***
Şu hayatımda en sevdiğim kitaplardan biridir ‘Küçük Prens’. Bana, dünyayı başka bir gezegenden izlemişim gibi hissettirir. Çiçekleri severim okuyunca… Gökyüzünü koklarım. Özlerim doyasıya iyi insanları. Yani uzaklaşırım büyüklüğümden, hatta küçülür küçülür izlerim büyük insanların acınası kavgasını…
***
O kadar ince detaylar var ki, anlamak isteyenler için. Gezegeninde yalnız yaşayan ve kendine emir veren kral, sarhoş olmak için kendine bahane bulan ayyaş, kendini meşgul etmek için çabalayan adam, kaşif olup kendi gezegenini keşfetmeyen kaşif… Bunlar insanlığa ve düzene bir bakış. Anlayamıyoruz ama çoğu zaman gülünecek haldeyiz.
***
Hatırlıyorum. Yıldızlar vardı bir zamanlar. Hayatımda göremediklerimi ve görmek istediklerimi kendisine emanet ettiğim bir gökyüzü vardı. Çok değil, çocukken işte.
Şimdi anlıyorum; büyüdükçe kör oluyoruz! Gökyüzünden uzaklara gidiyoruz. Gitmeyelim.
***
Bu kitapta sevgi var. Yaşam var. Özgürlük var. Özlem var. Hüzün var. Huzur var.
Ama…
Hepinize öneremem. Çünkü belki de büyüdünüz, ve bu kitap size çocukça gelecek.
Ama yine de bir gün; yıldızları, çiçekleri ve hayallerinizi özlersiniz bu kitapta soluklanın.
***
Buraya kadar okuduysanız teşekkür ederim.
Umutla ve çocukça kalmanız temennisiyle…