sosis ve jambon çeşitleri imal ediyoruz. - Peki bu mamulleri nerelere veriyorsunuz? Genellikle büyük otellere, tatil köylerine ve değişik marketlere.
Reklam
Belediye görevlileri işlerini bitirdikten sonra yanlarına yaklaşarak soruyoruz: Nasıl buldunuz? Bizim açımızdan problem yok... Gerekli şartları yerine getirmişler. Sağlık açısından çok eksiği olduğu söylenemez. Domuz kullanılmasına ne diyorsunuz? - O mesele bizi ilgilendirmiyor. Görevimizin dışında...
Her ne kadar bazılarına sığır, bazılarına tavuk, bir kısmına mantar veya zeytin katılsa bile neticede hepsinde domuz vardır."
1) İmalathanelere Doğru
Nihayet hareket ettik. Arabada giderken muhabbeti daha da koyulaştırmıştık. Mustafa Bey, şöyle bir iç çekerek konuş- maya başlamış ve derdini şöyle dile getiriyordu. - Bana müsaade etsinler bunları hemen bir günde durdururum. Ben 1977 senesinde Bulgaristan'dan geldim. Bütün akrabalarım orada kaldı. İlk iş olarak belediyeye müracaat ettim.
980 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.