Adalet konusu etrafında yazılmış inanılmaz bir cinayet romanı okudum.Yazarın dili ve kitabın olay örgüsü o kadar akıcı ki okurken hiç sıkılmıyorsunuz.Kitabın son bölümünde yazılan bie mektup ile katilin kim olduğunu öğreniyorsunuz. Muhakkak okuyunuz.
On KişiydilerAgatha Christie · Altın Kitaplar · 202132,2bin okunma
Gerek sosyal medyadan gerek arkadaşlarımdan aldığım sayısız tavsiyelerden sonra okumaya karar verdim ve iyiki de okumuşum. Kitap başlangıçta mutlu bir aile tablosu şeklinde başlıyor ama sonra savaş çıkınca ailenin erkeklerinin de savaşa gitmesiyle o mutlu aile tablosu dramatik bir şekilde dağılıyor.Kitapta aslında savaş terimlerini çok görmüyorsunuz ama o savaşın yıkıcı etkisini hissediyorsunuz. Genelde 2 kadın karakter olan Tolgonay ve Aliman karakterleri çevresinde geçiyor kitap. Ailedeki bütün erkek üyelerin yitirilmesiyle köyde yaşayan bu kadınlar aslında o yüreklerindeki hayal kırıklığı ile askerdekilere göndermek için buğday hasatı yapıyorlar. Savaşın sadece insan hayatını bitirmekle kalmayıp geride kalanların da umutlarını ve psikolojilerini bitirdiğini görüyorsunuz. Muhakkak bu kitabı okumanızı öneriyorum. Kitapla kalınız.
Toprak AnaCengiz Aytmatov · Ötüken Neşriyat · 202261,3bin okunma
Kitabı çok sevdiğim yazar olan Agatha Christie'nin ismini görerek aldım. Aslında onunla alakalı bir hikaye bekliyordum ama beni ufak tefek 15 ayrı hikaye karşıladı.Hikayeler bana daha önce izlediğim Kanıt dizisini çağrıştırdı.
Hikayeleri katil kim diye sorgulayarak okudum ve elimden düşüremedim. Hikayelerde yazarında diğer bazı kitaplarında kullandığı Komiser Nevzat ve yardımcını görüyorsunuz.Yazarın bu tarzdaki bir kitabı olan Şeytan Ayrıntıda Gizlidir kitabını da kesinlikle öneriyorum.
Sürekli bir huzursuzluk hissetmiş, her zaman ötelerden bir yerden bir şeyin çağrısını duymuş ve yaşamı boyunca dolanıp durarak kitaplara, sanata ve aşka ulaşana kadar bu çağrının peşine düşmüştü.
Kitap farklı farklı hikayelerin ortak noktalarının birbirine bağlantılı olarak ilerliyor.Bu ortak noktaları genelde karakterlerin bu farklı hikayelerde görünmesiyle oluyor. Fantastik, tarih ve yer yer mizah öğelerini de kitapta bulabiliyorsunuz ki bu kitabı elinizden düşüremeyeceğiniz bir esere dönüştürüyor.Kitap, Uzun Ihsan efendinin dünyayı gezmek isteyip de gezemediğinden dolayı bir atlas yazmasıyla başlıyor. Düşlerinde belli başlı karakterleri belirleyip dünyayı gezmesini görüyorsunuz. Bu karakterlerden biri de Bünyamin karakteri. Bünyamin karakteri yazarin da kitabın sonunda belirttiği gibi sağ el anlamına gelen" ben jemin". Bünyamin , Uzun Ihsan efendinin bir nevi hikayeler içinde yansıması ve bu sayede Uzun Ihsan efendi dünyada dilediği gibi gezebiliyor.Kitapta aynı zamanda bilginin ne kadar önemli olduğunu Ebrehe karakterinden görüyoruz. Ebrehe karakterinin de yazarın bilme isteğinden dolayı ortaya çıkan bir karakter olduğunu düşünüyorum.Yazarın dediği gibi Dünya aslında bir düştür ve bu düş inandığın değerler uğruna elinden geleni yapacağın kendi içine kapanıp sadece düşünce ile hayallerini gerçekleştirdiğin öteki bir dünya aslında.Içimizde kalan gerçekleştirmek istediğimiz hayallerimizi bu sayede gercege dönüştürebileceğimizi bilmeliyiz bilmiyorsak eğer bu kitabı okumalıyız.