Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

serap yılkan

208 syf.
·
Puan vermedi
·
10 saatte okudu
Bir çırpıda okunabilecek, akıcı, açık ve anlaşılır bir siyer okumak isteyenler için ideal bir kitap. Ailesi ağzından Peygamberimizi tanıdığımız kitapta cahiliye ortamını, kutlu doğumu, peygamberlik ve İslam'ın doğuşunu genel hatlarıyla görebiliyoruz. Siyer için yeterli değil ama başlangıç için tavsiye edilebilir. ♡
Herkes O'nu (s.a.v) Anlatıyor 1 - Ailesi
Herkes O'nu (s.a.v) Anlatıyor 1 - AilesiHatice Kübra Tongar · Aile Yayınları · 0139 okunma
Reklam
176 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
19 saatte okudu
Nesilden nesle aktarılan kederler, korkular, kırık tebessümler, derin yaraların anlatıldığı birbirinden hüzünlü on iki öykünün özeti şu ; "Gökyüzü gibi bir şey bu çocukluk hiçbir yere gitmiyor."
Edip Cansever
Edip Cansever
Çeyiz
ÇeyizHatice Kübra Tongar · Hayykitap · 01,408 okunma
288 syf.
7/10 puan verdi
·
6 günde okudu
Yeryüzünde kırgın bir çocuk kalmayana dek
Kitabı olumlu ve olumsuz tüm eleştrilerimle incelemek ve değerlendirmek için önemli buldum ve hemen bana fark ettirdiği gerçekleri ifade etmekle başlamak istiyorum. Öncelikle yazarın kitabın ilk sayfasına yazdığı " Yeryüzünde kırgın bir çocuk kalmayana dek yazacağım" sözü beni gerçekten etkiledi. Zaten yazarın ısrarla üzerinde durduğu şey de bütün çocukların iyi olduğu halde başta anne babası olmak üzere bütün bir toplumun çocuğa karşı her türlü istismar ve suçluluk duygusunu hiçbir vicdani sorumluluk hissetmeden çocuğa uygulaması ve yerleştirmesi meselesi. Gerçekten de kişi, farkında olmadan çocuğuna, kendi çocuklukluğundan kalan hislerle yaklaşır. Çocukla olan ilişkimiz, anne babamızla olan ilişkimizin devamıdır diyor yazar. Bu yönüyle bakıldığında başta çocuk sahibi olmak isteyenlerin sonra da kendini ve çocukluğunu anlamak isteyen herkesin okuması gereken bir kitap. Fakat kitabın eksik gördüğüm ve olumsuz yönde eleştireceğim yönleri elbette var. Mesela kitabı sanki Nihan Kaya değil de Alice Miller' dan okudum. O kadar çok alıntılanmış ve etkilenilmiş ki bu hissi yaşamanız muhtemel. Ve bir de çok keskin bir dille sürekli anneleri eleştirmesinden ciddi şekilde rahatsız oldum. Sanki bir çocuğu yalnızca anne büyütüyormuş gibi konuşmuş. Peygamberimiz ve annesine kadar uzanıyor bu keskin dil. Ve ben bunu saygılı bir davranış olduğunu kabul etmemekle birlikte bir yazara da yakıştıramıyorum. Keyifli okumalar.
İyi Aile Yoktur
İyi Aile YokturNihan Kaya · İthaki Yayınları · 20186,1bin okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
160 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
20 saatte okudu
Bir Ruhun Hicreti
"Bu ateist dua etmeye başlıyor. Kendim için, ailem için, ülkem için, insanlık için dua etmeye, Allah'a yakarmaya başlıyorum. Resulullah'ı düşünüyorum; kendisi hakkında hiçbir şey bilmediğim Peygamberimiz... Ve bir gün yatağımın karşısındaki duvarda bir yakaza hâlinde çarmıha gerili İsa figürü peyda oluyor. Çocukluğumda gittiğim kiliselerde beni boğan figür karşımda. Akabinde Efendimiz (sav) geliyor, onu çarmıhtan indiriyor, kollarına alıp uzaklaşıyor... Bu tecrübenin çocukluğumda kaybettiğim, ileri yaşlarda aramadığım kendimi bulmanın işareti olduğunu anlıyorum. Hayata yeniden başlıyorum." >>Beni müthiş etkileyen bir biyografi okudum. Her sayfasında tüylerim ürperdi. Ayşe Şasa'nın çocukluğundan gençliğine, ordan yetişkinliğine kadar çekmiş olduğu bütün ruhi bunalımlara şahit oldum. Özellikle çocukluk yıllarında kendisinde ağır izler bırakan Batılı mürebbiyeleri ve ilgisiz ebeveynleri çocukluğunu adeta bir korku filmine çevirmişler. Batı zulmünden kaçmak isteyen Şasa, bu sefer de gençliğinde sosyalizm idealine kaçarak aslında yine Batının bunalımlı ideolojilerinde çare aramaya çıkmış. Maddi manevi büyük hastalıklar geçiren Şasa, nihayetinde İslamla tanışarak şifa bulmuş. İslamiyet ve tasavvufa ilgisi gittikçe arttıkça ruhi bir hicreti başarmış. İlham verici, etkileyici bir hikaye...
Bir Ruh Macerası
Bir Ruh MacerasıAyşe Şasa · Timaş Yayınları · 20221,986 okunma
152 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
"İnsan eliyle kurulmuş çelişkilerin ancak Tanrı eliyle değişebileceğine inananlar, dayanacak kimsesi olmayınca ayakta duramayanlar, dünyaya gölgesinden başka kök salamayanlar, ölülerden başka can yoldaşı bulamayanlar konuşuyor Kul'da. "
Kul
KulSeray Şahiner · Can Yayınları · 20171,075 okunma
Reklam
296 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Bir kitap yazmak istesem tam da böyle bir kitap yazardım♡
"Babam bana, Felice, insanlara iyi davranmak sana hiç masrafa malolmaz," derdi. Sonra bu bilgelik incisinin kafama iyice işlemesini bekler, arkasından eklerdi. "Üstelik karşılığında o kadar çok şey gelir ki sana!" s266
9 Numaralı Otobüsle Cennet'e
9 Numaralı Otobüsle Cennet'eLeo Buscaglia · İnkılap Kitapevi · 2003212 okunma
166 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
5 günde okudu
Ne için varız?
Dünyada en kötü koşullarda bile hayatta kalabilmek için hayatın bir anlamı olduğu bilgisinden daha etkili olabilecek bir şey yoktur. s109 ' Çünkü insanın yaşamak için bir nedeni dahi varsa her türlü nasıl'a da dayanabilir. Başımıza gelen olumsuz durumlar bizi öldürmez, aksine güçlendirir. Bizi asıl öldürecek olan şey kaybolan, artık bitmiş olan umudumuzdur. Her zaman bir seçim yaparız. Her gün, her saat bizi öz varlığımızdan, içsel özgürlüğümüzden soyutlamakla tehdit eden güçlere boyun eğmeye ya da eğmemeye yönelik bir tercih sunulur bize...(s77) Yaşadığımız hayatta bir anlam arayışında olmak karşımıza çıkan her durum için bize özgün bir 'yük taşıma biçimi' verir. Hepimiz başımıza gelecekleri veya gelen şeyleri bu yükü taşıma biçimimiz ile atlatırız. Çünkü hep bir sonraki aşamada kendimizin en iyi halini görmeyi arzular ve planlarız, bu yüzden umudu bırakmadan bu hayatta ne için var olduğumuz bilincini unutmadan varoluşumuzu sürdürürüz. Önemli olan da işte budur. *Kesinlikle okunması gerek bir kitap.
İnsanın Anlam Arayışı
İnsanın Anlam ArayışıViktor E. Frankl · Okuyan Us Yayın · 202335,6bin okunma
104 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
iyi ki
" Dönüp elli yıla varan zamana bakıyorum. İçimde göllenen güzel acılara, ıslık çalan sokaklara, saçlarını duvarlarda tarayan arkadaşlarıma. Derinlerde bir çocuk sessizce fısıldıyor: İyi ki şiir yazmışsın. İyi ki yazmışım diyorum ben de. İyi ki kalbim, dünyanın bütün mazlumlarının kederiyle ve sevinciyle çarpmış. İyi ki onca güzel türkü ve masal gönül beşiği olmuş. İyi ki gaz lambasının duvarlara çizdiği büyülü resimlerin zamanında büyümüşüm..." Diyor Şükrü Erbaş. Ve bu kitabıyla İyi ki bende tanışmışım onunla. Geç kalsam da üzülmüyorum. Devamı gelecek okumalarımın. Paylaştığım bütün alıntılar içime işledi. Kesinlikle tavsiye ederim. Kitapla bana eşlik eden müziği de buraya bırakmak isterim. Mem Ararat/ Li Héviya Te
Çırpınıp İçinde Döndüğüm Dünya
Çırpınıp İçinde Döndüğüm DünyaŞükrü Erbaş · Kırmızı Kedi Yayınevi · 20214,379 okunma
224 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
33 saatte okudu
Fussilet, ayrıntılı açıklama
"Biz onlara, ufuklarda ve kendi canlarında ayetlerimizi göstereceğiz." ( Fussilet 41/53) -İşte bu ayet, büyük İslam alim ve düşünürlerin üzerinde derin düşünmeleri sonucu değerli eser ve keşiflerini ortaya koymalarını sağlayan ayet olmuştur. Özellikle İbn Arabi, olayları ilahi bakış açısıyla görmeyi ve onları birliği ve anlamları içinde değerlendirmeyi bu ayet üzerinden öğretmiştir. Bu ayetleri doğru yorumlamaları neticesinde Müslümanlar bir zamanlar bilgeliklerini ortaya koymuşlar ve evreni, yaratılmışları durmadan inceleyerek ve tefekkür ederek altın çağını yaşamıştır. Mesela; * Şair Ömer Hayyam, üç bilinmeyenli denklemleri Descartes'tan beş asır önce çözmüştür. * Biruni yeryüzünün çapını hesaplanmıştır. * İranlı Razi, "klinik" in hakiki öncüsü olmuştur. * İbn Haldun, Montesquieu' den üç yüzyıl önce, tarihi maddeciliğin temel prensibini ortaya koymuştur. Bu örnekler çoğalır da çoğalır. İslam'ın altın çağı bütün insanlık için medeniyetin temelinin oluştuğu dönemdir. Ne yazık ki Müslümanlar bugün bu derin düşünme nimetini kaybettiği için şekilciliğe ve ibadet esaslı bir din anlayışında takılıp kalmışlar ve medeni olduklarını sandıkları Avrupa'ya ağzı açık bakmaktan ileri gidememişlerdir. Bu kitabın amacı bize geçmişimizi, medeniyetimizi hatırlatmak. Gelişmek için çabalamıyoruz ama keşke en azından geçmişimizi ve medeni temelimizin farkında olsak ve buna sahip çıksak.
İnsanlığın Medeniyet Destanı
İnsanlığın Medeniyet DestanıRoger Garaudy · Timaş Yayınları · 20181,549 okunma
268 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
6 günde okudu
bu dahiler, deliler
Bu dahiler, deliler! Sıradışı bir biyografi okudum. Türlü türlü şaşkınlıklar yaşadım. Özellikle Van Gogh'un hayatını okurken çok etkilendim ve şaşırdım. Kitapta çeşitli sanatçıların, düşünürlerin, ressam ve yazarların çocukluklarını, ilk gençlik yıllarını ve yetişkinliklerini okuyoruz ve bu sanatçıların birleştiği ortak nokta; delilik! İçine kapanık, mutsuz, delirmiş bu insanlar, hayat, felsefe, insan ve tabiat hakkında derin düşünceler ve eserler ortaya koymuşlar. Tavsiye edilebilir bir kitap olduğunu söyleyebilirim. Ayrıca tavsiye film: Deli ve Dahi :)
Deliler ve Dahiler
Deliler ve DahilerGerhard Venzmer · Omnia Yayınları · 201058 okunma
Reklam
102 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
Çiçeklerin Dili
•Bütün yaratılmışlıların bir anlamı olduğu gibi bir lisanı da vardır. Kimileri bunu sözcükler ve seslerle dile getirirken kimileri halleri ve görünümleriyle. Her yaratılışın kendine özgü bir dili vardır, pek azımız bunu duyar ve hissederiz. İnsan, Allah'ın varlığa yani yarattıklarına yüklediği sonsuz manaları heceleyerek hem kendi varlığını hemde kendi dışındaki varlıkların anlamlarına nüfuz etmeye çalışan bir varlıktır.(s7) •Lisanı Ezhar, Çiçeklerin Dili, de insanın kendi dışındaki varlıkları anlamlandırması ve onların hal ve suretlerini kendi diline dökmesi sonucu ortaya çıkan bir eser. Lisanı Ezharın doğuş hikayesi oldukça zarif... Bu hikâye, Şam bölgesinde yaşayan fakir bir genç ile aynı şehirdeki paşa kızının imkansız görünen aşkını anlatır. Bu iki sevdalı genç ayrılmaya mecbur bırakılınca artık konuşmadan birbirleriyle yalnızca çiçeklerle anlaşmaya başlarlar. Fakir genç bir yolcu gibi sevdiğinin evinin bahçesinin önünden sürekli geçer ve her geçtiğinde paşa kızının bahçesinden derdiği türlü türlü çiçek demetlerini alır ve yoluna devam eder. Böyle böyle bu lisan meydana gelir.s8 Bu kitapla birlikte, kitabı okurken dinlediğim müziği de buraya ekleyip tavsiye ediyorum herkese. Mem Ararat- Firmésk, Bıhar♡
Gizli Lisân (Lisân-ı Ezhâr)
Gizli Lisân (Lisân-ı Ezhâr)Avanzade Mehmed Süleyman · Büyüyenay Yayınları · 201873 okunma
288 syf.
8/10 puan verdi
·
Beğendi
·
7 günde okudu
Dünya Kadınlarının Hanımefendisi: Fatıma Zehra
- Özgür ol. - Neyden? -Soru sormanın sırası değil şimdi. Boğulmak üzeresin, hiçbir şeyin yok, mahrumsun. Özgür ol, her şeyden azad ol! Kadın, en ağır yüklerin altında boğulmuş ve boğuşmaktadır. Rahat nefes alabilmek ve bu boğucu yükün altından kalkabilmek için düşünüp taşınıyor; " Nasıl özgür olacağım? Nasıl ayağa kalkacağım?" Kadın
Kadın (Fatıma Fatımadır)
Kadın (Fatıma Fatımadır)Ali Şeriati · Fecr Yayıncılık · 20101,256 okunma
272 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
kendine hükmetmeye hazır mısın
"Channing'in söylediği gibi, insanların çoğu kendine o kadar yabancıdır ki, kendilerini Orta Afrika ülkelerini bildikleri kadar tanırlar. " İncelemeye nereden başlamalıyım diye uzunca düşündükten sonra bu alıntının aslında çoğu şeyi özetlediği aklıma geldi. Gerçekten de çoğumuz kendimizi tanımıyoruz! İlgi alanlarımızı, nefretlerimizi,
İrade Terbiyesi
İrade TerbiyesiJules Payot · Kapı Yayınları · 202029bin okunma
112 syf.
8/10 puan verdi
·
21 saatte okudu
korkuyla tutsak, umutla özgürsün
İçinde hala bir acı duyuyordu, fakat bu ümit vadeden bir acıydı, tamamen kapanmadan önce kor gibi yanan yaranın sıcak ama yumuşak acısı gibi (s.107) Bir şeyi saklamaktan korkmak, bir suçun verdiği vicdan azabından korkmak, utançtan veya belirsizlikten korkmak. Bunlar cezadan daha büyük ve acı vericidir. Çünkü benliğimizi sarar, hayatımızı tümüyle etkiler ve bizi yaşamın güzelliklerine kör ederek adeta bir zindana hapseder. İrene de tam olarak bunları yaşıyor. Kocasını aldatan bu kadın bunu öğrenen kişi tarafından sürekli rahatsız edilince kocasının ve çocuklarının bunu öğrenme korkusu onu sarıyor ve hayatını tümüyle etkiliyor. Ama bunun da ötesinde İrene'ye asıl acı çektiren bu korkusunu aşarak pişmanlığını, utancını kocasına itiraf edememesi. İşte bu baskı da, hayatını bir tutsakmış gibi yaşamasına yol açıyor. Zweig diğer kitaplarında olduğu gibi kahramanlarının iç dünyasını, karmaşık psikolojilerini öyle bir dille anlatıyor ki, o kahramanların acısını, korkularını yaşamış kadar oluyorsunuz. Keyifli okumalar.
Korku
KorkuStefan Zweig · Anonim Yayıncılık · 2020103,3bin okunma
220 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
5 günde okudu
İnsan Nedir?
İnsan, insandır. O bir makina değildir, hayvan değildir, ilah hiç değildir. O bir insandır ve bu haliyle yani sahip olduğu değerli özellikleriyle aklı ve idrakiyle, insan oluşunun gereği gibi davranmalıdır. Fıtratının getirdiği sorumlulukları üstlenmelidir. Çünkü insan akla ve incelemek, eleştirmek, ayırd etmek gibi değerli vasıflara sahiptir. Evet bir makina değildir ki bir makina gibi her gün her saat hep aynı işi defalarca, içinde bir ruh bulunmadan ve yaptığının da idrakine varmadan tekrar edip dursun. Evet o bir hayvan da değildir ki istediği, arzuladığı şeyi bir hayvanın iştah ve gözü dönmüşlüğüyle istediği yerde istediği şekilde tatmin etsin. Ve o ilah da değildir ki yeryüzünün maliki gibi davranıp canlı cansız tüm maddeler üzerinde sahte bir hükümranlığa soyunsun! O, insan, Allah'ın yeryüzüne halife olarak indirdiği ve çeşitli sorumluluklarla hayatı, canı ve Hakkı( gerçeği) korumakla görevlidir. Yegane arzusu bu olmalıdır. Ve kitabın da bize çarpıcı örneklerle gösterdiği tüm gerçekler insanın insan dışı hareketleriyle kurduğu medeniyetin(!) geldiği noktayı açıklamaktır. Allah Seyyid Kutub'tan ve onun gibi gerçeği haykırdığı için dışlanan tüm insanlardan razı olsun.
Çağdaş Uygarlığın Sorunları ve İslam
Çağdaş Uygarlığın Sorunları ve İslamSeyyid Kutub · Beka Yayınları · 2014139 okunma
382 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
9 günde okudu
zaman insanın ta kendisi
Ne içindeyiz zamanın ne de büsbütün dışında! Belki de zamanın ta kendisiyiz. Tıpkı muvakkit Nuri Efendi'nin dediği gibi; Cenabı Hak insanı kendi sureti üzere yarattı; insan da saati kendine benzer icat etti..." derdi. Bu fikri şöyle tamamlardı, "İnsan saatin arkasını bırakmamalıdır. Nasıl ki, Allah insanı bırakırsa her şey mahvolur!" 'Saatin kendisi mekan, yürüyüşü zaman, ayarı insandır... Bu da gösterir ki, zaman ve mekan, insanla mevcuttur!" Dün okuduğum kitabın hemen ardından inceleme yazamayışımın sebebi işte bunun gibi birçok alıntıdan dolayı. Çoğu kez durup düşündüren, karakterlerin başlı başına bir metafor olup bir şeyleri temsil edişini fark ettiren ve bu karakterler arasında kendinizi aramaya çıktığınız bir seyahat gibi. Belki aşırı yorumdur bu yaptığım ama bana hissettirdiklerini buraya yazmadan duramazdım, bundan eminim. İnsan geçmiş, gelecek ve şimdi arasında hep kendine bir yer bulmaya çalışır. Hangisi daha huzur verici hangisi daha refah vaat ediyorsa bize, onu bulmaya çalışırız. Arayışımız hep, Eski-Yeni, Gerçek-Batıl üzerine sürüp gidiyor. Bu kitap da tam olarak insanın bu 'değişimini', 'arayışını' ve bu yolculuktaki serüvenlerini Hayri İrdal üzerinden anlatıyor. Hayri İrdal, muvakkit Nuri Efendi ile Halit Ayarcı arasında sürekli bir bocalama içinde gidip geliyor. Hangisi daha sahici ve gerçek sürekli kıyaslıyor. Geleneği, eskiyi temsil eden Nuri Efendi ve değişim ve ilerlemeci Halit Ayarcı. Peki gerçekten bir seçim yapmamız şart mı? İçinde mi kalmalıyız zamanın, yoksa büsbütün dışında mı?
Saatleri Ayarlama Enstitüsü
Saatleri Ayarlama EnstitüsüAhmet Hamdi Tanpınar · Dergah Yayınları · 202341,8bin okunma
Reklam
608 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
8 günde okudu
Ümmi ve çoban peygamber
Ümmi( okur-yazar olmayan) ve çoban peygamber... Tüm varlığı "Hurma dallarından tahta sedirler ve çok defa bomboş kara tabaklar... "s.449 - Kul gibi, köle gibi oturur, kul gibi köle gibi yemek yerim, diyen peygamber... Ali Şeriati' nin dediği gibi " Hz. Muhammed'e inanıyorum çünkü sarayı çamurdan yapılmış birkaç odadan ibaretti. Yükleri taşıyan ve odaları yapan işçilerden biriydi. Avlusu odundan ve hurma ağacı yapraklarından yapılmıştı. O' nun sarayı buydu. Düşünün ki yaşadığı toplumda kızlar toprağa gömülüyor, insanlar kendi elleriyle yaptıkları taşlara itaat ediyor! Ne yazık... Düşünün ki Yüce Peygamber'in içinde yaşadığı toplum insanları renklerine, ırklarına göre seçip işkence ediyor, faiz, yalan, adaletsizlik had safhada! Ve O, çaresizlikle Hira'ya sığınıyor. Toplumun haline acıyor ve olanlara anlam veremiyor. Böyle yüce bir bilinç ve farkındalık... Düşünün böyle bir toplumda kızını sırtına alıp Mekke sokaklarında yürüyor Peygamber, Arap ve Acem arasında üstünlük yok buyuruyor! Bu Devrim değildir de nedir? Allah kendisine Kur'an'ın ahlakını bahşediyor ve kokuşmuş Cahiliyye adetlerine bir başkaldırı zuhur ediyor. Sonra türlü işkence, hakaret, iftira... Ama Yüce Peygamber hep affedici hep sabreden ve merhametli... O'nu gerçekten anlamak için O'nu gerçekten tanımak ve öğrenmek gerek. Ve bu esnada doğru ve güvenilir kaynak gerçekten çok önemli. Allah Necip Fazıl Kısakürek'ten razı olsun ve ona rahmet etsin bu güzel eseri için.
Çöle İnen Nur
Çöle İnen NurNecip Fazıl Kısakürek · Büyük Doğu Yayınları · 202110,1bin okunma
355 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
4 günde okudu
Belki de Öcü Radley'in bunca zamandır evden çıkmamasını anlamamız gerekir. Dışarıda insanların ten renklerinden, dinlerinden, ırklarından hatta cinsiyetlerinden dolayı yaşadıkları dışlanma, hakaret ve baskılar evden çıkmamaya yetmez miydi? Belki de Öcü Radley dışarıda olanları bu şekilde protesto ediyordu. Harper Lee, o yalın ve akıcı diliyle toplumun baskısını ince ince işlemiş, sadece ırkçılığı değil, kadının toplumdaki yerini, daha doğrusu yer bulamayışını da aslında çok iyi bir şekilde kaleme almış. Okunmaya değer, değerli bir kitap.
Bülbülü Öldürmek
Bülbülü ÖldürmekHarper Lee · Sel Yayınları · 201472,3bin okunma
88 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
8 saatte okudu
"Mutluluğun Kazanılması" adı üstünde işte ne kadar zor olabilir ki, zaten 80 sayfa bir günümü almadan okur, koyarım demiştim kiii, büyük konuşmuşum anladım. Aslında kitabın ana fikirlerini bazı paragraflar çok net verirken çoğu sayfayı okumakta zorlandığımı söylemeliyim. Farabi'nin siyaset felsefesini okuyoruz ama anlıyoruz ki Farabi için bu aynı zamanda ahlak felsefesi. Genel olarak, yöneticinin taşıması gereken nitelikleri ele alınıyor. Hakim olan, yönetici olan, imam olan ya da her neyse, yönetici kişi önce filozof olmalı ve teorik ilimlerde uzmanlaşmalı diyor. E doğru diyor. Tekrar dönüp okumam gerekenler listesinde.
Mutluluğun Kazanılması
Mutluluğun KazanılmasıFarabi · İş Bankası Kültür Yayınları · 20183,494 okunma
591 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
14 günde okudu
Sadece felsefeden değil, hayattan, varoluştan, sosyolojiden, dinlerden ve en önemlisi tarihten yola çıkılarak anlatılmış, muhteşem kurgusuyla okunmaya değer bir kitap. Ama bir değil tekrar tekrar okunması gereken bir kitap zira düşünme, sorgulama ile ilgili temel konular için referans kabul edilebilir. Akıcı kurgusu ile küçük büyük herkesin rahatlıkla okuyup istifade edeceği bir romandır.
Sofie'nin Dünyası
Sofie'nin DünyasıJostein Gaarder · Pan Yayıncılık · 202036,8bin okunma
120 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
3 günde okudu
Bu kitap, misyonerlerin Türklere ve Müslümanlara verdiği tarih ve sosyoloji dersinin özeti niteliğinde. Ahmed Hamdi Bey, o dönemin önemli misyonerleri ile bizzat görüşerek onların fikirlerini ve çalışmalarını dikkatle dinlemeye koyuluyor, o zaman görüyoruz ki müthiş bir kararlılık ve sebatla dini yayma görevlerini üstlenmişler. Ama bunu yaparken İslam dinini ve Türk tarihini bir Müslümandan kat be kat iyi öğrenmiş hatta hafız olup birçok dil öğrenmişler. Ama bunun da ötesinde benim önem verdiğim mesele Müslümanların/ Türklerin eksiklikleri ve maalesef tembellikleri oldu. Bizler ancak bu tembelliği bırakarak ve sağlam bir inanç ile çok çalışarak müreffeh bir yaşama geçebiliriz.
Misyoner
MisyonerAhmet Hamdi Paşa · Tibyan Yayıncılık, · 200621 okunma
176 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
5 günde okudu
Epiktetos, bedeniyle köle ruhu ve gönlüyle hürdür! Çünkü ona göre özgürlük, istediğini yapabilme yetkisi değil, düşündükleri ve yaptıklarıyla bilginin, saffetin, iyiliğin bilincinde olmaktır. İnsan olabilmektir! Zira asıl köle şöhrete, paraya, hırsa ve maddi haza tutulmuş; insanlık sınırı aşmış olan zavallıdır.
Düşünceler ve Sohbetler
Düşünceler ve SohbetlerEpiktetos · Kaknüs Yayınları · 2010863 okunma
Reklam
168 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
9 günde okudu
2021 yılında okuduğum ilk kitap oldu. Bu yaşıma kadar okuduğum en güzel kitaplar arasına girdi bile. Hay ile çok geç tanıştığım için kendime kızdım. Bu kitap bize, insanın ıssız bir adada bile olsa düşünerek, aklederek gerçeği, Allah'ı bulabileceği ve bu çerçevede hayatını şekillendirebileceğini açıkça gösteriyor. Hay'ın yolculuğu bizim yolculuğumuz olmalı, onun yüz çevirdiklerinden bizde yüz çevirmeliyiz! Çünkü gerçek mutluluk, maddi hazlarla gövdeyi doyurmakla değil; ruhu, özü doyurmakla gelir.
Hay bin Yakzan
Hay bin Yakzanİbn-i Sina · Yapı Kredi Yayınları · 20214,711 okunma
144 syf.
9/10 puan verdi
·
8 günde okudu
Rasim Özdenören'in daha önce bir denemesini okumuştum ve bunun etkisi olsa gerek bu roman beklentilerimin dışında bir akışla ilerledi. Kitabın sonlarına doğru yazarın ne demek istediğini ve aslında ne yapmaya çalıştığını daha net görebiliyoruz. Aslında iki hikaye ile vermek istediği mesaj Batı kültürünün baskısı altındaki insanların umutsuz ve çaresiz kaçışları.
Gül Yetiştiren Adam
Gül Yetiştiren AdamRasim Özdenören · İz Yayıncılık · 202117,8bin okunma
314 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
16 günde okudu
Monteigne'nin genel olarak fikir yapısı, "Kendini tanıma" "Ölüm ve yaşam" "Ruh ve Bedenin Ayrılmazlığı" üzerine şekillenmiş. Okuması rahat ve kütüphanelerde yer etmesi gereken kitaplardan bence.
Denemeler
DenemelerMontaigne · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202054,8bin okunma
125 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
5 günde okudu
İlk defa bir inceleme yazıyorum. Çünkü özellikle bu kitap hakkında bir şeyler söylemek istedim. Kitap, çok sarsıcı ve çarpıcı cümleleriyle okuyucuyu içine çekmeyi kolayca başarıyor. Kullandığı ifadeler gerçekten hayatı ve kendini sorgulatacak cinsten. Kitap hayatımda etkisini kaybetmeyecekler arasında yer aldı ve bitirirken kafamda devam eden ifadeler de şunlar oldu; Kendin ol! Bütün büyük adamlar da bir zamanlar küçük adamdı.
Dinle, Küçük Adam
Dinle, Küçük AdamWilhelm Reich · Cem Yayınevi · 202113,1bin okunma