Marizlemek, dikiZlemek, enselenmek, cıvır, cıbıldak, moruk, dobişko, aynasıZ, çıtır, piliç, ciyaklamak.... bu kelimeleri sıkça duyacağınız, duyunca sıkılmayacağınız, kitabın yaşattığı ortamı bu kelimelerin daha anlaşılır kıldığını anlayacağınız, okuması keyifli olsa da baş karakterler tarafından uygulanan ölçüsüz şiddetin arada keyfinizi kaçıracağı, sinirlendireceği, sonra da sadece kitap deyip bunların üzerinde durmak yerine acaba neler olacak diye merakla sayfa sayfa sayfa çevireceğiniz bir eser ortaya koymuş, yazarımız.
İsmi, kapak resmi ve rengi ile bana tatlı ve sempatik karakterleri olan, hoş ortamlarda geçen bir kitap olarak görünmüş olsa da gerçeğin pek öyle olmadığını ilk sayfadan itibaren anlıyorsunuz:)
Dört tane, onbeşli yaşlarda, aynasızların gece azlığından istifade edip içindeki şiddet duygularını çıtırlar, piliçler, cıvırlar üzerinde amansızca ve ölçüsüzce uygulayan gençlerin yedikleri naneler anlatılıyor kitapta. Başkahramanımız :Mütevazı Anlatıcımız, gerçekten her şeyi olduğu gibi anlatmış, dinlemesi size kalmış. Ben beğendim, okumaya değer.