D.Gökçe Karabulut

Herman Amato’nun (Can Yücel çevirisiyle) uzak mesafeleri tanımlayışı düşüyor aklıma: En uzak mesafe ne Afrika’dır, ne Çin, ne Hindistan, ne seyyareler, ne de yıldızlar geceleri ışıldayan en uzak mesafe iki kafa arasındaki mesafedir, birbirini anlamayan… İşte, bizim gurbetimiz orada…
Reklam
Kendimize, sözümüze, toprağımıza, birbirimize yabancılaştıkça derinleşen yalnızlığımız gurbet. Yani gurbet, epeydir, içimizde…
Bence aslolan, hangi şekilde olursa olsun, insanın, olabildiğince, kendisini kendi olarak hissedebileceği bir hayatı sürdürmeyi gerçekleştirebilmesi. Bir yandan da hayatın bir süreç olduğunu, kendimizi her an kendimiz olarak hissetmemizin mümkün olamayacağını, hayatın inişleri ve çıkışları olduğunu kabul ederek.

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
“Rağmen varolabilmek”, dış etkenler ve diğer insanlar bizi nerelere çekiştirirlerse çekiştirsinler kendimiz olmaya çalışmak karşılığı olarak kullandığım bir deyim. Söylemesi kolay, uygulaması zor da olsa bu deyim bir kenarda dursun derim, fazla tozlanmadan.
Sayfa 166Kitabı okudu
Korkmadığımız ve savunmada olmadığımız zamanlarda güzelleşiyor ve daha anlamlı bir hal alıyoruz, üzerimizdeki örtünün yükü hafiflediğinden.
Sayfa 166Kitabı okudu
Reklam
Reklam
44 öğeden 31 ile 44 arasındakiler gösteriliyor.