Gerçek şu ki,yıllar boyunca dökülen gözyaşına karşın,hâlâ pek dersimizi almışa benzemiyoruz.Kendi ayaklarınızla içine düştüğünüz tuzağı suçlamak,ağzınıza attığınız kızarmış patatese fazla sıcak olduğu için kızmak gibi bir şey.
Bu insanlar -belki benim dışımdaki tüm insanlar-böyleydi işte;bir şey onların başına geldiğinde özel,anlamlı ve anlatılmaya değer bir hale bürünüyordu.Bense başıma gelen ilginç şeyleri bile anlatırken sıradanlaştırmakta ustaydım.
İnsan olabilmek bambaşka bir olgu.Şans,cesaret,istek gerektiren bir olgu,özellikle dünyada başka hiç kimse yokmuş gibi yalnız kalabilme cesaretini gerektiren bir olgu...