İnsan, insanık düşmanı olmadıkça bu değerini muhafaza eder. İnsana dokunulmaz, hüriyetlerine el sürülmez. Hakaret köpeğe yapılır. Tezyif maymuna yaraşır. Hiddet, hak ve adalet talebinden ileri giderse bizzat kendisi haksızlıktır, hakarettir. İnsana tahakküm edilmez, insan esir edilmez. Insana zulüm edilmez; insan istismar edilmez; insana emredilmez; insan çekiştirilmez; insana küçümsemeyle yaklaşılmaz, insan takip edilmez. Bunların hepsi zulümdür, haksızlıktır, ahláksızlıktır. İnşanın bu ulvî manzarası, Hallac-ı Mansur'un, çamuha gerilmiş vücudunu taşlıyan halkı sakin sakin seyrettigi halde, kendisine bir gül fırlatıp atan tek dostu Hamd'e dönüp ağlarken söylediği şu sözleri düşündürüyor: "Beni taşlıyan bu halk, ne yaptığını bilmiyor. Onların zulmünden azap duymuyorum ama sen bilmeliydin ki bu vücuda bir gül dahi atılamazdı!" İnsanın kıymetini bilen onun vaktine, huzuruna da hörmet eder. Herbirisinin canı sıkılınca öbürüsünün kapısını çalan bir cemaatin birbirine hörmeti nasıl kabul edilir? Edilmez; çünkü bu şekilde her insanın diğerlerinin oyuncağı olarak tanınmaktadır.