"Vazgeçmek, yenilmektir; dayanmayı bilemeyenler, inatla yürüyemeyenler, kararlı olmayanlar hiçbir zaman kazanamazlar."
Sayfa 45Kitabı okudu
" Peki ya gelmeyince ne oldu, onu mu merak ediyorsunuz? Sorunuzun cevabı içinde.
Gelmemenin bir vakti yoktur. İnsan coşkuyla beklerken ne kadar zaman geçerse, o büyük günün yaklaştığına o kadar inanır. Bir yıl mı geçmiş? Ne yapalım, dersiniz hazırlanması en az bir yıl sürerdi zaten... İki yıl mı geçmiş? Gelmesinin eli kulağındadır..."
Sayfa 166Kitabı okudu
" Hayat seni istediği kadar ürkütsün, canını yaksın, en yakınların çirkin maskeler taksınlar... Hayat bu, de kendi kendine, ikinci kez çağrılmayacağım bir oyun, bir zevkler ve acılar oyunu, bir inançlar ve aldatmalar oyunu, bir maskeler oyunu, bir aktör ve bir gözlemci olarak sonuna kadar oyna, gözlemcilik daha iyidir, ne zaman istersen bırakabilirsin."
Sayfa 151Kitabı okudu
Okur Takip Önerileri
"Tünelin ucunda ışık görmesek de bir ışığın var olduğuna, er ya da geç görüneceğine inatla inanmamız gerekir. "
Sayfa 150Kitabı okudu
"Tam olarak bilemediğim birtakım güzel şeyler gelecekti başıma sanki... Bugün, yarın, önümüzdeki hafta, gelecek ay olmasa bile, günlerden bir gün"
"İnsan yaradılışı kusurludur. En parlak yıldızların bile üzerinde lekeler vardır. Miss Scatcherd'inki gibi gözler yıldızların parlaklığını görmezler de ancak bu ufak tefek lekeleri seçerler."
Sayfa 97Kitabı okudu
"Üşüyorsun, hastasın, aptalsın!"
"Kanıtla!"
"Birkaç sözcük yeter buna: Üşüyorsun; çünkü yalnızsın, içinde gömülü duran ateşi hiçbir insanın yakınlığı alevlendirmiyor. Hastasın; çünkü duyguların en güzeli, insanoğluna bağışlanan en tatlı, en yüce duygu senden uzak duruyor. Aptalsın; çünkü onca acı çekerken gene de mutluluğu yanına çağırmaktan kaçınıyorsun; onun seni beklediği yere doğru bir adım atmaya bile yanaşmıyorsun."
Sayfa 277Kitabı okudu
"Güzellikler çabuk biter. Galiba bu dünyada kabullenmekte zorluk çektiğim en yalın ve sert gerçeklik bu; Güzellikler çabuk biter."
Sayfa 167Kitabı okudu
"Ölüler gerçeği ilk anda anlayamazlar, bilinç kaybı algıyı yavaşlatır. Ne demek isteğimi daha açık söyleyeyim o zaman; sizin çizdiğiniz sınırlar içinde bir hayalim yok. Bilakis yücelttiğiniz dünyaya ne kadar uzak durabilirsem o kadar iyi diye düşünüyorum. Buradaki insanları çağırdığınız yerde merhamet yok, sevgi yok, bilgelik yok. İşte bu yüzden hayallerimi anlatmamın da bir yararı yok, anlayabileceğinizi düşünmüyorum."
Sayfa 144Kitabı okudu
"Ben koşulları değil, sizin tavrınızı tartışıyorum. Sefalet içinde yaşamanızı önermiyorum, zenginlik içinde yaşarken sefaleti yüceltmenizi, sosyal farkındalık projelerinden bir iyilik maskesi yaratmanızı, bu iyiliğin gölgesinde aslında yeni olur kitlesi oluşturma çabanızı eleştiriyorum. "
Sayfa 93Kitabı okudu
"Bunlara rağmen kadın olmak başlı başına ihtilaldi. Her gün bir zihni fethedip varlığını olduğun gibi kabul ettirmekle geçen gündelik ama sonsuza kadar süren bir ihtilal. Her gün yeniden başlayan, hiç bitmeyen bir direniş. İnsan yerine konulmanın savaşı!
Herşeye rağmen kadın kalabilmekse büyük zaferdi! Çünkü dünyanın en çok kadınlara ihtiyacı varken, sadece üç beş abazan aç bırakılmış cinselliklerine mazeret arıyor diye, objeleştirilen kadının tüm varlığını hayattan çekip saklanması hayata ihanet değil miydi?
Kadının görev almadığı bir toplum köleliğe hizmetteydi."
Sayfa 256Kitabı okudu
"Neyin merakına takıldıysa zihnimiz onun dünyasında var oluyordu gerçekliğimiz. Sorgulamak insanlaşmanın, insanlaşmak uyanmanın şartıydı ve sorgulayan biri, bir gün mutlaka ayağa kalkardı. İnsanlık bir gün mutlaka ayağa kalkacaktı!.."
Sayfa 175Kitabı okudu
" Devrimi istemezsin, hor görürsün ama sen Müslüman değil misin? En büyük devrimdir İslam! Bir zamanlar insanlar köle pazarında alınıp satılıyorlardı, köleliğin kaldırılması da bir devrimdir! Dış güçlerin kurduğu sömürgecilik sistemine karşı savaşmak da bir devrimdir!
...
Devrim yenilenmedir, süregelen yanlışlıkları düzeltme çabasıdır. Bir adım daha insan olma umududur."
Sayfa 64Kitabı okudu
" En güçlü önyargımız olan şeyin bizi o şelaleye iten en güçlü kuvvete dönüştüğünü bilmiyordu...
Kendi şelalesinden atlamamış birinin aslında hiç yaşamamış olacağını bilmiyordu...
İnsan, zihninin şelalesinden kaçabilir miydi?"
Sayfa 51Kitabı okudu
"Ve gerçek Müslüman her şeyden önce bir düşünürdür, bir lokomotifin nasıl motoru varsa ve o motor sayesinde kendi kendine gidebiliyorsa, gerçek Müslümanın da kendi fikri olmalı, düşünmeli. Gerçek Müslüman aklını kullanı. Bilgi toplamadan nasıl aklını kullanacaksın! Gerekli ve doğru bilgi olmadan sonuca varmaya çalışırsan elinde eksik rakamlarla toplama yapmaya çalışmış olursun ve sonuçların daima hatalı çıkar."
Sayfa 40Kitabı okudu