Bazı kitapları okuyunca zihnimde o kitabın tadını çıkarmayı seviyor arkasından başka bir kitaba hemen geçmiyorum . Ivan Aleksandrovic Gonçarov'un ( Oblomov) kitabı da böyle eserlerden . Okuduktan sonra bile tadı zihninizde dolaşıyor . Beyninizde analizini , kurgusunu yapıyorsunuz .
Kitabını konusuna takılmadım Zengin , üşengeç bir adamın hayatindan tembelliğinden ziyade yaşadıkları , insan tasvirleri , betimlemelerini sevdim . Bir kadinin duyguları bir erkeğin gözlerinden nasıl bu kadar güzel anlatılır şaşırdım kaldım . Sanıyorum kadınlar kendi duygularini ve olaylar karşısında verdikleri tepkileri anlatsalar Ivan Aleksandrovic Goncarov'un ( Oblomov) kitabında ki kadar güzel anlatamazlar dı . Kitabı okuyanlar Olga karakterini okuyunca ne demek istediğimi anlayacaklardır .
Ivan Aleksandrovic Goncarov'un ( Oblomov ) karakterini tıp ( psikoloji ) literatürünü de sokmuş bu Romanı ile . Miskin , sürekli hayalleri ve planları olan ama hiç bir zaman bunu gerçekleştirmeye bir adam İlya İlyic Oblomov .
Kitabın girişi oldukça iyi Oblomov ve hizmetçisi Zahar'ın tartismaları diyaloğu bir tiyatro konuşması tadında. Zahar'ın efendisini eleştirirken konuşması . Kitapta bütün karakterler sağlam yalnız Baron ve Taranteyev'e biraz daha ağırlık verilebilir miydi ?? Yada Eser bu kadar güzel olunca Olga'nin etrafında dolaşan Baron'u biraz daha tanıyabilir miydik ?? Demeden edemedim . Aşk bazen anlatılamaz Agafya Matveyevna , İlya İlyic Oblomov'a duyduğu hislerde olduğu gibi .
İyi ki Dünya klasikleri ve Rus edebiyatı var en azından güzel eserler okumanın tadını alıyoruz