8.0/10
5 Kişi
26
Okunma
24
Beğeni
3.536
Görüntülenme

En Yeni Selim Gürselgil Sözleri ve Alıntıları

En Yeni Selim Gürselgil sözleri ve alıntılarını, en yeni Selim Gürselgil kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Mücadele...
- " (...) İbda Diyalektiği, İslâm tasavvufu karşısında Batı tefekkürünü muhasebe ve birinciye nüfûz ederken ikinciyi asli prensibine döndürme dâvâsı. İslâm'ın (İslâm'a muhatap anlayışın) karşıtlarıyla mücadelesi ve üstünlüğü dâvâsı. Tabiî bunun tarih içinde, bütün insanlık tarihi içinde de izi sürülebilir. "Tevhid akidesinin karşıtlarıyla mücadelesi ve üstünlüğü dâvâsı" Belki bu her yerde mümkün olmaz, o zaman da: "İyinin kötüyle mücadelesi ve üstünlüğü dâvâsı"; İbda Diyalektiği ile tarihe bakışta usûl..."
Sayfa 207 - 208 Cinius YayınlarıKitabı okudu
DİYALOG ve DİYALEKTİK...
- " (...) Diyalog ve diyalektik, fikirlerin karşılaşmasında birbirinden ayrı iki metodtur. Diyalog, -karşıt- fikirlerin karşılaşması ve tanışmasıdır. Diyalektik ise, bir fikrin kendi karşıtını mağlup etmesi ve daha üstün bir fikre çıkmasıdır. Şu hâlde diyalog, bir muhabbet biçimi ve diyalektik bizzat kavga sayılabilir. Bizim "dinler arası diyalogcu" lar gibi, dinimizi muhabbet tellalı gibi pazarlayıcı bir usûlümüz yoktur; biz diyalektikçiyiz, antitezlerimizi muhasebe eder, onlarla hesaplaşırız. İşte İbda Diyalektiği budur: İslâm'ın karşıtlarıyla mücadelesi ve üstünlüğü davası...
Sayfa 207 - Cinius YayınlarıKitabı okudu
Reklam
BAKIŞ USÛLÜ...
- " (...) Gençliğin en çok sorduğu sorulardan biri: Diyalektik nedir? Bende genellikle şöyle cevap veriyorum: Siz diyalektiğin ne olduğunu (şimdilik) bırakında İbda Diyalektiği'nin ne olduğunu anlamaya bakın. İbda Diyalektiği basitçe: Gerek İslâmî meselelere, gerekse beşerî meselelere, İbda mantığıyla, İbda düşünce sistemi prensipleriyle bakış usûlü. Mirzabeyoğlu bu usûlde diyalektik kavramını vurgulamasının sebebini, "bu düşünceyi başkalarından ayırmak ve ayrı yönünü göstermek için" şeklinde belirtir..."
Sayfa 206 - Cinius YayınlarıKitabı okudu
"Doğru düşünce olmadan, doğru düşünce faaliyeti de olmaz" der Hikemiyat: "Doğru düşünce olmadan doğru düşünce faaliyeti olamayacağı gibi, 'doğru düşünce' olmasaydı, 'doğru düşünce olmadan doğru düşünce faaliyeti olmaz' düşüncesi de olmayacak, varılanın 'doğru' olup olmadığının bilinememesi bir yana, ne 'düşünce' ve ne de 'doğru' diye bir şeyden söz edilemeyecekti..." Yani doğru düşünce olmasaydı, "bilgi" de olmayacaktı... Demek ki, Her şeyden önce doğru düşünceye sahib olmak gerekiyor ki, bilenin "bilen" olduğu bilgisini, bilinenin "bilinen" olduğu bilgisini ve bunlara bağlı olarak bilen ile bilinen arasındaki "bilgi" doğrusunu temin edebilsin... .
Sayfa 77 - ÇarpıcıKitabı okudu
Geri17
74 öğeden 71 ile 74 arasındakiler gösteriliyor.