Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Havva ARSLAN

248 syf.
10/10 puan verdi
Bu kitabı yıllar önce okumama rağmen tekrar okumaya başladım ve her satırında okurken ağladım, ağlarken göz yaşları içinde kitabı okumayı bitirdim. İnsanın içini sızlatan acı gerçekler, bir öykü/yaşam bu kadar mı benzerlik taşır, aynı şehrin çocukları ve 1930'ların yaşam koşulları ile 1972'lerin yaşam koşulları ne kadar da benzer " Gaz lambasının ışığında geçen ilkoku yılları, köye elektriğin geldiği yıl 1983 yazı" sadece tarihler farklı ve o coğrafyada aynı çaresizlik ve mücadele devam etmiş. "çocukluğumu göz yaşlarıyla andım" Otobiyografi niteliğinde olan bu eseriyle yazar o dönemin zor şartlarındaki yaşam koşullarını; yoksulluğu, çaresizliği ve okumak için verilen mücadeleyi!!! halk dilinde yaşayan sözcüklerle akıcı bir üslupla kaleme almış. Dursun Akçam öğretmenimizi rahmetle anıyorum. Kişisel gelişim kitapları okumak isteyen okurlara; yazarımızın diğer eserleri ile birlikte otobiyografi kitaplarını önemle tavsiye ediyorum.!
Kaf Dağı'nın Ardı
Kaf Dağı'nın Ardı
Kaf Dağı'nın Ardı
Kaf Dağı'nın ArdıDursun Akçam · Arkadaş Yayıncılık · 201347 okunma
Reklam
276 syf.
3/10 puan verdi
* Yazar amacının okuyucuya entelektüel derinlik ve kaliteli bir yaşam sürme becerisi kazandırmak olduğunu belirtiyor " böyle bir anlatımla bunu başarmayı nasıl umut etmiş! anlaması güç " * Yabancı kelime takıntısı ve bu kelimeleri özensizce kullanımı oldukça rahatsız edici ! * Seçilen konuların anlatımında oradan oraya atlaması, bir konudan bahis açıp " neyse konumuz bu değildi ya da ileride anlatacağım" akabinde iki sözcükle konuyu geçişdirmesi okuma sürekliliği açısından çok yorucu... * Hitap ettiği kitle tam olarak kimler/ kime hitap ediyor belli değil " içerik ve kullandığı dil çok karışık" * Sürekli tarihlere takılmayın ibaresini" konu tarih ama tarihleri kullanmayın çocuklar der gibi "kullanması çok yorucu bir hal almış. * Alanıyla ilgili konularda çok detaya girmesi popüler tarihin / yazımın ötesi bir durum olmuş, alanı dışında anlattı konularda ise bir iki satırla ya asgıda bırakılmış ya da geçişdirilmiş. Özet olarak dil ve anlatım net değil. Okuyucuyu oradan oraya savurduğu için okurken konu bütünlüğü diye bir şey sağlanamıyor.
Bunu Herkes Bilir
Bunu Herkes BilirEmrah Safa Gürkan · Kronik Kitap · 20203,640 okunma
318 syf.
1/10 puan verdi
Anlatacağı on sayfa uzattıkça uzatmış tekerleme gibi sık tekrarlardan ibaret.. Kitap için geri bildirim yapmam istendiği için sözümde durup sonuna kadar okudum. * 82.sayfadaki anlatımla 113. sayfadaki anlatım arasındaki tutarsızlık... * Şans konusu tartışmaya açık bir durum * Deneme diye bir şey yok demesinin tutarlı hiç bir yanı yok " bir işin önce teorik eğitimini öğrenirsin sonra pratiğe geçersin buradaki geçen süreç bir deneme aşamasıdır" *156.sayfadaki anlatıma çok güldüm bu topraklarda alış-veriş kültürü diye bir şey vardır; mağazalarımız, çarşı-pazar öyle samimi, her şey şeffaf ilk söylenen fiyatı ödeyip çıkıyorsunuz etiket yoksa ürün pazarlığa açıktır 181.sayfadaki altın kurala gülmeden geçemedim " ayağını yorganına göre uzat"orjinali budur ve sokakta geçen kime sorsan bilir 184.sayfadaki sevilmeyen iş konusu!! devlet memuru olup da yıllarca aynı işi yapmak zorunda olanlardan emekli olmadan evrenden mesaj alan olmuş mu Bütün sorunların nedenini kişiye atfedmesine ne demeli bu ne yaman çelişkidir Amerikadaki yaşantısını paraya çevirmenin akilane tarafı bu olsa gerek Nasreddin Hocanın " ye kürküm ye " hikayesine ne çok benziyor.... Kitabı okumam ise benim için kişisel eziyet oldu))))
Evrenden Torpilim Var
Evrenden Torpilim VarAykut Oğut · Doğan Novus Yayınları · 20153,216 okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
320 syf.
8/10 puan verdi
Zygmunt Bauman çok iyi bir sosyolog ve felsefeci; Postmodern devrin analizini yaparken kafanızda bolca soru işareti oluşturmakla birlikte bireyselleşme sürecinde de kolektif sorunlara karşı bireysel çözümlerin çok zor olduğunu vurgulamaktadır.
Bireyselleşmiş Toplum
Bireyselleşmiş ToplumZygmunt Bauman · Ayrıntı Yayınları · 2008205 okunma