Son dönemin popüler yazarı Zülfü Livaneli' ye büyük bir hayranlık var. Müzisyen olarak ben de kendisini beğenirim, severek dinlerim ama yazarlık konusunda iyi olmadığını düşünüyorum. İlk defa lisede Son Ada kitabını okumuştum ve hayatımda okuduğum en kötü kitaplar listesindedir. Kendisinin de pohpohlanmış yazarlardan olduğunu düşünüyorum. Sürekli bir sosyal mesaj verme çabası, eleştiri yapma çırpınışları (eleştirdiklerini yapmasa bari) çok sırıtıyor kitaplarında. Bu zorlama da doğal olarak samimi gelmiyor, sıkıyor insanı.
Bu kitabında doğuda yaşayan bir kızın kendisine tecavüz edilmesinden sonra onu infaz etme görevi verilen kuzeniyle yaşadıkları anlatılmış. Basit ve klasik bir töre hikayesi. Bunun gibi onlarca dizi, film vardır muhakkak. Aile içindeki ensest lişkilere, din kılıfıyla insanları sömüren şeyhlere bayağı taş atmış (ki sadece bu kısımda kendisine katılıyorum). Marques De Sade ' yi okuyan arkadaşlar sürekli din adamlarına, papazlara, rahiplere giydirdiğini bilir. Livaneli de hedef tahtasına şeyhleri koymuş.
Türk sineması izliyormuş gibi hissettim kitabı okurken. Bu kitabınla da sevdiğim, beğendiğim yazarlar arasına girmeyi başaramadın yine Livaneli...