Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Elif Hatice İlkkurşun

Elif Hatice İlkkurşun
@elifhreads
Koç Üniversitesi - Tarih İstanbul Üniversitesi | Christian-Albrechts-Universität zu Kiel - Eskiçağ Tarihi/ Klasik Filoloji, doktora adayı instagram.com/elifhilkkursun
224 syf.
·
Puan vermedi
·
1 saatte okudu
Neva Bulvarı, Burun, Portre, Palto, Bir Delinin Hatıra Defteri ve Fayton olmak üzere altı hikayeden oluşuyor. 'Güldürürken düşündüren' tabirinin vücut bulmuş halidir Gogol hikayeleri. Bu hikayeler zaman ve mekanın ötesinde mesajlar taşır. Dönemin bürokrasisi, mevkiler arası ilişki, insanların maruz kaldığı eşitsizlikleri harika betimlemeler ve eleştirel bir dille anlatır. Burun hikayesi başarılı bir metafor yapmış, portrede insanın hırslarını ve kıskançlıklarını göstermiş, bir delinin anı defterinde sınıf ayrımına değinmiştir. Benim en favorilerim burun, portre, palto, bir delinin anı defteri. Ancak Gogol okuması hep keyifli, hicivli diliyle insanların hırsları, hevesleri ve korkularını önümüze serer.
Bir Delinin Anı Defteri - Palto - Burun - Petersburg Öyküleri ve Fayton
Bir Delinin Anı Defteri - Palto - Burun - Petersburg Öyküleri ve FaytonNikolay Gogol · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 201955,6bin okunma
Reklam
104 syf.
·
Puan vermedi
·
1 saatte okudu
Üniversite yıllarında gittiğim oyunu yıllar sonra okuyasım geldi. Oyunda bireysel performanslar güzeldi ancak yer yer durağandı. Hatta o dönem "sıkıcı, uykum geldi" diye eleştirenleri hatırlıyorum. Bir tiyatro oyunu olduğu için okurken kişileri akılda tutmak zor olabiliyor. Çehov, 19. yüzyılda gerçekleşen toplumsal dönüşümü ele almış. Rusya'nın devrim öncesi halini anlamak için güzel bir eser: Değişen Rusya ve parçalanan bir aile. Sanki çökmekte olan aristokrasi Andreyevna, yükselen burjuva Lopahin ve kominist karakter ise Trofimov ile temsil edilmiş. Firs karakteri ise tam anlamıyla Rusya'nın kendisi; yaşlanmış, vişne bahçesinde çalışmaya devam ediyor. Hayatta karşılaşılan güçlükler karşısında bile insanların alışkanlıkların ne kadar zor değiştiğini görebiliyorsunuz. Artısıyla eksisiyle güzel bir eser, ister okuyarak ister izleyerek.
Vişne Bahçesi
Vişne BahçesiAnton Çehov · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 201615,8bin okunma
·
Puan vermedi
Öncelikle anlaşalım kesinlikle Rus Aşk-ı Memnu'su değil; evet aşkının peşinden giden cesur ve maalesef kendine yazık eden bir kadın var. Ancak aşktan ziyade farklı karakterleri ve betimlemeleri ile toplumu ele alan bir roman. 19. yüzyılda Rusya'da toplumun ahlak anlayışı, bu anlayışın çarpık yönleri, kadının toplumdaki yeri, aile, aşk, hırs, ölüm, aristokrat sınıf, çiftçiler, köy hayatı, yozlaşma ve varoluş gibi konulara değinilmiş. Tolstoy kelimeleri ile asla Anna'yı yargılamaz veya onu okura kötü göstermez. Okuyucu betimlemeler ve olay örgüleri ile karakterleri anlamlandırmakta. Eğer aşk hikayesi olarak ele alırsak konu çok sıradan, hatta yavan. Herkes bir şekilde affedilerek yoluna devam etse de kendisini asla affedemeyen bir kadın var bu hikayede. Anna'dan daha çok ve derin işlenmiş bir başka karakter olan Levin ise bence daha dikkat çekici. Sanki Tolstoy ile konuşuyor gibi hissediyorsunuz. Önce çok dindar, çok aşık, çiftçi bir adam iken varoluş sancıları ve sorgulamaya başlaması ile dönüşüm yaşayan bir insan görüyorsunuz. Roman kalın iki ciltten oluşsa da tam bu noktafa Tolstoy'un alamet-i farikası devreye giriyor. Upuzun ancak çok katmanlı, karakterli ve akıcı. Aşktan sıyırarak bir de bu gözle okursanız daha çok keyif alacağınızı düşünüyorum.
Anna Karenina (2 Cilt Takım)
Anna Karenina (2 Cilt Takım)Lev Tolstoy · Can Yayınları · 202139,3bin okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
96 syf.
·
Puan vermedi
Bu kitapla birlikte yine felsefenin hayatımızdaki önemi ve sorgulama yetisine katkısını fark ettim. Peter Singer, aslında "Hayvan Özgürleşmesi" adlı kitabıyla bilinen çağımızın bir ahlak felsefecisi. Bu kitabı ise incecik, fazla felsefi detaya boğmayan ancak farklı bakış açılarını size sunuyor. Etin endüstrileşmesi ile insanın 'hayvan' tanımı ve kendisinden başka her türün üzerinde istediği hakimiyeti kurmasını ele alması ilgimi çeken noktalar oldu. Çok yormayacak ve konuya giriş kitabı olarak okunabilir.
Neden Vegan?
Neden Vegan?Peter Singer · Ayrıntı Yayınları · 202242 okunma
128 syf.
·
Puan vermedi
·
7 günde okudu
Genç asilzade Pyotr Andreyiç, babasının isteğiyle memleletinden uzakta bir yere askere gidiyor. Orada ise yüzbaşının kızı Maria Ivanovna'ya aşık oluyor. İkilinin arasındaki yeşilçam filmleri gibi olan aşkın arka planında 1770'lerde gerçekleşmiş Pugaçov Ayaklanması var. Sürükleyici ve bir solukta biten bu kitapta 18. yüzyıl çarlık Rusyası çok net ve güzel tasvir edilmiş. Karakterler de ne salt iyi ne de kötü. Rus klasiklerine başlangıç için iyi bir tercih. Yetişkinler için çok çarpıcı olmayabilir ancak okuması oldukça keyifli. Kitabın sonunda ise küçük bir süpriz var, keyifli okumalar
Yüzbaşının Kızı
Yüzbaşının KızıAleksandr Puşkin · Yapı Kredi Yayınları · 202029,2bin okunma
Reklam
132 syf.
·
Puan vermedi
·
1 saatte okudu
Profesör Filipoviç, Moskova sokaklarında yaralı ve aç halde ölümü bekleyen köpek Şarik'i Krakov sucuğu ile peşine takarak lüks dairesine götürür. Eski sefil hayatının sona erdiğini düşünen mutlu Şarik'e yeni ölmüş alkolik bir hırsızın hipofiz ve er bezlerini naklederler. Köpek Şarik artık yoldaş Şarikov olmuştur. • Çoğu Rus yazar gibi sansür altında olan Bulgakov'dan kara mizah ile sert bir sistem eleştirisi yapılmış. Şarik, 1917 Ekim devriminden önce sefalet içinde yaşayan insanları, profesör ise devrimin önderi Lenin'i temsil etmektedir. Devrimin, ideal yurttaş - yeni bir Sovyet insanı yaratma noktasındaki başarısızlığı eleştirilmek istenmiş. Çünkü Şarik, ona sunulan imkanlar ile ahlaksız, arsız, kadınlara sarkıntılık eden, küfürlü konuşan, hırsızlık yapan, alkolik bir insan olmuş, üstüne de Sovyet bürokrasisinde kendine yer bulmuştur. Romanın bazı kısımlara tekrara düşmüş gibi gelse de çok uzun olmaması ve sade dili ile bir çırpıda bitirilebilir. Biraz bilim kurgu biraz da sembollerle bu anlatımı okumak keyifli.
Köpek Kalbi
Köpek KalbiMihail Bulgakov · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 201918,8bin okunma
248 syf.
·
Puan vermedi
Okumaya başladığınız anda hızlıca olay örgüsünün içine çekildiğiniz, cümleler içinde koşturmaya başlıyorsunuz. İlk okurken bu eylem cümleleri içinde kaybolacağım galiba derken masalsı anlatımı sayesinde olay akışına alıştım. İç Anadolu'da olduğunu düşündüğüm "Alacüvek köyü'nden" bir ailenin hikayesi. Daha doğrusu önce köydeki yaşamları, daha sonra kente göçmeleri, tutunmaya çalışmaları, yoksulluk, toplumsal cinsiyet, işsizlik ve ailenin her bir bireyinin savruluşu anlatılmakta. Olayların merkezinde genelde anne Atiye ve kızı Dirmit var. Büyülü gerçekçilik türünü bilemiyorum ancak Anadolu'nun batıl inançları, hurafeleri, cinleri, perileri ve büyülerini bolca ele almış. Bu anlatım tarzı eğlenceli olmasının yanında hurafe ve batıl inançları merkeze almış toplumun cehaletini de gösteriyor. Bir an "Yüzyıllık Yalnızlık" tan etkiler hisseder gibi oldum fakat tabi ki farklı eserler. Yazarın en meşhur ve başlangıç kitabı olduğunu söylüyorlar, kendisinden okuduğum ilk kitabı olduğu için şimdilik bu konuyu es geçmek zorundayım. Ancak farklı bir yazar ve tür okumak isteyenlere önerimdir.
Sevgili Arsız Ölüm
Sevgili Arsız ÖlümLatife Tekin · Can Yayınları · 20187,1bin okunma
·
Puan vermedi
Bir kentin sahip olduğu fabrikada genelde işçi olarak çalışan insanlar, aynı eğlence anlayışı ve aynı yaşam tarzlarına sahiptirler. Nilovna'da bu kentte yaşayan, işçi kocası tarafından sürekli dövülen, yıllarca hayatını sessiz ve korkarak geçirmiş, bunu da yazgı olarak kabullenen diğer insanlardan birisidir. Kocasının ölümünden sonra yine fabrikada çalışan oğlu Pavel ile aralarındaki iletişim farklı bir boyuta geçerken, Pavel de diğer herkes gibi yaşamaya çalışsa da bundan hoşlanmaz; kitaplar okur ve arkadaşlarıyla toplantılar yapar. Kilise ve çarlık sisteminde yetişmiş ve bu değerlere bağlı olan Nilovna ilk başta oğlu ve arkadaşlarının ne konuştuklarını anlamaz, sadece oğlu için endişelenir. Ancak sonra okumayı öğrenir, kitaplar okur, kendini geliştirir ve oğlu gibi devrimci olur. • Gorki, devrimcilerin nasıl olmaları gerektiklerini karakterler üzerinden okuyucuya aktarmaktadır. Yani "Ana" ona göre ideal devrimci kadın sembolüdür. İşçilerin burjuva altında ezilmesi, sömürülmeleri, emekçilerin uyanışı, örgütlenmeleri ve siyasi aydınlanmayı anlattığı bu romanında okuyucuyu sosyalizme kazandırmayı amaçladığını rahatça söyleyebiliriz. Bazı kısımları fazla uzattığından dolayı yer yer sıkıldığım olmuştu ancak hikaye akıcı ve mesajlar net. Özellikle Pavel'in savunması romanın en ilgi çekici yerlerindendi. Bu kavram ve terimlere uzaksanız kesinlikle farklı bakış açısı için okumanızı öneririm.
Ana
AnaMaksim Gorki · Can Yayınları · 201928,6bin okunma
192 syf.
·
Puan vermedi
·
1 saatte okudu
Kafkasya'da geçen kitaba ismini veren Rus ordusunda bir subay olan Peçorin, aslında anti kahraman. Kitabın ilk yarısında Peçorin'le tanışıyorsunuz, daha sonra onun iç dünyasını günlüklerinden okuyorsunuz. Peçorin'in etrafını gözlemleme ve betimleme yeteneği harika olsa da duygusal yönden kayıtsız ve umursamaz bir adam. Bu yüzden okurken karaktere kızabilirsiniz. Yaşama sevinci olsa da nasıl bu kadar duyarsız ve umursamaz olduğuna şaşırabilirsiniz. Kimi okuyucu Peçorin'e hak verse de onlardan birisi olmadığımı kolaylıkla söyleyebilirim. Adalet, iyi - kötü, varoluşçuluk temaları nihilizm temelinde işleniyor. Okuması oldukça keyifli olan kitap 27 yaşında bir düelloda hayatını kaybetmiş olan Lermontov'un ilk ve tek romanı. Rus edebiyatı severler veya yeni başlayanlar için kesinlikle okumanızı tavsiye ederim.
Zamanımızın Bir Kahramanı
Zamanımızın Bir KahramanıMihail Yuryeviç Lermontov · Can Yayınları · 20204,448 okunma
·
Puan vermedi
Bu sefer tarihe yolculuk değil, geleceğe doğru kadınsız bir dünyanın distopyası karşımıza çıkıyor. Böcekbilimci bir profesör, gazeteci Clarence ile tanıştıktan sonra olaylar başlıyor. Mısır'da önemli sayılan bir böcek olan skarabe'den yapılma bir karışımın erkek çocuk doğması için satıldığı geleneğinin uzun zamanlardan beri devam ettiğini öğreniyoruz. Ayrıca başta Hindistan, Mısır olmak üzere kız çocukların doğumunu azaltmak üzere yapılan gelenekleri okuyoruz. Kahramanımız, aslında kız çocuğu isteyen bir adam ve onun gözünden kız çocuklarını istemeyen bu toplumları okuyoruz. Toplumlarda kadının değersizliği, erkeklerin yüceltilmesi, kadının toplumdaki yeri, evlilik, baba - kız ilişkisi gibi konulardan bahsediliyor. Biraz yavaş ilerliyor ve çok iyi bir kurgu ile başarılı bir distopya olabilirmiş. Ancak bu kitaba negatif bir gölge düşürmüyor. Keyifli okumalar
Beatrice'ten Sonra Birinci Yüzyıl
Beatrice'ten Sonra Birinci YüzyılAmin Maalouf · Yapı Kredi Yayınları · 20191,671 okunma
Reklam
108 syf.
·
Puan vermedi
Bir portre ile başlayan kitabın öyküleri birbirinden bağımsız gibi dursa da aslında hepsi aynı portrenin etrafında şekilleniyor. Tomris Uyar'ın bu öykülerin merkezine annesini aldığı söyleniyor. Kitabın ismi sizi yanıltmasın çünkü otuzlu yaş değil, otuzlu yılların kadını. Öykülerin bitişi ve birbirlerine geçişte hayatta yaşanılmış yarım kalmışlıkları hissediyorsunuz. Tüm bunlara rağmen bir şekilde devam eden hayat gibi ilerleyen öyküler bir anda bitiyor; daha da okumak istediğiniz anda. Kadınların iç dünyaları, yaşanmışlıkları, hayalleri, evlilikleri, annelikleri derken dönemin siyasi durumu, ekonomisi, ataerkil toplum ve kültürel problemleri de bir tablo gibi okuyucuya aktarılmış. Yorumu size bırakılmış fırça darbeleri net bir tablo gibi. 1930'lardan 90'lara kadar da uzanan bir birikim var burada. Dinlendiren ve yormayan bu kitap her sıfatıyla düşünen, sorgulayan, üreten ve durmayan tüm kadınlara gelsin
Otuzların Kadını
Otuzların KadınıTomris Uyar · Yapı Kredi Yayınları · 20191,166 okunma
309 syf.
·
Puan vermedi
'À Bout de Souffle' filminde görüp not aldığım ancak okuması yıllar sonraya kalan William Faulkner'dan ilk kitabım "Kurtar Halkımı Musa". Amerikan Edebiyatı'nın "Southern Gothic" yani güney eyaletlerine özgü gotik tarzına sahip Faulkner, ayrı başlıklarda yazdığı hikayeleri kendine özgü bir tarzda iç içe geçirdiği için roman olarak adlandırıyor. Hikaye İç Savaş döneminden İkinci Dünya Savaşı'nın ilk yıllarına kadar olan zamanda Amerika'nın güneyinde yazarın düşsel olarak kurduğu Yoknapatawpha'da geçiyor. McCaslin, Edmons ve Beauchamp adlı beyaz, zenci ve kızılderili ailelerinin nesiller boyu devam eden ilişkileri üzerinden zenci karşıtlığı, kölelik ve insan doğa ilişkisi anlatılıyor. Dilinin sadeliği konusunda bir problem yok ancak romana başladığımda sanırım bu kitabı anlamadan bitireceğim diye canım sıkıldı. Hatta ilk sayfalarda bazı paragrafları ve cümleleri tekrar tekrar okudum. Hangi kitabıyla başlanır bilmiyorum ama akışına kaptırarak kafamı gözümü yara yara bitirdim. Sonuç olarak Faulkner'ın diğer kitaplarına isteyerek ve severek dev
Kurtar Halkımı Musa
Kurtar Halkımı MusaWilliam Faulkner · Yapı Kredi Yayınları · 201995 okunma
132 syf.
·
Puan vermedi
·
1 saatte okudu
Adı ve kapağı beni kendine çekmişti ancak elimde süründü. Yoğun olmam sürünmesinin faktörlerinden birisiydi ancak bu kitabın akmıyor olduğu gerçeğini değiştirmiyor. Okurken afakanlar bastı desem abartmış olmam. Kuzeyin kasveti ve griliği kitapta hakim. Anlatılanları eşini hayatının merkezine koymuş, yaşamaktan korkan, insanlardan izole bir hayat yaşayan, ölümü bekleyen Mathea'nın dilinden okuyoruz. İçinde öyküler barındırıyor gibi; önce ne kadar görünmez ve yalnız olduğunu okuyorsunuz, sonra köpekleri Stein'i ve en son da kocası Epsilon'u. Kendisini sıfır gören bir kadının eşinin adının da Epsilon olması manidar. Yalnızlık, yaşlılık, ölüm ekseninde melankolik mizaha sahip bir kitap. Kesinlike akıcı dile sahip değil ve ruh halinizin kötü olduğu bir dönemde okumanızı tavsiye etmem :)
Hızlandıkça Azalıyorum
Hızlandıkça AzalıyorumKjersti Skomsvold · Jaguar Kitap · 20151,790 okunma
340 syf.
10/10 puan verdi
·
Beğendi
·
25 saatte okudu
Bir aşk(!) hikayesi üzerinden Bosna tarihi ve özellikle 20. yüzyılın sonundaki katliamı anlatan kitabın hikayesi evli ve iki çocuğu olan gazeteci Nimeta'nın kocasıyla ilgili problemleri ve yasak aşkı ile başlıyor. Sonra sayfalarda tarihi bir yolculuğa çıkıyorsunuz. Savaş öncesi durumu anlattığı bu kısım bazı okuyucular için biraz sıkıcı gelse
Sevdalinka
SevdalinkaAyşe Kulin · Remzi Kitapevi · 012,9bin okunma
176 syf.
·
Puan vermedi
·
25 saatte okudu
Durumu gayet iyi bir adamla evli ve çocukları olan Edna'nın toplum tarafından ona biçilen annelik ve evli bir kadın olma rollerini yıllarca sorgulamadan kabul etmesi sonucunda kendini aramaya başlamasının hikayesi. Uzun yürüyüşlere çıkarak durumunu sorgulamaya başlıyor,i; hobiler ediniyor, zamanlar yaratıyor ve kendini keşfediyor. Ve öngörülebilir bir uyanış gerçekleşiyor. Modern feminist edebiyatının öncülerinden kabul edilen Kate Chopin'in sade dili bu yolculuğu anlatırken hoşuma giden detaylardandı. 1899 yılında yayınlanması açısından bakıldığında ise adeta çağın ötesinde bir kitap diyebilirim. 'Kendine Ait Bir Oda' gibi çarpıcı değil ancak hafiften 'Sylvia Plath' tadını aldım. Bu yüzden artık benim için özel bir yeri var. Bir kadının kendini keşfetmesi, toplumun ona biçtiği kalıplara karşı çıkması, gelenek adı altında dayatılanlara değil kendi istediği gibi ilerlemesi ve ayakları üzerinde durması; varlığını insanlar, objeler vs ile değil "kendisi" olarak ortaya koymasının önemini bir kere daha gösteriyor. Herkesi bilmem ama yediden yetmişe tüm kadınların okuması gerektiğini düşünüyorum. Keyifli okumalar
Uyanış
UyanışKate Chopin · Can Yayınları · 20203,037 okunma
88 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.