Zeynep Uzunbay
“senin yaran geç kalmak biriktirmiş içine
hem sen niye böyle alıp attın kendini içine?
-bir şiire kadar çıkacaksın deyip geçsem mi?-
sen bir ömür aldıracaksın, niye?
üstünde hep aşk olacak, olsun
kimi görünmez kılacak seni, kimi çıplak...
sen bir ömür aldanacaksın Kim'e
suçluluk lekesi basmış faldaki ayı
insan
Zeynep Uzunbay'ın okuduğum ikinci kitabıydı ve çocuklar için çok uygun dil kullanıyor. Ayrıca sürükleyici hikayeler de yazıyor. Çocuk kitabında olmazda olmaz iki şey dil ve sürükleyicilik.
Geleceğimiz çocuklarına hikayeler yazarken bazen ders verme derdine düşeriz ve hikayeyi okunabilirlikten uzaklaştırırız. Yazar bunu yapmamış. Ancak çocukların hayatına etkisi olacak kimi cümlelere de sahip. "Miya sevinçten havalara zıpladı. Konuşmak ne kadar güzel bir şeydi. Sorunlar hemencecik çözülüyordu." Kısmında olduğu gibi ya da "Doğadan ayrılmak insanın kendisinden ayrılması gibi bir şeydi." cümlesinde.
İyi okumalar dilerim.
Kedi MerdiveniZeynep Uzunbay · Nesin Vakfı Yayınları · 201118 okunma
Kısa ve birbirinden güzel öykülerle dolu kitapta her hikaye kahramanımız olan çocukların ağzıyla anlatılmış. Hikayeler çocukların düşünceleriyle yazıldığı ve çocuklar gibi düşünerek anlatıldığı için sıkılmadan, bir arkadaşın yazdıklarıymışçasına okunabilir bir kitap. Bu neden önemli? Sanırım çocuğun dünyasına girmek, onlar gibi bakabilmek gerektiği için.
Zeynep Uzunbay, kimi zaman evde kimi zaman sokakta birbirinden tamamen kopmayan ancak tek başına da okunabilecek hikayeleri ustaca kaleme almış. Dilini ve öykülerin içeriğini düşündüğümde her yaştan çocuk için uygun gördüğüm bir eser. Okuyun, okutun. İyi okumalar dilerim.
Aklımın ÇiçekleriZeynep Uzunbay · Nesin Vakfı Yayınları · 201219 okunma
Eski insanım, güzel abla, hemşire, öğretmen, anne ve anane imiş imdi de...Epeydir görüşmediğim ama uzaktan hala takip ettiğim epeski bir tanışım. İlkin, sözcüklere şiirlerinde takla attırırken dikkatimi çeken bir güzel şaire oldu, sonra da birkaç kahve zamanı kadar da yüzyüze iletileştik. Çok sonra da neden hiç görüşemedik emin değilim, hayat
İpek, Arzu, Handan, Narin, Kezzi ile Gülendam.. Anadolunun bağrında farklı hayatlara ve farklı sosyo-kültürel çevrelere sahip bu kadınların, gittikçe iç içe geçen ve birbirine değen yaşam hikayesi incelikle örülüp ve kadın dostluğunun da örnekleriyle, bir yerde birleşiyor. İç seslerine ortak olduğumuz bu kadınların her birinin yolu, bir şekilde
Sonra sira insanlara geldi .
Olmasa da olur,ne çok insan birikmiş meğer hayatımda;tıpkı bir daha okumayacağım yahut kimsenin okumasına istemeyeceğim kitaplar, çirkin fotoğraflar,kırmızı kadife kutular içinde gülünesi "onurluklar"gibi.
Öyle bir kitap ki ne desem nasil anlatsam bilemiyorum.
Tamamen farklı yerlerden, farklı kadınların
