Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Bluecarpet

Er geç birtakım adamlar türeyecek; eşsiz, olağanüstü ve tek başına olan bireyin yüceliğine inançları yüzünden kendilerini her türlü denetimden muaf ilan edecekler. Özgünlükleri sayesinde, kabul edilmiş standartlara meydan okuyacaklar. Bu tür adamlar, Roma’ya da, bundan sonra gelecek diğer Roma’lara da dert olacak.
Sayfa 59 - Ayrıntı YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Bir insan, birçok şey olabilir. Belki de her şey olabilir.
Sayfa 59 - Ayrıntı YayınlarıKitabı okudu
“İnsanoğlu bitkilerden ve hayvanlardan uzaklaşıyor” dedi. “Yavaş yavaş onlarla olan bağını koparıyor. Günün birinde tekrar ilişki kurmak zorunda kalacak. Eğer evren yaşayacaksa, insanoğlu buna mecbur olacak. Ama şimdilik, belki yeni yoluna koyulsa gerçekten de daha iyi olur.”
Sayfa 58 - Ayrıntı YayınlarıKitabı okudu

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
İltifatı bile gemlemek gereken bir yerde, şikayete hiç dayanılamazdı.
Sayfa 54 - Ayrıntı YayınlarıKitabı okudu
Geleceğin nelere gebe olduğunu düşünüyordu. İlerleyen bir hayat. Değeri bilinecek bir şey.
Sayfa 52 - Ayrıntı YayınlarıKitabı okudu
Reklam
Düşten biraz fazla, mırıldanmadan daha az bir şey.
Sayfa 90 - Sel YayınlarıKitabı okudu
Ayrıca şunu söylemek isterim, insan bir kez ölür ve bunun unutulmaz bir an olması gerekir.
Sayfa 22 - Sel YayınlarıKitabı okudu
Tüm ihtimalleri ölçüp biçtikten sonra mecburiyeti teslim etmek arifliktir.
Sayfa 265 - Metis Yayınları
Yine de en mahir örümcekler bile zayıf bir ip bırakır.
Sayfa 258 - Metis Yayınları
Mahiyetini anlamak için bir şeyi kıran kişi de ariflik yolundan sapmış demektir.
Sayfa 256 - Metis Yayınları
Reklam
Ahmet Kerim, bu mücadelenin ne kadar umutsuzca ve menfaat gözetmeden yapıldığını pek iyi biliyordu. Kendi safında olanların günün birinde iktidar mevkiine geçebileceklerine hiç inanamıyordu. İnsana ikbal, saadet ve servet sağlayan kuvvetlerin hepsi de öbür tarafta idi. Ve hep öbür tarafta kalacaktı. Çünkü İttihat ve Terakki, bütün o kaba ve vahşî sertliğine karşı memlekette tek kudreti temsil ediyordu. Muhalefeti ise olumsuz ve inkârcı anlayışların hastalıklı bir görünüşünden ibaretti. Ahmet Kerim, her dakika bu acı gerçekle yanyana yaşıyor ve İttihat ve Terakki ile, hiçbir ümide kapılmaksızın, hattâ bir uzak zafere bile ihtimal vermeyerek feragat içinde çarpılıyordu.
Sayfa 13 - İletişim Yayınları
Her yazım kuvvetle inandığım, kuvvetle hak bildiğim bir fikrin ifadesidir.
Sayfa 13 - İletişim Yayınları
Ahmet Kerim kendi kendine: “Günlük bir gazete yazarıyla bir kaldırım fahişesi arasındaki benzerlikler yalnız bundan ibaret değil” dedi. “Bunun da, onun da biricik sermayesi halkın budalalığıdır. Amme efkârı bunların birinde hakikat ihtiyacını, ötekinde aşk ihtiyacını tatmin ettiğine inanır. Halbuki fahişenin verdiği aşk ne derece samimi ise gazetecinin söylediği hakikat de o derece doğrudur.”
Sayfa 13 - İletişim Yayınları
Gülümseyerek uyudular. İşte şeytan denen varlık, horozlara sabahın beşinde ötmeyi, uyuyan çiftlerin yüzündeki gülümseme ifadesini silebilmek için öğretmiştir.
Sayfa 48 - Ayrıntı YayınlarıKitabı okudu
Haritasız ve rehbersiz yolculuk yapan gezginler için her beklenmedik plan değişimi bir sevinç dalgası getirir. Bu sevinç parayla satın alınabilecek bir orospu olmadığı gibi, kur yaparak elde edilebilecek komşu kızına da benzemez.
Sayfa 46 - Ayrıntı YayınlarıKitabı okudu
222 öğeden 16 ile 30 arasındakiler gösteriliyor.