Seni zannım bana ağyâr yüreklendirmiş
Eskiden böyle değildin ciğerim n'oldu sana.
* Yozgatlı Fennî *
(Sanırım seni başkaları bana karşı yüreklendirmiş;
sen eskiden böyle değildin ciğerim noldu sana.)
Aslında
Her ele karşı dikenleriyle korunan Gülün, dikenlerini kesip sonradan kendisini kanlı eller ile koparttıran
Bu sistem değil mi?
anitsayac.com
Koparılan Güllerimize Allah Rahmetini Hiçbir zaman Esirgemesin .
Kalan zorluklara göğüs gerip bekledi de, giden yaban elde sürünüp, hasret dağlarını aşıp gelmedi mi?
Evet, giden dikenli yollardan geri geldi ama kalan ne yaptı? En ufak engelde çoktan çekip gitti. Neye yarar.
Tamam, her zaman kalana zordur ama baştakine değil. Sonda ki kalana her zaman zordur.
Çünkü aslında giden daha çok beklemişti.
O, her gün her saat her saniye, aşk aleviyle yanan kalbini sakinleştireceği, o umut dolu kavuşmayı beklemişti. Kavuştuğunda ise ruhunu Azrail'e teslim edebileceği zamanı beklemişti.
* Vesselam *
Onun yüzünden;
İntihar etmemiş miydi? Sular, şelaleden.
O yüzden onu bana anlatma!
Sürekli ama sürekli, suların şelaleden intihar edişi aklıma geliyor. Bir an olsun gözümün önünden gitmiyor.
Yukarıdan masumca kendini bırakışı, bırakırken de parçalanışı ve ruhu gökyüzüne ilerlerken onu bu uçuruma getirene derinden haykırışı, bir an olsun gitmiyor.
Ne olur anlatma bir daha.
Tamam mı? dostum.
* Külhân *
Sizler hep;
İnsanın zor bela kaslarını oynatarak gülümseyen yüzüne takıldınız. Hiçbir zaman, içinde bir başına kalmış yüreğine bakmadınız.
Oysa İlk hediyesini çöpten almış bir insandan ne beklenirdi ki.
İşte bu yüzden sizler hep kaybettiniz.
Kaybettiniz...
***
. . .
Bu yüzden , geceler ve dumanıyla birlikte gelen o bafram hep yanımda olacak.
Gece , gündüzleri kovalayıp düşüncelerimle baş başa bırakan sırdaş.
Bafram , gecenin zifiri karanlığında benim için yanıp etrafı ışıldatan yoldaş.
Dumanı ise çektiğimde teselli eder gibi ciğerlerimi okşayan arkadaş kalacak .
. . .