Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Şule Meryem Demirel

Şule Meryem Demirel
@Kuple
Ars longa, vita brevis..
208 syf.
·
Puan vermedi
Kitabı sevdiğim bir kişinin hediye etmesi üzerine okumaya başladım. Fakat kitap daha ilk sayfasından itibaren bir yaz dizisi kıvamında ilerlemeye başladı. Karakterler için tipik herkesten farklı davranan ve özel olduğunu düşünen kız ve bir iş görüşmesinde tüm kaba ve kibirli davranışlarını sergileyerek baş kahraman kızımızın tüm şirazesini kaydıran zengin ve egoist adam diyebiliriz. Sonrasındaysa kitap son zamanlarda moda olmuş, bir dervişle tanışıp ilahi sevgiyle iyileşen sekülerlikten hidayete koşan karakterimiz Zeynep’in iyileşme hikayesiyle devam ediyor. Kitap baştan sonra klişeler ve bayağı benzetmelerle dolu. Yazarın kalemi okunamayacak seviyede değil bana göre fakat her satırdan sonra hayata dair iyileştirici olduğunu düşündüğü alıntılarla dolu olduğu için kitap daha da tatsızlaşıyor her sayfada. Birde gerçekten okurken fazla zorlama bulduğum hatta yok artık dedirten cümleler vardı kitapta. Bir örnekle incelemeye son cümlemi yazmış olayım; “Mastit olan bir memenin boşaltıldıktan sonraki hali gibiydi yüreğim.”
Huşu Ağacı
Huşu AğacıFunda Uçuk Er · Cezve Kitap Yayınları · 2020941 okunma
Reklam
208 syf.
·
Puan vermedi
Huşu Ağacı
Huşu AğacıFunda Uçuk Er
8.7/10 · 941 okunma

Okur Takip Önerileri

Tümünü Gör
“İşin olmazsa kirayı da ödeyemezsin.” “Ama benim işim var. Herkes gibi sabahları kalkıyorum ve bir gün daha yaşamanın yolunu arıyorum. Hem de tam zamanlı bir iş bu. Ne kahve molası var, ne haftasonu, ne ikramiyesi, ne yıllık izni. Gerçi yakınmıyorum, ama ücreti az.”
Ben zekayı radyum gibi bitip tükenmez bir cevher sanıyordum. Onun insan eliyle yetişip gelişen bir şey olduğunu düşünmüyordum. Adam olmak değil, enterasan olmak; bir şey yapmak değil, bir şey yapanlara istihfafla bakacak bir yere çıkmak istiyordum. Halbuki bugün sonsuz zaman ve mesafenin içinde ben neyim? Bir solucandan, bir ayrık kökünden daha ehemmiyetsiz, daha değersiz, daha lüzumsuz bir mahlûkum..
Sayfa 252Kitabı okudu
Reklam
Ne şeytanı azizim, ne şeytanı? Bu bizim gururumuzun, salaklığımızın uydurması… İçimizdeki şeytan pek de kurnazca olmayan bir kaçamak yolu. İçimizde şeytan yok. İçimizde aciz var.. Tembellik var.. İradesizlik, bilgisizlik ve bunların hepsinden daha korkunç bir şey; hakikatleri görmeden kaçmak itiyadı var. Hiçbir şey üzerine düşünmeye, hatta bir parçacık durmaya alışmayan gevşek beyinlerimizle kullanmaya lüzum görmeyerek nihayet zamanla kaybettiğimiz biçare irademizle hayatta dümensiz bir sandal gibi dört tarafa savruluyor ve devrildiğimiz zaman kabahati meçhul kuvvetlerde, insan iradesinin üstündeki tesirlerde arıyoruz.
Sayfa 250Kitabı okudu
Şule Meryem Demirel
2024 okuma hedefini ekledi.
2024 OKUMA HEDEFİ
5/18 kitap - %28 tamamlandı
5 kitap okudu
18 kitap
1.307 sayfa
1 inceleme
6 alıntı
19 günde 1 kitap okumalı.
“Burada, bu mahzende nasıl olur da koskoca bür ömür hapsedilir? Daha iyi, daha aydınlık bir yere varılacağına inanılmadan nasıl olur da bu yol yürünür? Halbuki Galip amca daha başka şeyler de görmüştür. Onun da çocukluğu ve delikanlılığı güneşli bahçelerde, geniş, alabildiğine geniş topraklarda geçmiştir. Şimdi buraya bir fare gibi tıkılmış bekliyor. Neyi? Ölümü! Bu korkunç şeyi beklemek için bile daha güzel bir yer seçmek elimizde değil…”
“Evladım. Benim nazarımda genç olmakla ihtiyar olmak arasında bir fark yoktur. Belki ihtiyarlık, bu manasız sürüklenmeyi sona yaklaştırmış olmak bakımından, daha da iyidir.”
İçimizde, bizim “ahlak” tarafımızda hiçbir şekilde münasebete geçmeyecek hadiseleri muhakeme eden, neticeler çıkaran ve tedbirler alan bir “hesabi” tarafımız vardı ve lafta değilse bile fiilde daima o galip çıkıyor ve onun dediği oluyordu.
Reklam
Evde en çok okumakla vakit geçiriyordum. Böylece içimde kabaran duyguları dış etkilerle bastırmak istiyordum. Okumak bana uygun tek dış etkiydi.
201 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.