Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Esra Yıldırım

Esra Yıldırım
@Esra_19
Reklam
-Sustur şunları hadi. Zira güçlü değilsek, uslu olmamız gerekir.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
-Al şunu! Alı vericem ayağımın altına ha! Hay Tanrının cezası velet! Hiçbir şeyi eksik değil, süt emip yatıyor, ama herkesten fazla sesi çıkıyor!
Sayfa 27
'Bilge olabilecek kapasitede olan ama bilge olmayan bir adamın ölümü, işte buna trajedi derim.'
Sayfa 108Kitabı okudu
Reklam
Dünyadaki cehenneme öyle alışkınlar ki cehennemden korkmuyorlar.
Geçmiş yıllar,aylar içinde eğleşmeden bugünden ve yarından bahsetmek istiyorum. Çünkü, hal geçmişin toplamı, geleceğin tohumudur.
Öldüğünde birisi sana "En son ne yapıyordun?" dese "Uyuyordum!" demek seni utandırır mıydı?
Sayfa 111Kitabı okudu
"Bir yerde bir kuyunun saklı oluşudur çöle güzellik veren," dedi Küçük Prens.
"Eğer bir generale bir martı olmasını buyurursam, sözü edilen general de dediğimi yapmazsa, suç onun değil benimdir."
Reklam
"Bilindiği gibi dünyada hiçbir şey insan ruhu üzerinde hiçlik kadar ağır bir baskı uygulayamaz."
Zenginler, fakirlerin kötü talihlerinden yüksek sesle şikayet etmelerini hiç sevmezler. Bu onlara arsız, rahatsız edici bir iş görünür. Fakirlik elbette ki rahatsız edicidir. Yoksa fakir fukaranın aç karnına inlemeleri onların uykularını mı kaçırıyor dersiniz?
Sayfa 152Kitabı okudu
"Bilir misiniz anacığım; insan, bazen, yaşıyor da burnunun dibinde bütün hayatının bir kitapta resmedildiğinin farkında olmuyor."
Nihayet, ben " Allah bir, devlet bir, vatan bir, bayrak bir" şiarını yücelten siyasi ve fikri bir hareketi yürüttüm.
“Bunalıyoruz çocuk, bunalıyoruz Biçim veremediğimiz şeylerin , biçimini alıyoruz” 
O zaman anlamış bütün gerçeği;ne yürüyormuş, ne duruyor. Yürüyorum dediği, durmanın ta kendisiymiş. Düş gibi bir şey yani... Koşarsın koşarsın da varamazsın hani; içindeki umut, varamadığın kadar büyür. Sen bakarsın ışıltıyla. İleriye uzanırsın (uzanmak istiyorsun yalnızca), uzandıkça da kolların uzar babam uzar... Gene de boşluğu avuçlarsın hep, düşünü düş yapan boşluğu...
Reklam
İlk "canım" demek istediğinde ar etmiş dedem, "Hanım" dese "malım" demiş gibi olur diye korkmuş, "Vesile" dese çok resmi,soğuk. Ama kendinden tarafa bakmasını istiyormuş,onu görmesini,onun içini,yüreğini,sevdasını fark etmesini istiyormuş; anlatacak,dökülecek,gerekirse ağlayacakmış. "Baksana" dese olmaz, "Bak hele..." demiş, devamını getirebilecekmiş gibi. Bakele dönüp bakmış. Dedem bütün söyleyeceklerini unutmuş,öylece kalmış. Beklemiş beklemiş Bakele, gülümsemiş, dedemin elini tutmuş, bakmış ki dedem yutkunup duruyor, "Anladım İbrahim..." demiş. "Anladım...Sen bana Bakele de bundan sonra,ben anlarım senin ne demek istediğini." Aşk,aşık olduğunda yekvücut olmakmış. Öyle dedi dedem.
Sayfa 12
"Burada olduğumu nasıl anladın? " "Kitaplıktan dönüyordum, yolda kamyon izleri gördüm. .." "Öyle mi?" Bunlar bana 'seviyorum' sözünden daha fazla şeyler fısıldıyordu. Demek kamyonun izlerine kadar tanıyordu..