Bir arkadaş istiyorum. Benimle hiç konuşmadan beni tamamen anlayacak, benimle karşı karşıya saatlerce hiç konuşmadan oturabilecek bir arkadaş. -Sabahattin Ali
"Okuldan eve gelirken, yolda da kitap okuyan Sabahattin Ali'nin başına bu alışkanlığı nedeniyle pek çok şey gelir. Bir gün annesi evlerinin köşe penceresinden dışarıya bakarken Sabahattin Ali'nin yine kitap okuyarak geldiğini, görür. Arkasından bir kız çocuğu koşa koşa gelip, ona taş atar. Taş, omzuna çarpar. Annesi hemen kapıya koşarak "Sabahattin o kız sana neden taş attı ?" diye sorar. "Anne çizgi oynuyorlarmış, görmeden çizgilerine basmışım. Annesi "Al şu taşı da git sende ona at" deyince taşı alarak geri döner. Annesini de pencereden izler. Sabahattin Ali köşeye kadar yürür, arkasına bakar, annesini kapıda görmeyince taşı yere bırakıp, döner. Annesi "neden taşı gidip, kıza atmadın ?" diye sorunca "onunda mı canı yansın anne ?" der !
Bir arkadaş istiyorum. Benimle hiç konuşmadan beni tamamen anlayacak, benimle karşı karşıya saatlerce hiç konuşmadan oturabilecek bir arkadaş.
-Sabahattin Ali
İlk günlerde pek lüks yaşamasak bile muhakkak ki seni dünyanın en mesut insanı yapmak için her şeyi yapacağım. Çünkü sen sevgin ile beni dünyada erişilebilecek saadetlerin en büyüğüne eriştirdin.
-Sabahattin Ali
İhtiyarlarlığımda çekilmez bir adam olacağım hakkındaki iltifatına teşekkür ederim. Ama bu tahminin doğru çıkmayacak sanırım. Çünkü ihtiyarlayacağımı kim söyledi. Hep genç kalacağım.
-Sabahattin Ali