Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Enver Paşa

Enver Paşa
@Enver_Pasa
Enver Paşa-Mustafa Kemal İlişkisine Dair
"Mustafa Kemal, Talat, Enver; bu üçüne uzanan dilleri kudretim olsa kökünden keserdim."
Sayfa 202 - TimaşKitabı okudu
Reklam
Talat Paşa'nın fikri ise başkaydı. Paşa "Bizim siyasî ömrümüz sona ermiştir. İster haklı, ister haksız yere olsun bir kerre üzerimize milletin kin ve gazap yüzü döndü. Bizim yürüyeceğimiz en kısa ve en münasip yol, Avrupa'ya giden yoldur. Bir köşeye çekilip oturmalıyız ve herhangi birimiz herhangi bir sebeple olursa olsun en ufak bir kıpırdanma bile yapmamalı ve hiçbir şeye tamah etmemeliyiz. Bu halde zamanın getireceği hadiseleri gözlemeliyiz. Gün geçer de şayet bir fırsat zuhur ederse, o fırsattan faydalanmak tabiîdir. Ancak bugünkü halimizle ve bugünkü diye şartları içinde bize düşen, her türlü tiranlıktan ve her çeşit senlik ve benlikten uzakta bir köşeye çekilip sinmekten ibarettir. Gerçi biz vicdanlarımıza karşı mahkûm değiliz. Çünki biz milletimizi kurtarmak ve yurdumuzu yükseltmek istedik fakat talih bize yâr olmadı. Böyle olunca, artık vazifelerimizi başkalarına terketmemiz gerekir" diyordu. Enver Paşa dışındaki diğer yolcuların tamamı Talat Paşa'nın fikrine iştirak ettiler ama Enver mücadeleye devamda ısrarlı idi...
Moskova'da kaldığı misafirhanede daha büyük boyda resim kâğıtları bulundurmakta, misafirhanedekilerin, hattâ hizmetkârların resimlerini yapmakta, beğenilmemesi halinde hiddetlenmektedir!

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
Tuhaf olan taraf, mektuplarının tarihî birer malzeme olduğunun farkında bulunması ama satırlarının arasında hanımına hitaben gayet mahrem ifadeleri de rahatça kullanabilmesidir.
Enver Paşa'nın Mektupları
Zaten, henüz yirmi yaşlarını başında olan Naciye'ye sevgi ve hasret sözlerinden hemen sonra onu hiç alakadar etmeyecek uzun, teknik ayrıntılarla dolu askerî ve siyasî malûmat vermesinin, hattâ çatışma bölgelerinin krokilerine kadar çizip göndermesinin sebebi, yaptıklarını bizzat kayıt altına alma çabasıdır
Reklam
Şeyhlerin ceza usulleri için garip hikayeler işittim. Mesela bikrini (kızlık) arzusuyla yok ettiren kadınla erkeği kendi babalarına, yahut kardeşlerine idam ettirmek adetmiş. Katiller ya diyet veriyor, yahut öldürülüyor. Diyet kırk adi deve, bir beyaz dişi hecin, evlenebilir bir kızdan ibarettir. Bu kız, ölen adamın en yakın erkek akrabasının çadırına götürülür ve bir erkek çocuğu doğuruncaya kadar bu yabancı adama cariyelik eder. Doğurduğu çocuk sağ koltuğuna bir kılıç sıkıştırdığı vakit sağ elinde testi tutabilecek yaşa gelir gelmez katilin zavallı kızı, Şeyhler Meclisinin huzuruna çıkar ve efendisine: — Bu çocuk kimindir ? der. Eğer adam: — Yemin ederim ki, benimdir! Cevabını verirse, çocuğu babasına bırakıp kendisi erkekle ilgisini keser ve familyasının yanına döner.
Sayfa 122 - Pozitif YayıneviKitabı okudu
Selam
Ey ekmeği alınanlar! Selâm sizlere! Ey rütbesi çalınanlar! Selâm sizlere! Kardeş yahut arkadaştır diye evleri, Ocakları dağıtılan ülkü devleri Selâm size! Üstünüzde bütün bakışlar, Bir gün olur, tarih sizi elbet alkışlar!
Sayfa 39 - Ötüken NeşriyatKitabı okudu
Ah, insan böyle gafil olmasa da daima herkese iyilik etse ne kadar kazanacak!
Sayfa 5 - İş Bankası Kültür YayınlarıKitabı okudu
kim kaldı ittihat ve terakki'den o jöntürkler ki - 'hariçten evrak-ı muzırra celbederlerdi' - o fedailer ki barut öksürürler sakal tıraşları mavi kırmızı bıyıkları biber
İttihatçılar
Ancak, Mustafa Kemal'in daha Manastır İdadisinden başlayarak, Harbiye ve Kurmay okullarındaki aktif, atılgan, hatta gizli siyasi teşkilat kurmaya, gizli yayınlar yapmaya kadar varan ve sonunda onu tevkiflere, mahkumiyetlere, sürgünlere sürükleyen mücadeleci karakterine karşılık, Mustafa İsmet'in mektep hayatı sakin ve mazbut bir çalışkanlık içinde geçmiştir. Ama kurmay okulunu saran havanın büsbütün dışında değildir. Namık Kemal edebiyatı ona da erişmiştir ve Kurmay okulunu bitirdikten sonra gönderildiği Edirne'de onu, siyasi hayatının başlangıcı bekler. Hem de gizli bir ihtilal cemiyetinin üyesi olarak...
Sayfa 40 - Remzi KitabeviKitabı yarım bıraktı