Farklı görüşü olanları da yoruma bekleriz
Aşk, kör bir coşku ve körlükten kaynaklanan bir bağdır.
Ama sevmek öz farkındalığa sahip olan, mantıksal, parlak ve zülal bir bağdır.
Aşk, genellikle şehvetten kaynaklanır ve şehvetten kaynaklanan her şey değersizdir.
Sevmek ise ruhun içinden doğar ve bir ruh nereye kadar yükselebilirse, sevmek de onunla birlikte yükselir.
Sayfa 28
İnsan kimsesizken de çok şeydir.
*****
Her kimün takdirden mahsûdu öz kadrincedür
Ehl-i işk ister zülâl-i vasl zâhid selsebîl
(Herkes Allah'ın takdirinden kendi kadr ve mertebesine göre bir şey ister. Aşk ehli visâlin saf suyunu, zâhid ise cennet irmağını ister. Çünkü zahidin idrak mertebesi o kadardır.)
*****
Sayfa 438 - Akçağ YayınlarıKitabı okudu
Cesareti yüzünden takdir ediyorum o ayrı.
Haklılığı apayrı.
Zülal Kalkandelen doğruyu söylüyor.
Bunu kendi gözlerimle gördüm sosyal hizmetlere gidince. Vakıf dedikleri bi medresenin içinde yer alıyordu Sosyal Hizmetler.
Ve geçen gün Sosyal Hizmetler için sipariş verdiğimiz çantaları almak için de sakallı sarıklı bir amca geldi. Aynı amca, biz koruyucu ailelik için gidince bahçede "çocuk mu alacaksınız" demişti.
Mesut da "bakkaldan ekmek mi alıyoruz, bu ne diyo" demişti.
Durum bu. Zülal Kalkandelen mükemmel ve doğru bir gazeteci. O yüzden ilk köyden kovulmuş bile.
Gün aydın değil!!
Allah'ın ipine sımsıkı sarılmadığı sürece Müslüman, günün aydınlığı yok. (Zülâl)
"Hep birlikte Allah’ın ipine sımsıkı yapışın; bölünüp parçalanmayın. Allah’ın size olan nimetini hatırlayın. Hani siz birbirinize düşman idiniz de Allah gönüllerinizi birleştirdi ve O’nun nimeti sayesinde kardeş oldunuz. Siz bir ateş çukurunun tam kenarında iken oradan da sizi Allah kurtarmıştı. İşte Allah size âyetlerini böyle açıklıyor ki doğru yolu bulasınız"".
وَاعْتَصِمُوا بِحَبْلِ اللّٰهِ جَمٖيعاً وَلَا تَفَرَّقُو وَاذْكُرُوا نِعْمَتَ اللّٰهِ عَلَيْكُمْ اِذْ كُنْتُمْ اَعْدَٓاءً فَاَلَّفَ بَيْنَ قُلُوبِكُمْ فَاَصْبَحْتُمْ بِنِعْمَتِهٖٓ اِخْوَاناًۚ وَكُنْتُمْ عَلٰى شَفَا حُفْرَةٍ مِنَ النَّارِ فَاَنْقَذَكُمْ مِنْهَاؕ كَذٰلِكَ يُبَيِّنُ اللّٰهُ لَكُمْ اٰيَاتِهٖ لَعَلَّكُمْ تَهْتَدُونَ
