Kütüphane haftasında İlçede en cok kitap okuyarak 1. olan kızımı tebrik ediyorum. ikinci olduğum için de çok mutluyum. Baba-kız daha çok kitap okumaya devam..
Ödülü Kaymakam Beyden almakta takdire şayan..
Bu kitabı okurken ilk başlarda özellikle kendimi belgesel izlermis gibi hissettim. Araştırma kitaplarıni okumayı seviyorum. İlk başlarda hayvanlar aleminden bahsettiği için hoşuma gitti sanırım. Kitapta anlamını bilmediğim tıp terimleri de mevcuttu, o kısımları okurken yoğunlaşamadim. Kitabın ortalarında genelde hayvanların çiftleşme ve yumurtlama dönemlerinden bahsetmisler. Biraz evrimsel süreçlerden. Dişiler ve erkekler açısından hayvanlar ve insanlar olarak bazi farkliliklardan bahsetmisler. Hayvanlara göre biz insanlar tuhaf, biz insanlara göre hayvanlar tuhaf. Hatta biz insanlar bile birbirimizi algilarken bile tuhaf buluyoruz. Kitabın sonlarına doğru daha çok insanları anlatmışlar. O kısımlarda sıkıldım. Okur arkadasim
Seymaa ın kitabı okuduğunu görünce ilgimi çekmişti. Kendisine tşk ediyorum.
Oblomov'u bu kadar geç okumama kızıyorum. Şimdi nereden başlasam ki bilmem ki, bu incelemeyi en güzel şekline nasıl sokabilirim... Ama dur iki kere - ki kullandım yoksa bende bir çeşit Oblomov'muyum :))) Kitap için 30 bakış açısı varsa ben sadece 2sini 3 ünü dile getiricem. Oblomov'a dışarıdan başka türlü nasıl yardım edilebilirdi? Ona #atomikalışkanlıklar kitabını okutarak :)))) Mükemmeli ararken iyiyi kaybetmek. Oblomov her zaman plan yapıyor, sözde düşünüyor yani ya şimdi ya hiç kuralına asla uymuyor fakat kitapta Ştolts'un Olga'ya dediği kabaca şu cümleyi hatırlarsak - "Yanındayken bir silkinip kendine geliyor, olmadığımızda ise bize bir mektup bile yazmaktan aciz, kabuğuna çekiliyor". Yani; Atomik alışkanlıklar kitabında ki "GÖRÜNÜR KILIN" kuralını uygularsak Oblomov'u biraz olsun harekete geçirebilirdik. Olga'nın yaptığı gibi, Olga pes etti. Mesela illa ki çevrenizde görmüşsünüzdür. Bekarken meczup-alık olup evlendiğinde düzelen insanlar vardır. (tabi sevgi besliyorsa) Oblomov, Olga ile evlenseydi düzene girerdi diye düşünüyorum. Tembellik ve meczupluk birleşince ortaya Oblomovluk çıkıyor. Genel olarak ülkemizde Oblomov gibiler çok olduğu yazılmış. Ben buna katılmıyorum. Ülkemiz de hem tembel olup, hem meczup veya alık olan insan azdır. Genelde tembel olanlar kurnaz olur. Gerçekten Oblomov gibiler nadir bulunur bunu Ştolts'ta söylüyor. Daha ne yazayım bilmiyorum. Romanı herkesin okuması lazım, herkes kendine güzel dersler çıkarıcaktır.
Oblomovİvan Gonçarov · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202139,3bin okunma