Bazen böyle oluyor. Öğle vakti, sıcakta herkes uykuya dalmışken tüm dünya berraklaşıyor. Tıpkı bir nehir gibi, anlıyor musun? Baktığında dibini görebiliyorsun.
Kör bir insan için gökkuşağının renkleri ve sağır bir insan için kuş sesleri nasıl boşunaysa, bütün bir yürekle algılanmayan zaman da öyle boşa gider, kaybolur. Ama ne yazık ki, düzgün çarpmasını bildiği halde kör ve sağır olan nice yürekler vardır.
Kadınlar olarak kendimizin ölü ve parçalanmış kısımlarını geri çağırmak, hayatın kendisinin ölü ve parçalanmış kısımlarını geri çağırmak bizim meditasyon pratiğimizdir. Ölmüş olandan yeniden bir şey yaratan, her zaman için iki taraflı bir arketiptir. Yaratıcı Anne her zaman Ölüm Anne'dir ve bunun tersi de geçerlidir. Bu ikili doğa ya da ikili görev nedeniyle bizi bekleyen en önemli iş, çevremizde ve içtiğimizde neyin yaşaması, ikisinin de zamanlamasını kavramak; ölmesi gerekenlere ölmesi için, yaşaması gerekenlere yaşamaları için izin vermektir.