Bu kitabı okuduğum için çok mutluyum. Çünkü kitaptan önce yazarın kendisini bir televizyon programında görmüştüm. Kendisinin çok eğlenceli ve sempatik bir havasi vardı, internetten baktım ve kitaplarının olduğunu gördüm. Çok önceden okuma listeme eklediğim yazarın, okuduğum ilk kitabı 12 yaşına kadar olan çocukluk anılarını anlattığı bu eseri, gerçektende ilk sayfasında ön gördüğü gibiydi. Yani:
Sana söz veriyorum
Bu kitabı okurken
Çok güleceksin,
Heyecandan öleceksin,
Uykusuz kalacaksın,
Bazen çok ağlayacaksın,
Çok korkacaksın,
Çok öfkeleneceksin,
Çok seveceksin.(Alıntı)
Birinci ağızdan yazılan anılarında temel olan şey öğretmenlikle ilgili. Metin'in birinci sıniftan beşinci sınifa kadar karşılaştığı Savaş Öğretmen ve Melek Öğretmen gerçekten isimlerinin hakkıni veriyorlardı. Savaş ögretmen şiddete başvuran merhametsiz bir ögretmendi ve Metin Savaş Ögretmenden dayak yeme korkusu, öğrenme ve merak duygusunu engelliyordu. Bir yıldan sonra gelen Melek Öğretmen şefkatiyle, merhametiyle Savaş Ögretmenin etkisi ortadan kaldırabildi. Ögrenciler ögrenmeye daha hevesli hale geldi.
Köy hayatı, köy hayatının zorluğu, yokluk, hayvan sevgisi, aile sevgisi, gelenek vs. çokça konuya yer veren bu kitabı uykusuz kalmadan okuyabilirsiniz çünkü çok akıcı:)