Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Eda Dere

Reklam
Bilim ne diyor:Dünyada herkesten çok kendini sev, çünkü dünyada her şey kişisel çıkarlara dayalıdır. Eğer bir tek kendini seversen, işini gerektiğince yaparsın, kaftanın da bölünmeden, bütünüyle senin üzerinde kalır.
Sayfa 182Kitabı okudu
#GÜNÜMÜZZZZ
Kimse kimseyi anlamıyor, herkes telaş içinde koşturuyordu. Herkes gerçeği kendisinin bildiğini düşünüyor, karşısındakilerin bunu anlamıyor olmasından acı çekiyor, göğsünü yumrukluyor, ağlıyor, kıvranıyor, ellerini ovuşturuyordu. Kimi yargılayacaklarını, nasıl yargılayacaklarını bilmiyorlar;neyin iyi, neyin kötü olduğunda anlaşamıyorlardı.
Sayfa 682 - Kültür yayınlarıKitabı okudu

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
"Düşün, kim üzebilir seni senden başka? Kim doldurabilir, içindeki boşluğu sen istemezsen? Kim mutlu edebilir seni, sen hazır değilsen? Kim sever seni, sen kendini sevmezsen? Her şey sende başlar, sende biter." #Nietzsche#
Sayfa 164Kitabı okudu
Reklam
Bu dünyada sana kötülük yapmak isteyen insanlar çıkacak karşına, ama unutma ki iyilik yapmak isteyenler de çıkacak. Kimi insanın yüreği karanlık, kiminin ki aydınlıktır. Geceyle gündüz gibi! Dünyanın kötülerle dolu olduğunu düşünüp küsme, herkesin iyi olduğu nu düşünüp hayal kırıklığına uğrama!
Serenad
... ancak hikayesi anlatılan insanlar var oluyordu. #Max#Nadia
Sayfa 481 - Max NadiaKitabı okudu
"Size hiç beklemediğiniz bir şey getirdim, Anna Sergeyevna," dedi Arkadiy. "Kendinizi getirdiniz, bu, her şeyden daha iyi."
Sayfa 186Kitabı okudu
Yüreğinizin yalnızlığında barınamaz olunca da dudaklarınızda yaşarsınız;bir oyalanma ve eğlence olur ses.
Reklam
Kimsenin yemeğe davet etmediği açlık günleri geldi aklına. Asıl yemeğe o zaman ihtiyacı vardı, halsiz kalmış ve düpedüz açlık nedeniyle kilo kaybetmişti. Yaşadığı açmaz buydu. Asıl yemeğe ihtiyacı varken kimse onu davet etmemişti ama şimdi binlerce yemek satın alabilecek durumdayken ve tersine iştahı giderek azalırken sağdan soldan peş peşe yemek davetleri yağıyordu. Neden? . . . Martin değişmemişti.
Sayfa 440Kitabı okudu
Aşk
...aşk hiçbir zaman yolunu şaşırmaz.
Sayfa 315 - Martin EdenKitabı okudu
Gerçek Aşk
Bütün hayalim, başımı göğsüne yaslayıp ebediyete kadar uyumak...
Sayfa 313 - Martın ve RuthKitabı okudu
EĞİTİMLİ CEHALET
Martin'i en çok şaşırtan şey onların cehaleti olmuştu. Ne olmuştu onlara? Eğitimlerini ne yapmışlardı? Kendisinin okuduğu kitaplara onlar da ulaşabilirdi. Nasıl olur da kitaplardan bir şey öğrenmezlerdi?
Sayfa 294 - Martin EdenKitabı okudu
Sadece kendi dünyasıyla sınırlı dar görüşlünün, evrensele akıl hocalığı yapmaya çalışmasının kadim tragedyasıydı.
Sayfa 232 - Martin ~ RuthKitabı okudu
Reklam
"Sadece sevdim seni. O kadar çok sevdim ki bırak senin gibi capcanlı bir kadının kalbini, taşı bile eritmeye yeterdi aşkım."
Sayfa 207 - Martın EdenKitabı okudu
Martın ve Peynir Surat taş devrine, bükülerek yürünen ve ağaçlarda saklanılan zamanlara ait iki yabaniydi.
Sayfa 154 - martin ve peynir suratKitabı okudu
GÜZELLİK DEĞERLİDİR..
"Güzellik değerlidir, ama ben daha önce değerini hiç bilememişim. Güzelliği anlamsız bir şey, şiirden ve akıldan yoksun, sadece güzellik olarak kabul etmişim. Güzellik hakkında hiçbir şey bilmiyordum. Oysa şimdi biliyorum, daha doğrusu öğrenmeye çalışıyorum. " ... Martin Eden
Sayfa 139Kitabı okudu
Aşk, aklın üzerindeydi.
Sayfa 132 - #ruth #martin #aşkKitabı okudu
" 'En hızlı giden, yalnız gidendir,' " dedi Ruth. .... Martin'in aslında içinden geçen, seninle çok daha hızlı giderim, demekti.
Sayfa 103 - #ruth #martinKitabı okudu
Reklam
"Tanrı'nın çılgın aşığı bir buseye feda eder hayatını"
Karşısında yaşamaya değer bir şey vardı işte; kazanmak için savaşmaya, mücadele etmeye ve evet, uğruna ölmeye. Kitaplar haklıydı. Dünyada böyle kadınlar da vardı.
ÖLÜM MELEĞİNİ KUCAKLAMAK
Geçmişte yaşarken andan haz almamız ne mümkün? Geleceği düşlerken geçmişin acılarını taşımanın ne gereği var? Ne zaman anda yaşayacağız? İşte ölüm meleğinin bize öğrettiği şey budur.
Sayfa 110Kitabı okudu
Aradığımız özgürlük, kendi zihnimizi ve kendi bedenimizi kullanabilmek, yaşamımızı inanç sistemine göre değil, kendi isteğimize göre yaşayabilmektir.
"Ölüm artık kolaylıkla ve her an bulabilir beni ama ben yaşayabildiğim kadar yaşamalıyım. Ölümü solungaçlarımı açıp beklememeliyim. Günün birinde ölümle karşılaşacağımı bilsem bile, ki bir gün mutlaka karşılaşacağım, önemi yok. Önemli olan benim ölümümün veya yaşamımın başkalarının hayatını nasıl etkilediğidir. "
İdeallerinizi ileri, daha ileri taşımak üzere eğitin kendinizi;yolunuz öyle bir yerde bitecek ki sadece kendinizi değil, çevrenizdeki, toplumunuzdaki herkesi de memnun edeceksiniz.