Tutkunun kızıl çiçekleri bile,unutuluşun gelincik çiçekleriyle aynı tarlada yetişir sanki.Onların hatırasının üzerimizde yarattığı ağırlığı reddeder,onlara karşı merhemler yaratırız içimizde. Ama küçük şeyler,önemsiz şeyler,bizimle kalırlar.Beyin en narin,en geçici izlenimleri ufak,fildişi bir hücrede saklar.