En Eski Roelf Bolt kitaplarını, en eski Roelf Bolt sözleri ve alıntılarını, en eski Roelf Bolt yazarlarını, en eski Roelf Bolt yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Adı ile ilgi çekici bir kitap. Oldukça kısa olan bölümlerden oluşuyor. Birçok olay ve kişiler hakkında bilgi veriyor. Uzun uzadıya değil kısaca bahsediyor eğer derinlemesine öğrenmek istiyorsanız uygun bir kitap değil ama genel olarak fikir sahibi olmak istiyorsanız hoşunuza gidecektir.
Aldatma, toplumumuzda yaygın bir eylemdir. Başarının takdir edildiği bir dünyada yaşıyoruz ve kim insanların biraz başarılı görünmek için gerçekleri az da olsa çarpıtmadığını iddia edebilir ki?
1799 yılında Nuremberg şehir idaresi hiç yapmayacağı bir şey yaptı ve en değerli hazinelerinden biri olan, Albrecht Dürer'e ait Kürk Yakalı Kaftanla Otoportre (1500) eserini kiraya verdi. Eseri kiralayan Abraham Küffner, onun yasal bir kopyasını yapmak istediğini söyledi. Geri dönen eserin taklit değil orijinal olduğundan emin olmak için yetkililer eserin ahşap fonuna bir damga bastılar ama Küffner' in bu önlemin etrafından nasıl dolaşacağını anlaması zor olmadı. Damganın basıldığı fonun resme paralel bir plaktan ibaret olduğunu fark etti. Fonu resimden keserek ayırdı ve kendi yaptığı kopyayı orijinal fona sabitleyip yetkililere geri verdi. Altı yıl sonra da orijinal eseri Münih' te sattı. Resim halen Münih' teki Alte Pinakothek'te hayranlık uyandırmaya devam ederken, Küffner'in kopyası Nuremberg'teki Germanisches Nationalmuseum'da bulunuyor.
Bilim insanları zaman zaman deneysel gerçeklerle teorileri arasındaki uyumsuzluğu -eğer görünürde başka hiçbir hata yoksa- bir düzeltme faktörü ile giderirler. Onlara göre bu bir tür beyaz yalandır.
Etikle sorunu olan bilim insanları için bu düzeltme faktörü kötü bir araştırmayı ya da yanlış bir hesabı doğrulamak için kötü bir silaha dönüşür. İyi niyetli bir bilim insanı içinse yeri yeni araştırmalarla doldurulana kadar teorisindeki boşluğu doldurmaya yarar.
Düzeltme faktörünün en meşhur uygulamasına Albert Einstein'ın 1916 yılında yayımladığı "büyük gaf" olarak adlandıracaktır ( Goldsmith, 1997). Einstein genel görelilik kuramı üzerinde çalışırken yaptığı hesapların genişleyen ya da daralan bir evrene işaret ettiğini fark etti. Ancak bu bulgusu o an yaygın görüş olan " statik evren" modeline uygun değildi. Bu görüşe göre galaksiler doğabilir ya da ölebilirdi, fakat evrenin kendisi değişmeden kalmaktaydı. Einstein bu uyumsuzluğu formülüne " kozmolojik sabit" adlı bir sabit ekleyerek giderdi. Bu tür ters yerçekim anlamına gelen bu sabit sayesinde formülün işaret ettiği evren sorunsuz bir şekilde sabit durabiliyordu. Ne var ki 10 yıl sonra Edwin Hubble evrenin sabit olmadığını, tıpkı Einstein'ın formülünü düzeltmeden önce bulduğu gibi genişlediğini keşfetti. Einstein'ın teorisindeki boşluk yeni bilimsel keşiflerle doldurulmuş oldu böylece.
Summerlin'in meslektaşlarından biri şöyle söyledi: " Biyoloji sahasında çalışan genç araştırmacılar için bazı tavsiyelerim var: Kanser araştırmalarından uzak durun, çünkü bilimden ziyade parayla ilgilidir" ( Hixon, 1976).