''Tarih, muayyen bir nisbette tekerrür olsa bile, bu tekerrür, gittikçe zayıflayan ve kaybolan bir hayalden ibarettir. Tıpkı, Antonius ve Kleopatra’nın yaşadıkları her günden sonra, onlar için elim bir tarih olan aşklarının müphemleşen, göz yaşları arasında her gün biraz daha buğulanan hayali gibi…''