Dağılan eski bir kitabın sayfalarını nasıl gelişigüzel bir araya getiremezsek, öyle alelade bir yapıştırıcıyla tutturamazsak , kendi içinde dağılmış bir insanı da öyle alelade dinleyip geçiştiremeyiz ..
Çok garip değil mi ama ? Yalnızlığın bir rahatsızlık belirtisi ya da tehlike sinyali anlamına gelmesi ne kadar sığ , hatta korkunç bir düşünce biçimi ...
Özlediğinde kalkıp gitmelisin yanına , mesajını değil gözlerindeki hasretini okumalısın , soluğunu işitmelisin yanında , yüzüne bakarak dinlemelisin derdini.Ancak emekle tutunur insanlar birbirlerine ..
Severim yürümeyi ...
Yürümek bir yere varmak değildir benim için . Bir yerden uzaklaşmaktır daha çok .. Ama kendinden , ama acından , ama geçinemediğin her şeyden adım adım uzaklaşmaktır ..