‘Yakarsa dünyayı garipler yakar’ ekolünün vakur temsilcisi Martin Eden’le tanışacağım için oldukça hevesli ve heyecanlı bir vaziyette açtım kitabın kapağını... Bu heves ve heyacan –dürüst olmam gerekirse- son sayfalara yaklaştıkça Martin Eden’le artık vedalaşacak ve onu hayatımdan çıkaracak olmanın hazzını besledi. Yangın hiç sönmedi kitap
Haklısınız sanırım, kitabı ilk okuduğumda ben de Martin in 6 ay içinde yaptığı değişimi başkaları için yaptığından ve onlar gidince de dayanakları kaybolduğu için intihar ettiğini düşünmüştüm. Halbuki kendisi için en başından değişseydi belki onların gidişi de onu o kadar üzmezdi. Ama sizin de dediğiniz gibi insan bir kitabı okurken algısı nasılsa o an öyle yorumluyor. Şimdi de intihar etme sebebini doğal buluyorum çünkü fazla idealistti dediğiniz gibi onu değiştirmeye pragmatik düşündürmeye çalışan kişilere karşı hep dirençliydi. Ama idealleriyle onun istemediği gerçeklik uyuşmayınca böyle bir çıkış yolu tercih etti. Bu konuda bir çok yorum yapılabilir aslında sonuçta insan denen varlık tek yönlü değil ki, binlerce düşünce geçiyor insanın yaptığı eylemlerin altında. Yorumunuz için teşekkür ederim bana farklı bir bakış açısı göstermiş oldu, sağlıcakla kalın.
Bende tam bu acı gerçekleri görmeyen, kendini kandıran insanlar ne kadar şanslı ve huzurlu keşke ben de onlar gibi olsaydım diyordum ki bu alıntıyı gördüm neyse ki :)