Virginia M. Axline, 30 mart 1911 yılında dünyaya gelmiştir. Psikolog ve oyun terapisi kullanımının öncülerinden biridir. 1940'lı yıllarda yönlendirici olmayan oyun terapisi geliştirmeye başlamıştır.
Yazarın ilk yayınlanmış çalışmasında, yönlendirici olmayan oyun terapisinin sekiz temek ilkesi belirtilmektedir. Ohio Eyalet Üniversitesi ve Columbia Üniversitesinde okumuştur.
Virginia M. Axline, New York üniversitesi Tıp Fakültesi ve Eğitim Fakültesinde ders vermiştir. Yedi yıl boyunca Columbia Üniversitesi Öğretmen Okulunda öğretmenlik yapmış 1988 yılında Columbia, Ohio, ABD'de hayatını kaybetmiştir.
“Çocuk başka kişilere, onların haklarına ve farklılıklara saygı duymayı öğrenmeden önce, ilk olarak özsaygıyı ve kendisini anladıkça gelişen haysiyet duygusunu öğrenmelidir.”
“Öğretmenler cesur olmalı. Çocuklara sunduğumuzun ne kadarının onlar tarafından alındığını asla bilemeyiz, her birinin kendisine has bir öğrenme tarzı vardır ve öğrendiklerinin birer parçası haline gelerek dünya ile baş ederler.”
Bence tüm çocukların tırmanmak için kendi tepeleri olmalı.
Ve bence tüm çocukların gökyüzünde sadece kendilerine ait bir yıldızları olmalı.
Ve bence tüm çocukların kendilerine ait bir ağaçları da olmalı.
Bence bu böyle olmalı.
~
Şahitler ve Belgelerle Türkiye'de Yaşanmış Esrarengiz Olaylar
Karantina sürecinde ve sonrasında altını çize çize okuduğum bir kitaptır kendileri. Hem gelişim psikolojisi hem de çocuk gelişimi ile ilgilenenlerin bir solukta okuyup bitirecekleri bir kitap. Sanırım
Dips dünya genelinde hepimizin istediği şeyi istiyordu, değerli bir insan olduğunu hissetmek için bir fırsat.Saygı görmek kabul edilmek. İlk gördüğümüz ilk güldüğümüz ilk ağladığımız kişilerdir anne babamız. Eğer şanslıysak onlar da bizimle ağlar ve güler. Ama karanlık ve kilitli bir kalpleri varsa biz de zamanla kapalı bir kutuya dönüşü veririz.Dips bir şekilde şanslıydı, fark edilmiş ve tedavi olabilmişti.Sevgili Dips benliğini bulabildin için, mutlu olduğun, kendini sevebildiğin ve karanlık dünyandan çıkabildiğin için mutluyum.Umarım Dips gibi olan milyonlarca çocuk fark edilir ve karanlık dünyalarından, aydınlık sevgi dolu bir dünya ile tanışırlar.
“Benliğini Arayan Çocuk” adlı okuduğum bu kitapta Dibs’le beraber bir kimlik arayışına çıkıyoruz. Kitabı çok beğendiğim bir alıntıyla özetlemek istiyorum :
“Şu üç cümleyi asla unutmayacağım: Dediğim gibi istediğim gibi. Dediğin gibi istediğin gibi. Dediğimiz gibi istediğimiz gibi. Sanırım Dips dünya genelinde hepimizin istediği şeyi istiyordu : Değerli bir insan olduğunu hissetmek için fırsat. Onurlu bir insan olarak istenmek, saygı görmek, kabul edilmek.”
Dibs çok disiplinli ve çalışkan ebeveynlere sahip, henüz 2 yaşında okumayı öğrenen ileri düzey zeka sahibi bir çocuktur. Dibs çocukluğunu yaşayamamış ve içinde tuttukça sessizleşmiş insanlardan hep uzaklaşmıştır. Fakat Bayan A. dediği kişiyle tanıştıktan sonra her şey daha farklı bir hal alıyor. Dibs zamanla kaybettiği benliğine kavuşuyor.
“Özellikle anne, baba ve eğitimcilerin okuması gereken bir kitap olduğunu düşünüyor ve tavsiye ediyorum.”
Ah Dibs.. Ne çok anlatılacak,üstüne konuşulacak şeyler var. 2 kere okudum ve her seferinde Dibs ile birlikte o duygu yoğunluğunu yaşadım,duygusal incinmelerine tanıklık ettim. Hayatının devamında nasıl bir karaktere sahip olduğunu, nerde olduğunu ne yaptığını merak ettiğim,akıcılığı-etkileyiciliği olağanüstü olan bir kitap. Kesinlikle okunması,üstüne düşünülmesi gereken bir kitap