Çünkü kendini sevince kaptırmış halkın bir seyden haberi olmadığını ve kitaplarda okunduğu gibi, veba mikrobunun ne öldüğünü, ne de kaybolduğunu; sayısız yıllar boyunca mobilyalarda ve çamaşırlarda uykuya dalabilecegini, odalarda, mahzenlerde, sandıklarda, mendillerde, eski kağıtlarda sabırla bekleyebileceğini ve zamanı gelince bir gün insanları yola getirmek ve felaketlerine sebep olmak için vebanın farelerini uykularından kaldırıp, mutlu bir şehre ölmeye gönderebileceğini biliyordu.
İnsan, iradesini sürekli olarak gergin tutamaz, sinirlerine hakim olamaz, sonunda kendini serbest hissedebilmek, döğen için sıkı sıkıya bağlanmış bir demetin birden gevşeyivermesi gibi çözülüp boşalıvermek de bir mutluluktur.