Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

G. K. Chesterton

G. K. ChestertonApollon'un Gözü yazarı
Yazar
7.4/10
135 Kişi
504
Okunma
64
Beğeni
8,7bin
Görüntülenme

G. K. Chesterton

504 okunma, 64 beğeni - G. K. Chesterton kitapları, eserleri, G. K. Chesterton kimdir, öz geçmişi, G. K. Chesterton nereli gibi bilgiler, kitap incelemeleri ile yorumları, G. K. Chesterton sözleri ve alıntıları detaylı profili ile 1000Kitap'ta.

Hakkında

İngiliz edebiyatında yazarlığı kadar, aykırı düşünceleriyle de kendine sıra dışı bir yer edinen Chesterton, 1874 yılında Londra'da dünyaya geldi. 1936 yılındaki ölümüne dek, gazeteciliği, sanat ve edebiyat eleştirmenliği ile yazarlığının yanı sıra, din ve dünya sorunları üzerine, keskin kalemiyle yazdığı polemik yazılarıyla da dikkati çekti. Yine ünlü bir yazar olan, vatandaşı Rudyard Kipling'in sömürgeci eğilimlerini ve İngiltere'nin dış siyasetini kıyasıya eleştirdi. Sanayileşmiş toplumlarda insani değerlerin hızla yitirildiğini vurgulayarak, akla ve bilime dayandırılan dünya görüşlerine karşı, sağduyu ve imandan yana tavır aldı. Ülkesindeki yaygın Protestan inancına karşın Katolikliği seçen ve Ortaçağ değerlerini savunan yazarın bu eğilimleri, edebi eserlerinde de iz bırakmıştır. Türkçeye çevrilen eserleri - Apollon'un Gözü - Bay Perşembe (1908, The Man Who Was Thursday) - Don Kişot'un Dönüşü (1927, The Return of Don Quixote) - Garip Ticaretler Kulübü (1905, The Club of Queer Trades) - Gurur Ağaçları - Bir Dahinin Yaşamı: Charles Dickens (1906, Charles Dickens: A Critical Study) - Peder Brown'un Maceraları - Çok Şey Bilen Adam (2013) Sapkınlar (Heretikler) (2021)
Tam adı:
Gilbert Keith Chesterton
Unvan:
İngiliz yazar, filozof, ilahiyatçı, edebiyat ve sanat eleştirmeni
Doğum:
Kensington, Londra, İngiltere, 29 Mayıs 1874
Ölüm:
Beaconsfield, Buckinghamshire, İngiltere, 14 Haziran 1936

Okurlar

64 okur beğendi.
504 okur okudu.
20 okur okuyor.
388 okur okuyacak.
14 okur yarım bıraktı.
Reklam

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
Bütün bu değişen atmosferde Herne değişmemişti. Çoğu idealist gibi, tam bir bilinmezlik içinde kalmaktan hoşnut olan biriydi; fakat ününün ne büyüklükte olduğunu ölçemiyordu ya da nerelere vardığının farkında değildi. Parkın sonuna yaptığı yürüyüşle dünyanın sonuna yaptığı yürüyüş arasında bir fark yoktu. Dünyaya ölçülerle bakmıyordu. Tüm yandaşlarını maskeli balo kıyafetlerini giymeye zorlamış ve ölene kadar bu oyunu devam ettirmeye mecbur bırakmıştı. Üzerilerine Robin Hood yayı ve domuz avlama mızrağı alarak grubun gerisinde değil, en ön safında yer alıyordu. Münzevi halinden lider konuma geçmesi heyecan verici bir zafer gibi gelmişti. Fakat o evdeki grubun liderliğinden ingiltere'nin liderliğine geçmesi onun için bir şey ifade etmiyordu. Aslına bakarsanız, o evdeki grup içinde, güneşin doğuşundan batışına kadar olan değişimler gibi, bütün değişimleri izleme alışkanlığı edinmiş bir yüz vardı.
Sayfa 150Kitabı okudu
Çünkü sorun sadece sorundur; biz her ne kadar üzerinde kafa patlatsak da. Oysa keder her zaman tersine dönmüş sevinçtir.
Reklam
Bir Sanatçı bütün Hükümetleri hiçe sayar, bütün anlaşmaları ortadan kaldırır. Şairse yalnız düzensizlikten hoşlanır. Bu böyle değilse eğer, Dünya'nın en şiirsel şeyi Londra'nın yeraltı treni olurdu.
Şu küstah küstah bakan uzun kestane rengi saçlı genç adam, gerçekte bir şair değilse de şiirin ta kendisiydi.
Ödev de din de ortadan kalktı bile. Zebaniler ilerliyor
Bazı insanlar yağmuru hissеdеr, bazıları isе sadеcе ıslanır.
G. K. Chesterton
G. K. Chesterton
Şair sadece kafasını cennete götürmek ister. Gökleri kafasına sokmaya çalışan mantıkçıdır. Ve bölünen onun kafasıdır. —
G. K. Chesterton
G. K. Chesterton
Reklam

Yorumlar ve İncelemeler

Tümünü Gör
139 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
12 günde okudu
Yıllar önce Gilbert Keith Chesterton’dan Ada Yayınları’nca yayımlanan, Vedat Günyol’un Türkçeleştirdiği Bay Perşembe’yi okumuştum.Çok beğendiğimi hatırlıyorum.İlerleyen aylarda tekrar okumak için kitaplığımdan çıkardım. Jorge Luis Borges der ki:”Poe’nun buluşu sayılan polisiye romanın yok olduğu bir dönemin gelebileceği şimdiden tahmin edilebilir, çünkü tüm yazın türleri arasında en yapay olanı ve en çok oyuna benzeyeni odur.Bizzat Chesterton, romanın bir yüz oyunu, polisiye öykünün ise bir maske oyunu olduğunu yazılarıyla ifade etmiştir.Bu gözleme ve polisiye türünün gözden düşmesi olasılığına karşın, G.K.C. öykülerinin her zaman okunacağından emin olduğumu söyleyebilirim; çünkü bu öykülerde gerçekleşmesi imkânsız doğaüstü bir olayın ima ettiği gizem, son satırların bizlere sunduğu mantıklı çözüm kadar ilginçtir.” syf 7 Kitapta yer alan Chesterton öykülerinin bir kısmı fantastik, mistik öğeler, doğaüstü olaylar içerse de bir anda Peder J. Brown ve dedektif M.Bercule Flambeau tarafından mantık temeline oturtularak çözümlenir. Peder Brown ve dedektif Flambeau öykülerde ( üç öyküde sanırım) tekrar tekrar karşılaştığımız karakterler. Babil Kitaplığı serisinde yer alan Apollon’un Gözü kitabını zevkle okudum.
Apollon'un Gözü
Apollon'un GözüG. K. Chesterton · Kırmızı Kedi Yayınları · 2017127 okunma
224 syf.
·
Puan vermedi
İçine bizim deli ama komik Don Kişot kaçan kütüphaneci Michael bir tiyatro oyununda yer alır. Orta Çağ esintisi kostümü Cervantes'in üvey oğlu Don Kişot'un tavırlarını özümseyen Michael oyundan kostümünden çıkmamaya adeta yemenlidir. Dur okur, Cercantes bize Don Kişot'da neyi anlatmıştı? Eski mazilerimize gidip bir düşünelim; toplum, sınıf ayrımı, delilik, değerler, din ve macera; işte bize Don Kişotu sevdiren Mahzun Yüzlü Şövalye! Eh bunun benzeri bir Sacho Panza olmasada Michael pekala yanına eşlik edebilir şövalyemizin. Mizahi dili, az betimlemesi ama size Don Kişotu anımsatacak cümleleri sıcak bir gülümseme bahşediyor. Toplum ve siyasi açıdan bir eleştiri göreceğiniz ama sizi sıkmayacak bir metin bu! Belki biraz daha uzun olsa biz okurları daha mutlu ederdi lakin okunmalı. Bu eser bir Don Kişot sever için özellikle okunmalı. #donkişotundönüşü #gilbertkeithchesterton #ketebeyayınevi
Don Kişot’un Dönüşü
Don Kişot’un DönüşüG. K. Chesterton · Ketebe Yayınları · 202146 okunma
84 syf.
2/10 puan verdi
·
7 saatte okudu
G. K. Chesterton birçok türde eser vermiş değerli bir yazardır.
Edgar Wallace
Edgar Wallace
ile aynı dönemlerde yaşayan Chesterton aynı Edgar Wallace gibi polisiye türünde de birçok eser yazmıştır. Peder Brown serisi de bu türde yazdığı en önemli eserlerden oluşmaktadır. Öyle ki Agatha Christie, Jorge Luis Borges gibi değerli yazarlar Peder Brown’ın maceralarından övgüyle bahsetmişlerdir. Gurur Ağaçları kitabı da beni hayli beklentiye sokmuştu doğal olarak. Ama okurken hiç olmadığı kadar sıkıcı ve eksik bir kitapla karşılaştım. Temelde polisiye olsa da kitabın anlatımı pek de o türü karşılamıyordu. Kitabın giriş kısmı oldukça uzun tutulmuştu. Gereksiz ayrıntıların yanı sıra politik eleştiriler de bu kısımda yer alınca kitabın akıcılığında ister istemez bir durağanlık yaşattı. Sonunda asıl konuya girildiğinde ise ne tam olarak ne karakterlerin altı doldurulmuştu ne de olayın ayrıntıları aktarılmıştı. Aynı dönemdeki Edgar Wallace romanlarında kitabın ortalarına gelene kadar karakterleri tanıyıp olayların nedenleri ve olası sonuçlarına dair bir fikir edinebiliyorsunuz. Ama bu kitapta kaotik bir hava hakimdi adeta. Sonuç kısmı ise toparlamak bir yana kurguyu daha da kötü bir hale sokmaktan başka bir şey yaramıştı. Yazarın belli ki vermek istediği eleştirel görüşler vardı. Ama bu hikayenin önüne geçmekten başka bir işe yaramamış gibiydi adeta. Yazar sanki bir deneme yazmak istemiş ama sonra bunu adeta kurguyla soslayıp okuyucuya öyle sunmayı tercih etmiş gibiydi. Maalesef bu düşünce kurguyu da vermek istediği mesajları da mahvetmekten başka bir işe yaramamıştı. Bu kitabı, yazar ile tanışmak isteyen okurlara asla tavsiye edemem.
Gurur Ağaçları
Gurur AğaçlarıG. K. Chesterton · Dedalus Kitap · 202215 okunma