İçlerinde bu kitaba adını da veren toplam beş hikâyeden oluşuyor. Tolstoy bazı sorular sormuş, cevaplarını da hikâyelerle vermiş. Anlatırken şeytan ve meleği temsil eden karakterler kullanmış. İyi, kötü ve hırslı insanlar.
Tolstoy kendi inancı ve düşüncesi ile bizlere; iyiliğin karşılıksız kalmayacağı, insan gelecek ihtiyaçlarının mahrum bırakıldığı, bilmediğini yani sadece yaradanın bildiği ve herşeyin onun elinde olduğu, sevginin önemi, insanların iyilik yapması gerektiği, düşmanlığın herşeye zarar verdiği, fazla hırsın kötü sonuçlandığını anlatmaya çalışmış.
İlk hikayeyi okurken kendimize "İnsan ne ile yaşar?" sorusunu sorarken buluyoruz. Daha sonraki sorumuz arka kapakta da belirtildiği gibi "İnsanların içinde hiç mi kötülük yoktur?" oluyor. (Aklıma burada kötülük olmasaydı iyiliğin kıymetini bilmezdik geliyor.) Son hikaye olan "İnsana ne kadar toprak lazım?" da ise, okurken içimden gözünü toprak doyursun diye geçirdim sonuç olarak da hırsın kurbanı oldu.
Güzel sorular ve güzel cevaplar var. Okurken kendi cevaplarımızı da düşünüyoruz.
