Herkesin bulabildiği tek şeyin mana olduğu; küçük bir yer burası. Ben burada biraz Moda Sahil, biraz Paris havası koklamış bir kadına aşık oldum. Ama kusurluydu… Çünkü benden altı sene önce dünyaya gelmişti. Bu lanet hatayı nasıl yapabilirdi? Aklım almıyor. Hala daha düşünüyorum deniyorum ama hala aklım al mı yor ! Bu köhne aşağılık yere serpiştirilmiş yaşlı osurukların o dedikodudan yamulmuş ağızları yüzünden bittik biz. Bitirdiler bizi… Gücüm yetmedi ! Hepsini yatırıp tek tek ! Yapamadım. Onu bu lağım ağızlı sürtüklerin şeytani dillerinden kurtaramadım. En sonunda pes etti.Artık eli, yüzü titriyor ve kendi olamıyordu. Tüm şehri yakmak, yıkmak önüme çıkanı yumruklamak istedim. Olmadı, yapamadım.
Bu güzel kadının on yedi yaşında bir kızı vardı. Tek bir evlilik geçmişti başından. İşler ciddiye binmeden ve de bu fosiller bizi öğrenmeden önce ben, ben sanırım hayatımın en güzel günlerini yaşadım. Aile gibi hissettim. İkisi kavga ederdi ve ben kendi kızımla konuşur gibi akıl verirdim kızına. O cool baba olmuştum. Annesinin de genç ve serseri sevgilisi… Ve eşi olacaktım. İzin vermediler. Bize izin vermediler…
Haftalık Türkçü Dergi: Orkun: 06 Ekim 1950'de Atsız ve arkadaşları Orhun dergisini yeniden çıkardılar. Yalnız derginin adında küçük bir değişiklik vardı. Orhun değil Orkun idi. “Orkun'un tarihçesi” başlıklı ilk yazıda derginin, 1933-34'te dokuz sayı, 1944'te yedi sayı çıkan Orhun'un devamı olduğu belirtiliyor; “Şimdi
sıfır bir değer değildir. bir sayı bile degildir. ancak başka bir sayının yanına gelince değer yaratır, tıpkı sevda gibi. sevdanın da tek başına değeri yok. ille de biri olmalı. sıfır ne kadar çoksa sayı o kadar çoğalır. sevda ne kadar çoksa insan o kadar çoğalır, büyür.
biri dese ki, "sevdamı al, kendine ekle, bir ömür ile çarp, sonra sonsuza eşitle". yine değeri sıfır mı olur senin için?"...🤗😘
yedi numara-haydar
17 Numara | Selamlar! Çook güzel sürükleyici, aksiyon ve aşk dolu bir kitap ile geldim. Bu kitabı arkadaşlarımın tavsiyesi üzerine aldım. Bu kadar derin konulu, ve bu kadar saracağını düşünmüyordum şahsen. Ama çok güzel bir konusu çok güzel bir yazım tarzı var. Benim yedi katilden favorim Koray oldu, bana daha yakın geldi özellikle dış karakteri. Gidip hemen ikinci ve üçüncü kitaplarınıda alacağım. Seveceğiniz bir kitap, özellikle aksiyon, sert karakterler seviyorsanız tam size uygun olacaktır. Alın, şimdiden kitaplığınızda favori köşenize koyacaksınız :)
17 Numara Fatma Şamata · Artemis Yayınları · 2023989 okunma
"Bazı insanlar der ki insan çamurdan yapılmıştır
Zavallı adamcağız kas ve kandan yapılmıştır
Kas ve kan ve deri ve kemikler
Zayıf bir zihin ve kuvvetli bir sırt
Onaltı ton yüklersin, eline ne geçer
Daha da yaşlanıp daha da borca batarsın
Aziz Peter beni çağırma çünki gidemem
Ruhum şirkete zimmetli
Güneşin ışıldamadığı bir sabah
— Sana, son defa soruyorum, bir daha da sormayacağım. "Benim bir parçamsın" ne demek Armağan?
— Kabul etmekten deliler gibi korktuğum için kırk kilide vurup sakladığım her şey demek. Yitirdiğim çocukluğumdan saklı kalan masumiyet demek. Bir türlü yol bulup da yüreğimden dilime gelmeyen o cümle demek. Ben de seni seviyorum Haydar demek! Ben de seni seviyorum demek!..
Yedi Numara
youtu.be/LBirrNgb1Uk?si=...
Dağlarımda gezinen yaralı ceylanımsın
Has bahçemin çiçeği tertemiz pınarımsın
Bu can bende fazladır alsalar da gam yemem
Çünkü eksiltmez beni canımdan çok canımsın
Yedi Numara Dizisi. 21.Bölüm. Haydar Ballıoğlu.
"Kötülük yapmak bize dışarıdan gelir,ilavedir; iyilikse bize başlangıçta verilmiştir."
"İnsan kötülüğü kabul edip içine sindirdiğinde,artık şeytanın onu kandımasına gerek kalmaz."
Dijital platformda milyonlarca kişi tarafından okunan 17 Numara serisinin ilk kitabı 17 Numara: Katliam, kurgusu ile kalp atışlarınızı hızlandırırken nefesinizi kesecek.
Gerçek manada kötü olmak için insan ne yaşamalıydı? Kötülük insanın içinde miydi yoksa hayatın ta kendisi miydi?
Oyuncu olmak için var gücüyle çalışan Defne’nin, şanssızlıklarla dolu günün ardından tek isteği, bir an önce ailesinin yanına gidebilmektir. Ancak bindiği otobüs ve oturduğu 17 numaralı koltuk, hayatını bir anda değiştirmiş ve onu hiç beklemediği bir yöne doğru sürüklemeye başlamıştır.
Otobüs, eli silahlı yedi katil tarafından durdurulmuş ve bu katiller, yanlarına sekizinciyi almak için gözlerini karartmıştır.
Katliam, gözyaşı ve kaçış umudu... Defne, eski hayatına dönmek için var gücüyle çabalamaktadır ancak karşısındakiler, normal insanlar değildir.
Bir yanda katliamdan beslenen katiller, bir yanda benliğini korumayan çalışan Defne...
Defne için hayatın acımasız planları vardır. Neden seçildiğini öğrenmenin vakti gelmiştir. Ya onlardan biri olacaktır ya da onlara direnerek hayatını daha da büyük bir çıkmaza sürükleyecektir.
“17 numaradaki insanoğlu, seni seçtim!”
17 Numara Fatma Şamata · Artemis Yayınları · 2023989 okunma