Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Bilge

Bilge
@bilgepp
Biyolog
Yüksek Lisans
30 okur puanı
Şubat 2018 tarihinde katıldı
Eğer duygularında kararsızsan, itibarını ve güvenini kaybedersin.
Reklam
Sıradan kelimeler sempatiktir, aldatmayı bilmezler.
Evreni kendi patikalarında ve gezegenleri de onun tutan denge zorunluluğu, bir taraftan bir şey eksilsiğinde öte tarafa ona az çok denk, eğer mümkünse aynı nitelikte ve aynı oranda bir şey konmasını her zaman şart koşar.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
İnanç, gücünden yararlananların yolu üzerindeki dağları bir kenara ittiği gibi, onları daha azgın sulardan bile hiç ıslanmadan geçirtebilir.
Sevdiğiniz biriyle beraberken -özellikle ilk defa- saat beş size adeta kutsal bir şeymiş gibi gelir.
Sayfa 405Kitabı okudu
Reklam
Sen de fark ettin mi? Az, dediğin, küçücük bir kelime. Sade ce A ve Z. Sadece iki harf. Ama aralarında koca bir alfabe var. O alfabeyle yazılmış onbinlerce kelime ve yüzbinlerce cümle var. Sana söylemek isteyip de yazamadığım sözler bile o iki harfin arasında. Biri başlangıç, diğeri son. Ama sanki birbirleri için yan yana gelip de birlikte okunmak için. Aralarındaki her harfi teker teker aşıp birbirlerine kavuşmuş gibiler. Senin ve benim gibi.... Bu yüzden, belki de, az çoktan fazladır. Belki de az, hayat ve ölüm kadardır! Belki de, seni az tanıyorum, demek, seni kendimden çok biliyorum, demektir. Bilmesem de, öğrenmek için her şeyi yaparım, demektir. Belki de az, her şey demektir. Ve belki de benim sana söyleyebileceğim tek şeydir...
dünyanız güvenli hale getirilmek isteniyor, özgür değil.
Sayfa 147Kitabı okudu
Gereği kadar duyguya sahip olmadığımızı söylüyorum, Belki de yeteri kadar duyguya sahibiz ama onları ifade edecek kelimeleri kullanmıyoruz, sonuçta da duygularımızı yitiriyoruz.
Zamanı zamana bırakmak gerekir, şunu bilmeliyiz ki, yazgı bir yere varmadan önce çok dönüp dolaşır.
Acı, insanlar bunun kıymetini bilmediği için ortaya çıkıyor. Bir yerlerde sonsuz bir öz olduğunu ve onu bulup ona bağlanırlarsa bütünüyle tatmin olabileceklerine inanıyorlar. Bu sonsuz öz kimi zaman Tanrı, kimi zaman millet, kimi zaman sahici benlik, kimi zaman da gerçek aşk, ve insanlar kendilerini bunu bulmaya ne kadar adarlarsa, bulmayı başaramadıkları için o kadar hüsrana ve mutsuzluğa kapılıyorlar. Daha fenası, bu öz sevdası ne kadar büyükse, güttükleri gayeyle aralarına giriyormuş izlenimi uyandıran insanlara, gruplara ya da kurumlara o kadar büyük nefret besliyorlar.
Reklam
Dünya giderek daha da karmaşıklaşıyor ve insanlar ne olup bittiği hakkında ne ka dar cahil olduklarını algılayamıyorlar. Bunun sonucunda meteoroloji ya da biyoloji hakkında neredeyse hiçbir şey bilmeyen biri, kalkıp iklim değişikliği ve genetiğiyle oynanmış ekinler hakkında siyasi önerilerde bulunabiliyor; haritada Irak ya da Ukrayna'nın yerini gösteremeyecek insanlar, bu ülkelerde ne yapılması gerektiği konusunda son derece kesin görüşlere sahip olabiliyorlar. Insanlar cehaletlerinin ayırdına pek sık varmazlar çünkü kendilerini, benzer düşünen arkadaşlar ve düşündüklerini olumlayan haberlerden oluşan bir yankı odasına kapatırlar ve odada inançları durmadan desteklenirken neredeyse hiç sorgulanmaz.
Sayfa 204Kitabı okudu
Çevremizdeki kişiler bizi ne çok biçimlendirir ve tam da bu nedenle onları seçerken ne kadar dikkatli davranmak zorundayız, bütün bunlara rağmen belki de sonunda, kendimizi bulabilmek için onları kaybetmek zorunda kalırız.
Sayfa 527Kitabı okudu
33 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.