Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Ümmügülsüm.

Ümmügülsüm.
@yorgundusunceler
Yazar olma hayalini yıllardır içinde büyüten birisi.
416 syf.
·
Puan vermedi
·
5 günde okudu
Gerçekten akıcı bir kitap, çok fazla terim içeriyor ama bu sizi okumaktan soğutmuyor. Bazen sayfayı ne ara çevirdiğimi bile anlamadım. Dili de sadeydi ve karakterimizin mizahi yönü olması okurken insanı kimi zaman güldürüyor. Bir "umut" ve "pes etmeyişin" hikayesi olmasıyla da bana dokundu. Bilim kurgu da seviyorsanız okuyabilirsiniz bence. Filmi de kitap bitikten hemen sonra izledim ve açıkçası kitap kadar iyi değildi, çok fazla yer kesilmişti, kitaptan sonra hızlandırma izliyormuşsunuz gibi oluyor.
Marslı
MarslıAndy Weir · İthaki Yayınları · 20228,6bin okunma
Reklam
80 syf.
·
Puan vermedi
·
4 günde okudu
Zweig sevdiğimden bahsetmiştim zaten. Bu kitaba da başlamıştım önceden, yarım kalmıştı. Tekrar başlayınca kısa bir zamanda bitirdim ve oldukça sevdim. Kitapta bir adamın bir gün içinde değişen, farklılaşan düşüncelerini ve hayatını işliyor. Bir gün öncesindeki insanla bir gün sonraki insan arasındaki farkın kaynağı olan; olağanüstü bir gece. Özellikle son kısımlarında karakterin olağanüstü geceden sonra dönüştüğü insanı epey bi’ sevdim. Zweig toplumu, toplumun içindeki sınıf farklarını, orada yaşayan insanların yaşam tarzlarını, dertlerini, hayatlarını oldukça başarılı bir şekilde anlatmış. Betimlemeleri ve benzetmeleri yine insanı etkiliyor. Sevdiğim ve oldukça beğendiğim bir kitap oldu. Okunması kesinlikle tavsiye ederim.
Olağanüstü Bir Gece
Olağanüstü Bir GeceStefan Zweig · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2023143,5bin okunma
56 syf.
·
Puan vermedi
·
3 günde okudu
Zweig oldukça sevdiğim bir yazar, kitaplarını okurken hakikaten zevk alıyorum. Bu kitap da tesadüfen elime geçti, Zweig’e ait olması okumam için yeterliydi zaten. Kısa bir kitaptı, Zweig el yazısıyla yazmış bu hikâyeyi daha sonradan kitaplaştırılmış. Bir aşk hikâyesini anlatıyor. Aslında yasak bir aşk hikâyesini. Bir trene binmeden hemen önce başlıyor kitap ama hikâyenin büyük bir kısmı flashback şeklinde devam ediyor. Bu aşk hikâyesi mesafelere, zamanın yakıcılığına takılmış. Dokuz yıl üstüne tekrar birbirini gören iki âşıktan bahsediyor. Kitabın sonunda karakterin fark ettiği gerçek, zamanla birlikte değiştikleri, artık dokuz yıl önceki o iki insan olmadıkları oluyor. Bunu fark ettiği sahne, kendi iç düşünceleri benim hoşuma gitti. Ayrıca Zweig’İn kitapta kullandığı benzetmeler de gerçekten farklı ve güzeldi. Zweig beni yine şaşırtmadı, beğendiğim bir kitaptı; aşkı anlatışı, duyguları betimleyişi başarılıydı.
Geçmişe Yolculuk
Geçmişe YolculukStefan Zweig · İş Bankası Kültür Yayınları · 202326,4bin okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
216 syf.
9/10 puan verdi
·
17 günde okudu
Bol bol altını çizdiğim bir kitap oldu. Dostoyevski’nin bitirdiğim ilk kitabı da yine bu kitap oldu. Daha öncesinde Suç ve Ceza’ya başlamıştım ama yarım bırakmak zorunda kalmıştım. Yeraltından Notlar’ı biraz zamana yayarak okudum, bunda olaydan çok düşünceleri anlatmasının da etkisi var. Çok kolay okunabilen bir kitap olduğunu söyleyemeyeceğim, çok akıcı değildi. Ama zaten böyle bir kitap ancak bu kadar akıcı olabilirdi sanırım, çünkü bolca karakterimizin iç dünyasını, doğrularını ve düşüncelerini dinliyoruz. Birkaç sene sonra tekrar okumayı düşündüğüm, bana daha farklı şeyler de katacağına inandığım bir kitap. Genel olarak sevdim, altını çizdiğim yerleri tekrar okurken zevk aldım. Kesinlikle okunmasını tavsiye edebileceğim bir kitaptı.
Yeraltından Notlar
Yeraltından NotlarFyodor Dostoyevski · İletişim Yayıncılık · 2020127,7bin okunma
160 syf.
·
Puan vermedi
Diziye uyarlanan ve belki uzun bir süre kitabından çok dizisi konuşulan bir kitap, Yaprak Dökümü. Ben dizisini hiç izlememiş biri olarak, karakterleri canlandıran insanları da bilmiyordum, o yüzden okurken daha güzeldi benim için. Karakterlerin kendi kafamda var olmasını daha çok seviyorum. Ayrıca çoğu şeyden bihaber olmak da kitabı okumayı daha ilgi çekici kılıyor. Her ne kadar çoğu şeyi bilmesem de Ali Rıza Bey’in çokça önem verdiği “ahlak” kavramının aileyi yavaş yavaş terk edeceğini biliyordum ve kitabın çoğu yerinde içimden sıkıntıyla “Ah be Ali Rıza Bey!” diye geçirmekten kendimi alamadım. İçim acıdı, üzüldüm bu ihtiyar adam için. Kitabın ilk sayfasından son sayfasına kadar Ali Rıza Bey'in duruşunun, kurallarının, her şeyden çok önem verdiği değerlerinin yavaş yavaş çöküşüne, çökertilişine şahitlik ediyoruz. "Ben, eski bir insanım. Anlaşmamıza imkân yok. İnsanların paradan başka şeylere de mesut olacaklarına inanarak yaşadım. O kanaatle öleceğim." Böyle diyor Ali Rıza Bey kitabın ilk sayfalarında, sonraki sayfalarda evinin ailesinin sırf “para” derdi yüzünden dağılışını izliyor ve ona teslim olmak zorunda kalıyor. Kitapları dönemine göre değerlendirmek gerekiyor ve bence Yaprak Dökümü de dönemi başarılı bir şekilde yansıtan bir kitap, hem oldukça akıcı ve dili de sade. İnkılap Yayınları kitabın sonuna bir de küçük bir sözlük eklemiş, o da oldukça hoşuma gitti, faydalı olmuş.
Yaprak Dökümü
Yaprak DökümüReşat Nuri Güntekin · İnkılâp Kitabevi · 201628,4bin okunma
Reklam
191 syf.
6/10 puan verdi
·
5 günde okudu
Okuduğum ilk Agatha Christie romanı oldu. Polisiye olduğu için ve hikayenin başından itibaren üzerinizde bir merak duygusu olduğu için kitap hızlı akıyor, dili de sade zaten. Belki yaş itibariyle biraz geç kaldığımdan, beni çok fazla etkilemedi kitap; ama yine de okunabilir. (Spoiler olabilir.) Hikayenin başında On Küçük Zenci ile ilgili bir şiir var ve cinayetler buna göre işleniyor, bunu en başından bilmek benim için etkileyiciliğini azalttı sanırım.
On Küçük Zenci
On Küçük ZenciAgatha Christie · Altın Kitaplar · 200632,1bin okunma
126 syf.
·
Puan vermedi
Okuduğum ilk mektuplardan oluşan romandı. Werther epey coşkulu bir karakter olduğu için bunu mektuplarına da yansıtıyordu ve olayları onun o hisli kelimelerinden okuyunca insan ister istemez duygulardan etkileniyor, duyguları hissediyor. İlk yayınlandığı zamanda birçok insanın intiharına neden olması bana okuduktan sonra çok da garip gelmedi açıkçası, okumadan önce bir kitabın intihara sürüklediği için yasaklanması bir parça değişik gelmişti ama okuduktan sonra Werther’ın intihar nedeninin âşık ve aşığına kavuşamayan bir insan için tutunacak bir dal olabileceğini fark ettim. Aşk denen duygunun gerçekten sağlıklı olmadığını, “hastalıklı” bir şekilde sevmek olduğunu ve dünyada az insana uğradığını okurken bir kez daha hissettim. Kitabın bir sahnesinde belki çoğu insanın öylesine okuyup geçtiği ama benim zihnime kazınan bir sahne vardı. Werther bir gün Lotte’yi göremediği için uşağını gönderiyor, uşağı geri geldiğinde onun üstündeki paltonun düğmelerini öyle kutsal bir şeymiş gibi anlatıyordu ki, sırf Lotte’nin gözleri onlara değdiği için. İlk okumaya başladığımda çok okumadan yarım bıraktığım bir kitaptı ama tekrar elime aldığımda uzun sayılmayacak bir sürede bitirdim. Genel olarak kitabı sevdim. Özellikle âşık bir insanın duygularını yansıtmada başarılıydı. İyi okumalar dilerim.
Genç Werther'in Acıları
Genç Werther'in AcılarıJohann Wolfgang Von Goethe · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 2021120,4bin okunma