Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Behice

“Hayatla her anlaşmaya varan, varamayanın kederini artırır, onun garipliğine bir ilmek daha atar. Dünyayı her makul bulan onu ayıplayanı yalnızlaştırır, tuhaflaştırır, şartlarını her kabul eden ve ona göre davranan, yaşamada şart olamayacağını düşünenin önermesini daha da bulunmaz yere saklar ve bunu arayanı da gitgide azaltır.”
Reklam
“İnsan zaten dertli değildir, derdin kendisidir. İnsan öyle büyük bir derttir ki bu büyüklükte bir şeyin kendine sığacağını aklına getirmez de bunu dünyanın, hayatın derdi sanar.”
“Kaldığım yerden devam güçtü. Kaldığım yer ile gittiğim yer o kadar farklıydı ki.”

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
“Genç, hayattan utanandır, burada bu hâlde olmaktan utanan. İhtiyarsa yaşamış olduğu için artık ölümden utanan.”
“Gençliğimde önümdeki hayatı en büyük derdim olarak görürdüm. Önümde bir hayatın uzanması ve henüz genç olmam benim tek derdimdi.”
Reklam
“‘Ayakkabı çivisi gibi kendine batan,’ olur ki, dünya kendine değil başkasına batanı, kendine değil başkasına yıkılanı, kendini değil başkasını suçlayanı sevdiği, istediği ve kabul ettiğinden onu hemen defoluların arasına ayırıverir.”
“O anda Bastian büyük bir şey keşfetti: İnsan, dileğinin yerine gelmeyeceğini bildiği sürece -belki de yıllar boyu- bir şey dileyebiliyordu. Ama dilediği düşün gerçekleşme olasılığı ansızın karşısında durunca, o zaman bir tek şey diliyordu: Onu hiç dilememiş olmayı.”
“‘Acaba,’ dedi kendi kendine, ‘bir kitap kapalıyken içinde neler oluyor? Doğal olarak yalnızca kâğıdın üstüne basılmış harfler var içinde ama buna karşın, bir şey oluyordur mutlaka çünkü ben kitabı açınca ortaya birden koskoca bir öykü çıkıyor.’”
“Ama belki de acı olan, ancak kendimizi farklı göstererek ve karşımızdakini hor görerek ya da onu nefret nesnesi (yabancı ya da düşman) hâline getirerek birleşebilmemiz gerçeğidir. Sanki dışarıya karşı bir çeşit ‘kötülük’ gerekliymiş gibi görünür. O zaman bu ‘kötülük’ ortaklık demektir.”
“(…) Rousseau, güçlü sözler söyler: ‘İnsanlardan en ince davranışları bekleyen en zarif toplum, aynı zamanda en acımasız kalpler ve en büyük ikiyüzlülüğün mevcut olduğu toplumdur.’”
Reklam
“En büyük felaketleri, iyilik olarak göstermek tam da kötünün ‘felsefesinin’ amacıdır. Sorunun kaynağı budur. Kötü insan yaptıklarına nasıl bir gerekçe bulabilir? Kötülüğü seçmek gerçekten mümkün mü? ‘Kötü’ kişi kendini haklı şekilde savunabilir mi? Bahsettiğimiz kötünün ‘felsefesi’, sahtekârlıktan başka bir şey olabilir mi? Cevap açıktır: Kötü kişinin ‘kötü’ olmak için doğru nedeni olamaz. Zaten bize göre özelliği nedir? Tam olarak bunu hak etmeyen insanları acı çekmeye mahkûm etmesidir.”
“Kötü olan sadece acı çektirmeye yatkın değildir, buna alışmış ve bunu kendisine hak görmektedir.”
“Belki böyle insanların kötülüğün de çok ötesinde olduğu söylenebilir. Onlar zalim canavarlar, katil sapıklardır; böyle insanların var olabilmesine şaşırırız. Kalplerinde, ruhlarında, hayat hikâyelerinde, kötülüğün sırrı dediğimiz kaynaklar ararız. Oysa kötülük bu insanların yaptığı şeyse ve kötülük kötü bir şey yapma eğilimiyse, o zaman diyebiliriz ki bütün kötüler, olağanüstü kötü olanlardır.”
“Heyecan ve mutlulukla çalışınca en çetrefilli işler bile göz açıp kapayıncaya kadar bitebilirdi.”
“Benzer şekilde Alpha Centauri’den gelen bir ziyaretçiye bütün savaşları, kıtlıkları, soykırım ve katliamlarıyla insanlık tarihinin bir kaydını sunsak, bunun ölçüyü kaçırmış gerçeküstü bir metin olduğunu zannedebilirdi. Tarihimizde inanması güç çok şey var. Nobel Barış Ödülü’nü Kamboçya’yı bombalayan bir politikacıya vermek bunlardan yalnızca biri.”
203 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.