Değişim evrenin birinci ilkesidir. her şey değişir. Mevsimler de, yapraklar da, çiçekler de, kuşlar da, ahlak anlayışları da, insanlar da, binalar da. Diyalektik süreç bu...
Eğer Anglikan değil de Katolik olsaydım çoktan günah çıkarır ve böylece içimde saklayıp da kelimelere dökemediklerimi şimdiye kadar çoktan itiraf ederek rahatlardım.
Dünyanızın sadece sizin kendi yansımanız olduğunu idrak edin ve bu yansımaya kusur bulmaktan vazgeçin. Siz kendinizi değiştirmedikçe dünyayı değistiremezsiniz. Başkalarını değiştirmek ne gerekli, ne de mümkündür. Ama eğer siz kendinizi değiştirebilirseniz, bur başka değişikliğin gerekmediğini göreceksiniz.
~SRİ NİSARGADATTA MAHARAJ~
Dar anlamda mutluluk dediğimiz şey, iyice birikmiş gereksinmelerimizin daha çok ani bir tatmini olup doğası gereği yalnızca kısa dönemli bir görüngü olarak mümkündür.
Haz ilkesinin özlemini duyduğu durumlardan birinin sürekli hale gelmesi yalnızca gevşek bir hoşlanma duygusu verir. Yapımız icabı yalnızca karşıtlıklardan yoğun bir zevk alırız. Sürekli durumlardan aldığımız zevk ise pek azdır.*
*Hatta Goethe "Bir dizi güzel gün kadar çekilmez şey yoktur" uyarısında bulunur.