Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Stephane Lauzanne

10.0/10
2 Kişi
10
Okunma
1
Beğeni
357
Görüntülenme

En Eski Stephane Lauzanne Gönderileri

En Eski Stephane Lauzanne kitaplarını, en eski Stephane Lauzanne sözleri ve alıntılarını, en eski Stephane Lauzanne yazarlarını, en eski Stephane Lauzanne yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
138 syf.
10/10 puan verdi
·
6 saatte okudu
Kitap Paris'te La Fayard Yayınevi tarafından ''Au Chevet De La Turquie. Ouarante Jours De Guerre'' adıyla yayınlanmış hemen arkasından da 1913 yılında İfham Matbaası tarafından Osmanlıcaya çevrilmiştir. Yazar, Balkan Harbi'ni takip etmek amacıyla Ekim 1912'de İstanbul'a gelmiş ve kırk gün kalmıştır. Kırk gün boyunca izlenimlerde bulunmuştur. Halkın durumundan, askerlerin sevklerinden, yabancı devlet adamlarının ikili oyunları gibi birçok konularda izlenimde bulunup yazmıştır.
Balkan Acıları (1912-1922 Türk Savaşları Belgeseli)
Balkan Acıları (1912-1922 Türk Savaşları Belgeseli)Stephane Lauzanne · Kastaş Yayınları · 19907 okunma
''Çorlu 31 Ekim... Dün savaş tekrar başladı...Savaş sürüyor.''
Sayfa 46 - KastaşKitabı okudu
Reklam
-Sizi temin ederim ki Trablus'ta hiç bir zaman 1700' den fazla Türk askeri bulunmadı... Eğer 1700 Türk 100.000 İtalya'nı yenilgiye uğratmışsa Yazık ! Matematiğe sığmayan bir şey varsa o da savaştır..
Jön Türkler konusunda ne denilirse denilsin şurası teslim edilmeli: Seferberliğin ilk haftasında 250 bin askerin donanımı (Türk askeri tarihinde görülmemiş bir hadise) eski Savunma Bakanı Mahmut Şevket Paşa'nın yurtseverlik hisleriyle ve gayretleriyle oldu.
Savaşın sürdüğü dört gün zarfında Türk ordusu Baskumandanı Abdullah Paşa genel karargâhının bulunduğu Sakız köyünde, küçük bir evde kapanmış kalmıştı. 29 Ekim akşamı Daily Telegraph gazetesinin başarılı muhabiri A. Berthold büyük bir rastlantı sonucu Paşayı o evde ziyaret etmişti. Başkumandan adeta açlıktan ölüyordu. Emir subayları tırnaklarıyla evin faki bahçesindeki toprakları kazarak bir iki mısır kökü çıkarmaya uğraşıyor ve bu kökleri bir parça un ile bulamaç gibi pişiriyorlardı. İşte 175 bin kişiye kumanda eden kişinin bütün yiyeceği bundan ibaretti.
Savunma Bakanı 1897 yılındaki muameleden acı acı şikayet ediyordu. Osmanlı hükümi Yunanistan'ı mağlup edip de Ethem Paşa Atina üzerine yürümeye başladığı zaman Çar doğrudan doğruya Padişaha bir telgraf çekmiş, savaşa son vermesini istemişti.
Reklam
Hukuk devletten devlete, milletten millete ve doğal olarak Avrupa'nın kimden yana tavır koyduğuna göre değişiyor.
Camilerine bu kadar düşkün olan bu millet biraz da varlığıyla ilgilenseydi görürdü ki İstanbul ve Galata'da iki sipsivri, sapasağlam bina vardır. Bunlar daima kalacaktı Avrupa onlara hiç dokunmadı. Bu iki bina Duyun-u Umumiye ile Osmanlı Bankasıydı.
15 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.