ANT
Ne güzel yürüyor zaman pek sık geceleyerek!
Söz dinlemez ve sorumsuz,
Serseri aşkın eliaçıklığıyla,
Azalıyor işte gün tutukluğu!
Sayfa 66Kitabı okudu
ANT
Ne güzel yürüyor zaman pek sık geceleyerek!
Söz dinlemez ve sorumsuz,
Serseri aşkın eli açıklığıyla,
Azalıyor işte gün tutukluğu!
Sayfa 92
Uzaylılara bir mesaj gönderdik, 1977'de uzaya gönderilen VOYAGER 1 aracı ile.
55 farklı dilde merhaba gibi pek çok şey.
+Peki anlayabilecekler mi ?
Eski Mısır Hiyerogliflerinin şifresini çözmek gibi, biraz zaman alacaktır. Ama zekilerse başarırlar. Hayvan sesleri, müzik, ağlayan bebekler ve traktör sesleri gibi farklı sesler de vardır. Hatta dönemin Amerikan Başkanı Jimmi Carter'ın yapmış olduğu bir konuşma bile yer almaktaydı.
"Bu bizim ufak, uzak dünyamızdan küçük bir hediye. Seslerimiz, bilimimiz, görüntülerimiz, müziğimiz, düşüncelerimiz ve duygularımızın bir hediyesi. Zamanımızdan, sizin zamanınıza kadar ulaşmasını umduğumuz bir hediye. Bir gün karşılaştığımız problemleri çözdüğümüzde, Galaktik Medeniyetler topluluğuna katılmayı umuyoruz. Bu kayıt kocaman ve harika bir evrende, umudumuzu, kararlılığımızı ve iyi niyetimizi temsil ediyor."
+Uzaylıların mesajı alıp bizi ziyaret edeceğini düşünüyor musun ?
Uzaylılar Dünya'ya gelirlerse, bu bizden çok daha ileri bir uygarlık oldukları anlamına gelir. O yüzden umarım biz sefil dünyalılara, bizim basit olduklarını düşündüğümüz türlere davrandığımızdan daha insaflı davranırlar. Eğer şanslıysak... Bize ev hayvanları gibi davranırlar.
Sayfa 116Kitabı okudu
Oğuz Atay (12 Ekim 1934-13 Aralık 1977)
"...Her geçen gün yeni suçlar öğreniyor insan,
okudukça, düşündükçe, yeni insanlar tanıdıkça
sadece günahlarının arttığını hissediyor…"
Lütuf
Temizler her gece bu çamur deryasında
Kendini yeniden vuracağı silahını ertesi gün.
Yeşil sürü çevrili kalın havayla
Küflü, leş adımlarıyla töresini canlandırır
tekrar tutabilmenin sarsak kıvancını
kazılmış kafaları şapkalar altında.
Koşul: Başkasını kendiyle karıştırmamak!
Ellerde, bu bir parçacık alan üzerinde
bir lütufmuş bu silah, babadan oğula bağırsak gölünde....
Sayfa 136 - Everest YayınlarıKitabı okudu