Bazı şeyler tek bir andır; bazen bir filmi tek bir sahnesi için izleriz bazen de bir kitabı tek bir cümlesi için okuyabiliriz. işte bu da o kitaplardan biri bence. Kısa ama etkileyici, çerezlik okunabilir.
Bir Kuzey MacerasıJack London · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 202119,5bin okunma
“… tarihin tarihin nasıl yazıldığını gören bu taçsız kahramanlara, hayatım müstesna ve heyecan verici olaylarını gündelik yaşamın rutini içindeki sıradan, küçük ve önemsiz şeyler olarak gören adamlara dalıp gitmişti.”
“…böyle anlarda, yaşamla dramatik toplum kuralları arasındaki büyük açıklıktan ürkmüştü hep. Yaşamda eğer istemezseniz, açıklamak zorunda değildiniz. Sizi dinleyenler olmadığı için değil; dinleyenler vardı ve genellikle gerçeklere susamış olan dinleyicilerdi bunlar. Mesele sadece, onların hiçbir hakkının olmamasıydı; yaşamınıza girerken gişeye hiç para ödememişlerdi.”
“Algılarında başgösteren böylesi bir değişmeyi ne açıklayabilirdi? Beyninizi düşünüyordunuz ve düşündüğünüzde de, kullandığınız - içine bir şeyler koyduğunuz ve yanıtlar aldığınız - bir şey olarak düşünüyordunuz. Şimdi birdenbire, sanki o sizi kullanıyormuş gibi hissediyordunuz kendinizi: Orada kendine ait bir yaşamla oturuyor ve her şeyin tatlı tatlı gittiğini düşündüğünüz bir noktada dümeni şöyle bir kırıveriyordu. Ya beyniniz sizin düşmanınız olursa, ne olurdu?”
“Ve kendisine dair bütün bunlar kabullenildiği halde cezalandırılan kişinin yine kendisi olması özellikle haksız görünüyordu. Ateşi başkaları tekmeliyor, ama yanan o oluyordu.“
“Niçin kıskançlık vardı - sadece onun için değil, çoğu insan için? Niçin başlıyordu kıskançlık? Bir bakıma aşkla bağlantılıydı, ama bu sayılara vurulabilir ya da anlaşılabilir değildi. Niye kafasının içinde birdenbire bir savaş açağındaki uyar sistemi gibi ötmeye başlayıvermişti: Acil eylem için şimdi altı buçuk saniye. …
Peki, kıskançlık niçin onu seçmişti? Rastlantısal bir kimya mı vardı bu işte? Her şey doğuştan mı veriliyordu?
…
İki. Belli bir nedenle kıskançlığın olması gerektiği kabul edilse bile, bu kıskançlık ne diye kendini geçmişe yönelik olarak hissettirsindi ki? Niçin geriye doğru işleyen tek büyük duyguydu kıskançlık? Ötekiler böyle degildi.
…
Kıskançlık dalgalar halinde geliyordu, sizi altüst eden ani, yakın patlamalardı bunlar; kaynağı önemsiz, tedavisi meçhuldü. Geçmiş insanı duygusal olarak niye çıldırsındı ki?”
“… dünyada öyle dost seçmeliyim ki, mezara benimle gelsin, bana orada arkadaşlık etsin. Aradım, taradım, Allah Teala’ya yapılan ibadetlerden başka, böyle sadık bir sevgili bulunmadığını gördüm. Dost olarak onları seçtim ve onlara sarıldım.”
Efendimizin şu hadisi şerifini de dinle, bak ne buyuruyor: “hesaba çekilmeden evvel kendinizi hesaba çekin, amelleriniz tartılmadan siz onları tartın.”