Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Şule Çağlayan

Baba Meselesi üzerine
“ hiç farkına varmadan babası olmuştu. Kalbini karisina açmayan, evin dışındaki hayatı evin içindekinden daha önemli bulan, evdeki yürek sızılarını anlamayan, anlasa da umursamayan, çehresi daima asık, sesi daima gür ve azarlamaya hazır babası. ….ömrünü yanlışlarının doğru olduğunu iddia etmekle, olmadığı bir adam olabilmek için kendi halinde bir kadını ezmekle tüketmiş bir adamın devamı, zavallı bir kopyasıydı. İçi iki kere ezildi. “
Sayfa 64 - Can yayınları
Reklam
Zaman
Sürekli koşturuyorlar, mutluluğun peşinden koşuyorlar. Mutluluk koşarak yakalanmaz halbuki, yürürken yakalanır. Yavaş yavaş yürürken , kendinle iyi geçinerek, kendinle iyi anlaşarak. Unutmak, kendini kaybetmek, kendinden kaçmak, kendini kurtarmak için hızlanmak yerine uygun adım yürürken .
Sayfa 56 - Yky
Şansölye Hitler
“…Şansölye her gün kamusal alanda terbiyesizce hakaretler yağdırıyordu Yahudilere, ama çalıştığım mahkemenin hakim heyetinde Yahudi bir yargıç, Yüksek Mahkeme Üyesi sıfatıyla oturmaya ve. Vicdani kararlar vermeye devam ediyordu. Bu yargıcın verdiği her hüküm geçerliydi tabii ki ve infazı için bütün devlet aygıtını -bu aygıtın en tepesindeki şahıs- hükmü kaleme alan şahsi her gün “parazit “…”veba “ olarak nitelese de - harekete geçiriyordu. Bütün bu süreçte rezil olan aslında kimdi ? Durumun ironisi kimi işaret ediyordu ?
Sayfa 100 - İletişim

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
"..Lekeli gömlekle okula gidemezsin çünkü insanlar bunu pasaklı oluşuna değil, siyah oluşuna bağlarlar."
Sayfa 207 - april,
Aysel ' den
"Kendi hayatını yaşamayan, başkalarınınkini de öldürür. "
Sayfa 215 - Everest
Reklam
"Üstümdeki renk renk kareli battaniyeye bir tekme atıyorum. İşte o zaman ölmeyi bile beceremeyecek denli geç kalınmış olduğunu anlıyorum. Ölmek nedir ? Ölmek, yaşamış olduğunu bilmeyi gerektiriyor. "
Sayfa 282 - Everest
"Yavaş yavaş güveni azalıyordu. İnsanın tek başına olduğu ve hiç kimseyle konuşamadığı zaman bir şeye inanması çok zordur. İşte tam da o dönemde, Drogo insanların her zaman birbirlerinden uzakta olduklarını fark etti, birisi acı çektiğinde hiç kimse o acıyı dindiremiyordu; bir insan acı çektiğinde, duydukları sevgi ne denli büyük olursa olsun, diğerlerinin bu yüzden acı çekmediklerini ve yaşamdaki yalnızlığı işte bu durumun oluşturduğunu fark etti."
Sayfa 193 - iletişim yayınları
Kelimeler üzerine
...Kelimeler böyledir. Yığın halinde içerilse bile kendilerini belleğin sonsuz köşelerine yerleştirirler ve sonra kostümlerini kuşanıp birerli, ikişerli, üçerli halde geri dönerler, her küçük küme kalbi zehirle tekrar tekrar kemirmek için öne çıkar. "
Sayfa 212 - iletişim
Nora 2
..insanlar şehir gibiydi. Bazı kötü yönleri var diye bütün şehirden nefret etmezdiniz. Sevmediğiniz yanları, birkaç tane tehlikeli ara sokağı ve mahallesi olabilirdi ama bir şehri yaşanır kılan şey iyi yönleriydi. "
Sayfa 47 - Domingo
XVII
"Ah! Kaçsaydım, tarlalarda nasıl da koşacaktım! Hayır, koşmamam gerekir. Tüm dikkatleri üzerime çekip kuşku uyandırırım. Tam tersine, başım yukarıda şarkı söyleyerek yavaşça yürürdüm. .."
Sayfa 31 - Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları
Reklam
"Yolcuları kulübün kapısında inen gösterişli bir kupa arabasının arkasına yanaştılar. Arabadan bir hanımefendi, bir beyefendi ve günah kadar güzel bir genç kadın indi..."
Sayfa 30 - Can Yayınları
"Ziyaret etmemiz gereken yer Illiers-Combray olmamalı: Proust a duyulan içten bağlılık, kendi gözlerimizle onun dünyasına değil, onun gözleriyle kendi dünyamıza bakmamızı gerektiriyor ."
Sayfa 199 - *Sel
Bellini & F.S.M.
" ...Bellini tarafından yapılan portresini çok sevdiği, karılarından birine çılgınca aşık olunca, Venedikli biyografi yazarının safça ifadesiyle, zihnini bu esaretten kurtarabilmek için hançerleyen Fatih Sultan Mehmet'e derin bir yakınlık besliyordu. .."
Sayfa 332 - YKY
"Güçlü" -"güçlenen " kadın karakterin ataerkil dili!
"Erkek adam tabii vardır ufak tefek durumları mutlaka ama bize yansıyan bir ilişki yok ..."
Sayfa 257 - Mona Roman
"Kişileri en çok neyin sinirlendirdiğine bakarak onlar hakkında çok önemli şeyler öğrenebiliriz. Proust bazı insanların kendilerini ifade etme biçimine çok kızardı ..."
Sayfa 91 - Sel Yayıncılık
66 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.